Bölüm 4

16.9K 823 36
                                    


                   BÖLÜM 4 

Yeni bölüm geldi. Umarım beğenirsiniz. Vote vermeyi unutmayın lütfen. İyi okumalar.

''Yeter artık kızım ya. Dükkanda ne var ne yok hepsini yedin! Müşterilere de bırak istersen, ha?''

Oturduğum yerde kekleri mideme indirmeye devam ediyordum. Her şeyin başına dönmüştüm işte. O eve girmeme sebep olan olayın başlangıç noktasına.

Kafamı kaldırıp Burcu'ya baktım. Elindeki tabağı müşterinin önüne bırakıp küçük bir tebessüm ettikten sonra yanıma yaklaşmaya başladı. Belindeki önlüğün kenarında asılı olan havluya ellerini silerken karşımdaki sandalyeyi çekip oturdu.

''Çisil, neyin var anlatacak mısın? Ayrıca dün gece seni bekledim ama gelmedin. Neredeydin?''

Konuşmak istemiyordum. Yapmak istediğim tek şey burada mide fesadı geçirene kadar yemek yemekti.

''Anlaşılan nerede kaldığını söylemeyeceksin. Peki, dün nasıl atlattın adamları? Bari buna cevap ver.''

Doğru ya adamları atlatmıştım. Hem de tamamen bir şans eseri. Belki de o çöp kutusuna girmeseydim, Uraz beni bulmasaydı peşimdeki adamlardan kurtulamazdım.

''Bak Çisil, belki bu söyleyeceklerim hoşuna gitmeyecek ama yinede söylemek istiyorum. Babanı mı arasan?''

Burcu, sorduğu soruya vereceğim tepkiyi ürkek gözlerle bekliyordu. Normal bir zamanda olsa sinirlenirdim ama nedense sinirlenecek havam bile yoktu.

''Saçmalama istersen Burcu. Babamı ne diye arayacakmışım. Hem benimle ilgileneceğini falan mı sanıyorsun?''

Burcu yerinde rahatsızca kıpırdadı. Ellerini masanın üzerinde birleştirdi ve konuşmaya devam etti.

''Ne bileyim, belki ararsan o peşindeki adamlardan kurtulabilirsin diye düşündüm. Öz baban sonuçta, her ne kadar ilgilenmese de eminim başının dertte olduğunu duyunca endişelenecektir.''

Güldüm. Babam benim için endişelenecek miydi? Endişelenmezdi. Düşündüğü tek şey dedemden ona kalan koca şirketi daha ne kadar ilerletebilirim diye düşünmekti. Gözünü hırs ve para bürümüştü. Bununla birlikte şöhret olan babam her şeyin sorumlusuydu zaten. Annemle bile bu yüzden arası açılmamış mıydı zaten? Her gece bitmek bilmeyen kavgalar, bağırış çağırışların nedeni bu değil miydi? Annemi defalarca aldatmıştı. Bunu kanıtlayan bir delil bulamamıştı annem, evet. Babam da her ne kadar inkar edip yine aynı haltları yese de ben seneler önce bunu zaten kulaklarımla duymuş, gözlerimle görmüştüm. Annemde aptal değildi, farkındaydı. İstediği güzel bir evlilik, mutlu bir aileydi. Olmadı. Sonra da dayanamayıp gitmişti annem ve her şeyin sorumlusu sadece babamdı.

''Hayır,'' dedim. '' O adamın ilgilendiği tek şey çok değerli işleri Burcu. Hem ondan uzaklaşmak için kaçmadım mı zaten o evden. O adam bana babalık bile yapmadı. Verdiği tek şey para. Ondan bir beklentimde yok. Verdiği parayı her ne kadar istemesem de mecburum. Hem baksana, annem bile babama dayanamayıp boşandı. Şimdi yeni kocasıyla gayet mutlu bir şekilde yaşıyor. Ben neden o adamı arayacakmışım?''

Burcu verdiğim cevaptan hoşnut kalmayarak yeni çözüm yolları arıyordu.

''Peki, Ankara'ya gitsen? Bir süre annenle kalsan, belki peşini bırakırlar. Olmaz mı?''

Burcu'nun beni düşünmesi beni mutlu ediyordu. Beni içten bir şekilde düşünen tek insandı belki de. Sevgisine inandığım tek dostum. Ama olmazdı. Annemin yanına gidip o mutlu aile tablosuna katılamazdım. Annemle ara sıra telefonda konuşuyorduk, evet. Hatta yanına gelebileceğimi de söylüyordu ama o suratsız çok sevdiği kocasının rahatsız olacağını biliyordum.

Burun BurunaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin