Hikayenin restorasyonlu halini okumak için profilimdeki; Bir Şansımız Olsaydı isimli hikayeye bekliyorum.
Keyifli okumalar ;
-
-
-
Sevmek Anlaşmak Değildir... |41. Bölüm Hesap Ödeme Vakti!| Part 1
Gaza bastı ve uzaklaştı...
Yolun ortasında titreyerek kalakaldım. Arabasının egzozunu solurken kaşlarımı çatarak yere baktım. Takatin bacaklarımdan çekildiğini, oksijenin egzozdan ziyade onun gidişinden mütevelli tükendiğini hissediyordum. Kıç üstü yere düşerken elimin tersini dudaklarıma bastırıp yere doğru eğildim. Uzun bacaklarım bir deniz kızının kuyruğunu andırırcasına uzanıyor, boştaki kolum asfalta eğilmiş bedenimin yer ile bir olmasını engellemek adına bir barikat oluşturuyordu. Saçlarım çoktan yeri süpürmüş, göz yaşlarımda asfaltın tozunu almıştı. Burnumu çekerken barikatı kırıp yerle buluştum. Usul usul çektim bacaklarımı karnıma doğru. Umut vermesinden korktuğum için ağzını açıp konuşmasına izin vermemiştim ama sanki umut verip gitmiş gibi yine yerle birdim!
Asfaltta sırt üstü dönerek bulutsuz yıldızlı gökyüzüne döndüm yüzümü. Yumdum ıslak kirpikli, nemli gözlerimi. Gözlerimin her iki yanından şakaklarıma doğru yaşlar süzülürken hıçkırıklarla sarsılan bedenimin ritmine kapıldım. Sıcağını gecenin ılık havasına teslim eden Altınova'nın asfaltında sarıldım kendime. Ürperen kollarımı sararken daha bir sıkı yumdum gözlerimi, hıçkırıklarla doldurdum kulaklarımı. Sertçe, daha sertçe çektim burnumu. Onu gören gözlerimi, sesini duyan kulaklarımı, kokusunu içime çeken burnuma azar çeker gibi karanlığa gömdüm tüm duyularımı ve söz verdim kendime; bir daha onu görmeyeceğim diye. Evet, tüm yaptıklarına rağmen onu sevmekten vazgeçmeyen bir kalbim ve ondan nefret ederken benden de nefret eden bir benliğim vardı. İçimde küçücük bir yeri mesken tutmuş bir küçücük fıçıcık içi dolu nefretciğim vardı ama onu ona yüze bine katlayan bir aşk yatıyordu içimde. Yine de her şey değişmişti. Bu gün değil, o gün... O sözleri söylediği gün içimde hayat buluvermiş o minik nefret bedenimin fatihi aşka üstünlük taslamayı becerebilmişti. O gün o kafeden çıkmama vesile olan nefret artık irademin adı olmalı ve onun ayağına gitmesem de beni bulup ayağıma gelen adama karşı, karşı koymayı öğrenmeliydim. Karşı koyamasam da... Bana engel olacak birinin yanına gitmeliydim...
Gökyüzüne karşı sırtımı dönerek bir arabanın beni ezme ihtimalini duyana kadar orada öylece yatıp yaşların kirpiklerimin arasından kayıp gitmesine izin verdim. Tüm gece ağlayıp ertesi gün hiçbir şey olmamış gibi kendini yeni bir hayata adayan kadınlardan biri olduğumu sanırdım hep. Ya da özendiğim duruşlardı bunlar çünkü son dört ay öyle gösteriyor ki içimdeki hevesli kızın son nefesini vermesine vesile olmuştu. Argın ve bitaptım ben artık. İflah olmaz bir harabe, önünü göremeyen bir meczuptum. Ayaklarımı sürüyerek eve girdim. Kapının önüne kayarken hala ağlıyordum. Kendime bakamıyor, kapıma gelene karşı koyamıyordum. Tek yaptığım ağlamak, ağlamak ve daha çok ağlamaktı. Başımı geriye atıp kapıya yaslarken burnumu çekip manasız bakışlarımı tavana çevirdim. Desteğe ihtiyacım vardı. Çok fazla desteğe... Ailemin kaybına, tek dayanağımın gidişine ve o kör gecenin ürkütücü karanlığına bir erkeğin terkine kahrolmak için katlanmamıştım ben. Şu ana dek yapamamış olabilirdim ama artık düştüğüm yerden kalkmanın, kapıma gelen adamı geçmişe gömmenin vaktiydi. Tek başıma yapamıyor olmam mühim değildi. Hatasını telafi etmek isteyen, hevesli bir kadın tanıyordum ben. Kapısına gitsem şefkatle açacak bir kucağı, önüme koyacak bir kap yemeği ve beni koynunda yatıracağı bir yatağı olduğunu biliyordum. Tamam bunlar aşırı dramatik satırlar olmuş olabilirdi ama teyzemi az biraz tanıdıysam kapısına gitme cesareti gösterdiğimde beni sarıp sarmalayacağını biliyordum. Ya da en azından sarıp sarmalamasını umuyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevmek Anlaşmak Değildir...
ChickLitNaz sadece biraz kötümser, realist, az buçuk felaket tellalcısı... Kısacası tam bir bela mıknatısı. İroni fabrikası bir adam... Ve okumak için yollara düşen sivri dilli, yetim bir kız. Naz tekeri patlak, yaşlı bir kamyonda ve kader hep yokuş aşağı s...