BÖLÜM 23
25 Haziran 2014
19.05
İSTANBUL / KURTULUŞ
" saati konuştunuz mu?'' diye sordu Faruk
" sekiz gibi orada olurum"
" heykeli alabilecek misin?''
Atamer gülümseyerek baktı.
" geldiğimde görürsün"
Atamer kapıdan çıkarken durdu.
" aslında hangisi kötü olurdu"
" neymiş o kötü olan"
" heykeller yan yana geldiğinde söylediklerinin çıkması mı, yoksa bütün bu saçmalıklara kendimizi kaptırdığımızdan yaşayacağımız hayal kırıklığımı"
Faruk'un cevap vermesini beklemeden evden çıktı.
Gecenin tüm karanlığını sindirmişti ruhuna... Sokak da yürürken, ayakları kararsızlığının ağır yükünü çekmekten yavaşlatmıştı adımlarını... Uzun yürüyüşünde, tekrarlanan durmalara bir yenisini daha ekledi... Durdu... İki eliyle saçına şekil verdi. Birkaç adım attı, eve yaklaştı. Elini tekrar ceketinin cebine götürdü, cep telefonunu çıkartıp arama tuşuna bastı. Telefon çalarken son kez vazgeçmeyi aklına getirdi ama karşı taraftan gelen sesle artık dönemeyeceğinin kararını verdi.
"geldim... Aşağıdayım..."
Kararsız benliğinin sesine hükmetmesi zordu... Sesi ürkek ve kısıktı.
" tamam... Geliyorum "
Evin dış kapısının otomatiğinin sesi, sessiz sokağı sanki çınlattı. Kapıyı açıp içeri girdi. Dar girişin önünde duran merdivenlerden yavaş yavaş çıktı. Açık kapıdan içeri girdi. Cemal saati göstererek
" geç kaldın " dedi.
" zaten kararsız geldim. Bunlar çok saçma geliyor"
Atamer odaya geçtiğinde masada duran heykeli gördü. Evi dolaşıp, her tarafa ayrıntılı bakmaya çalışıyordu. Cemal kamerayı hazırladı. Atamer kamerayı görünce karşı çıktı
" kamera olmaz"
" Neden.. Bilimsel bir kanıt"
" bilimsel mi? Ne olduğunu bilmediğimiz ahşap bir heykel. Antika bile sayılmaz."
" Atamer neden geldin o zaman"
" Bilmiyorum, belki Faruk abinin sözlerinden etkilendim"
" sende aslında için için gerçek olmasını diliyorsun değil mi?"
" belki de, bilemiyorum abi. Videoyu seyredince, birde bu evin halini görünce, Murat'ın kaybolması"
Atamer diğer odaya geçti. Demir dolabı tek tek açıp baktı. Gar dolabı açtı. Murat'ın elbiseleri askıda duruyordu. Gözü birden gar dolabın üstündeki fötr şapkaya ilişti. Aldı başına taktı. İçeri geçti.
" bak şimdi lacivert takımımla ajanlara benzedim. Sizin zamanında bu şapkaların moda olduğunu bilmiyordum"
Cemal şapkaya baktı
" değildi zaten. O babamındı. Murat takmayı çok severdi. Babam vermişti ona"
" ne yapacağız şimdi. Nasıl olacak bu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
25 ( RA - MU )
Fiksi IlmiahYÜZLEŞMEYE KORKANLARIN HAYATI KAOS'DUR... TEK ÇARE İSE KIYAM'DIR GERÇEK İLE YÜZLEŞMEYE HAZIR MISINIZ.... SINIRLARI ZORLAMAYA..... KENDİNİZİ AKILLI VE ÖZGÜR MÜ ZANNEDİYORSUNUZ..... İNANDIKLARINIZI SORGULAMAYA HAZIR OLUN.... HİÇ BİR ŞEY ESKİSİ GİBİ...