İkimizde bi süre konuşmadan öylece gözlerimize baktık. İçimden kendimi bu durumdan kurtaracak bi kelime düşünmeye çalışıyor ve bulamıyordum. Neyseki Yekta konuya açıklık getirecek kelimeyi öküzün trene bakması gibi bana baktıktan sonra söyledi.
-Yani arkadaş olarak.
-Açıklama yapmana gerek yok. Biliyorum arkadaş olarak söylediğini.
İçimden bok biliyorsun diye bağırıyordum kendime. Hem benim bu evde bunun yanında ne işim vardı. Erdem le daha yeni barışmıştım.
-Gitmeyeceksin değil mi? Lütfen.
Elimi tuttu.
-Gitmiyorum tamam.
Bu oduna hayır demeyi öğrenemedim gitti. Galiba hiç bir zamanda başaramayacaktım. Aşk acısı çeken biri vardı karşımda insani duygularımla hareket etmeliydim. Oturup evde ağladığını bilerek uyuyamazdım. Of ya nerden tanıştım bununla. Hayatımda ki herkes çatlak. Bi kız için bu kadar üzülünür mü ya. Ne var yani sevmiyorsan siktir edersin biter. Bu kadar ağlayıp içmeler adını duyunca gözleri dolmalar ohoo aşk baya uzun işmiş. Koltuktaki yerimizi tekrar almıştık. Kafamdan bir dakika önce yaşadığımız sahneyi silmeye çabalıyordum.
- Uykun geldi mi?
Valla gelmedi desem yalan olurdu.
-Geldi.
-Hadi uyuyalım o zaman. Benimde uykum var.
Gitme vaktim gelmişti bencede artık. Hem şimdi gittiğimde vicdanımda rahat olacaktı. Nede olsa uykusu olduğunu söylemişti. Huzurla başımı yastığa koyup uyuyacak kıvama gelmiştim.
-Tamam o zaman sana iyi geceler, sakın kendini üzecek şeyleri aklına getirme. Yat aşşağı uyu hatta. Yarın belki yine gelirim.
Yekta hafiften tebessüm ediyordu.
-Yarın gelmene gerek kalmayacak.
-Çok güzel bende yarını kendime ayırırım.
-O anlamda söylemedim. Yarın gelmene gerek yok çünkü zaten bu gece buradasın.
Hiçbişey anlamadığımı anlasın diye yüzümü ekşiterek ne anlatıyorsun bilader bakışımı attım.
-Bu gece birlikte uyuyalım.
Bu aşk acısı falan çekmiyor Tutku niyeti seni becermek kaç kaç kaç falan oldum.
-Babanın en akıllı oğlu sen misin?
-Ne var bunda. Hem ilgi alanıma girmiyorsun. Benim ilgi alanımda geyler yok.
- Aaa ne tesadüf biliyor musun benim ilgi alanımdada hayvanlar yok. O yüzden benimle uyuman iyi fikir değil.
Gerizekalı ya sanki ben onun için ölüyorum. Neymişte geyleri sevmiyormuşta beni seviyormuş. Gurban olam sevmesin beni.
-Neden her laftan tartışacak bişey çıkartıyorsun. Seninle uyumak istiyorum çünkü normal hayatımdada gey var yattığım. O da hep yanımda oldu sağolsun.
-Geyleri sevmiyorsun ama onlarla yatıyorsun. Yekta sen oksijenle kafamı yapıyorsun?
-Onlarla deme bi kişi.
-Kimmiş bu yatağına girecek kadar şanslı eskort boy.
İnsanlar geyleri yada transları yatak arkadaşından öteye bi yere koymazlar zaten hayatlarında. Bide bunu övülecek bişeymiş gibi bilmiş bilmiş söylüyor karşımda.
-Eskort değildi.
-Heee ne güzel eskort değilmiş. Ücretsiz veriyor sana. Bu devirde böylesine namuslusunu bulman zor. Alkışlamamı ister misin?
Yekta dudaklarını ısırıyordu gülmemek için.
-Sen beni kıskanıyor musun?
-Ahahaahaaha ya Yekta sen çok komiksin ama benim bu gece komedi izleyesim yok.
Bakmayın komedi deyip güldüğüme "kıskanıyor musun" lafını duyduktan sonra kulaklarımda küçük ceylan ın yanık sesinden son ses nameler duyuyordum.
-Bak hadi benimle uyumayı kabul edersen sana yattığım geyin kim olduğunu söylerim.
-İstemem kalsın. Sen bence bana bu kadar özgüveni nerden buluyosun onu söyle.
-Yatmayı kabul ettin yani.
-Öyle bişey söylemedim. Seninle aynı yatağa girmem için gökten ilahi bi güç gelip beni yatağa bağlamalı herhalde.
-Bak yeter değil mi bu kadar dil döktüğüm. Hadi yatağa.
Kendimi mapushanede gibi hissetmeye başladım. Tamam ısrarcı erkeği seviyordum ama artık bu iş ısrarcılığı geçti zorbalığa gitmeye başladı.
-Gökten ilahi bi güç gelmesine gerek yok. Seni taşımakta fazla zorlanmam.
Yekta yerinden kalktığı gibi beni kolumdan kaldırıp göbekten üstümü sırtına, ayaklarımıda karın bölgesine alacak şekilde katladı beni. Bu oduna karşı koyacak gücüm yoktu zaten.
-Sen koca bi öküzsün Yekta.
****
Yekta yla yatakta sırt üstü o bi uçta ben bi uçta tavana bakıyorduk. Çocuk beni yatağa sokana kadar canı çıktı şimdide yanımda susmuş susmuş yatıyor.
-Eeee anlat hadi kimmiş şu koynuna giren geyimiz.
Yüz yüze kesinlikle bakmıyorduk. Ortam adeta coolluktan yıkılıyordu.
-Buse nin kardeşi.
Bu Yekta kız erkek demeden herkesi yatağa atıyor sanarken bide abla kardeşi yürütüyor galiba.
-Onunla hiç yattın mı ?
-Hayır o sadece beni teselli ederdi. Tıpkı senin gibi. Hep yanımda oldu saolsun Buse den daha çok benim kardeşimmiş gibi sevdim piçi.
Bu hikaye iyice karışmaya başladı.
-Şimdi neden yanında olmuyor.
-Ben öyle istedim. Mesut ne kadar iyi çocukta olsa bana Buse yi hatırlıtıyor. Kardeşi sonuçta pek sık görüşmüyoruz artık. Bu konular artık içimi sıkıyor birazda sen anlat. Okuyor musun çalışıyor musun ne yapıyorsun.
-Ben okuldan atıldım ya.
-Niye ne yaptın.
Söylesemmi söylemesemmi diye düşünüyordum. Amaann surda bi ay sonra Yekta yı nerde görecektim. Söylim gitsin.
-Okulda sakso çekerken yakalandım.
-NEEEEEE!
Yekta ağzını ne derken beş karış açtı. Öyle bi şaşırdıki sanırsınız beni yıllardır tanıyor namus abidesi biri gibi falan sanıyordu herhalde
-Ne ne ya. Duydun işte.
-haahahhaha
-Yekta bak giderim sus gülme.
-Gel şuraya oğlum.
Beni yanına çekip kolunun altına aldı. Sakso çektim dedim diye beni becermeyi düşünmesin bu asi aşık. Kafamda deli sorular. Yekta hala gülerken telefonum çalmaya başladı.
-Eğer izin verirsen telefona bakıcam.
- Tamam bak ama fazka bekletme beni.
Arayan Pelin di.
-Alo ?
-Tutku sen nerdesin?
-Yektalarda bu gece burdayım. Hemen başka yere çekme sakın.Zaten derbeder kendine bişey filan yapmasın diye buradayım.
-Tamam yarın görüşürüz. İyi vuruşmalar.
-Pelinnnnnn kafanı kırarım senin.
*****
-SABAH-
Zilin çalmasıyla korkudan titreyerek uyandım. Yekta bana namusu gibi sarılmıştı. Gerçi benimde ondan geri kalır yanım yoktu. Bende ölümüne sarılmışım. Bütün gece koyun koyuna uyumuşuz.
-Yekta pişşşşt uyan hadi kapı çalıyor.
-Sen baksana kapıcıdır.
-Pekala.
Üzerimde Yekta dan arakladığım pijama takımıyla. Mıy mıy dış kapıyı açtım.
-Umarım rahatsız etmiyorumdur.!!
Erdem i karşımda beklemiyordum. Ulan Pelin senin amına koyim kanka diye.
-Erdem gerçekten düşündüğün gibi değil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Hetero Sevgilim
RomanceKader kelimesine hayatımın hiçbir zaman diliminde inanmamıştım insanlar bir tercih yapar ve yaptıkları tercihin sonucunda ya ödüllendirilirlerdi ya da cezalandırılırlardı. Peki neden ben hep cezalandırılan taraftayım tanrım? Neden aldığım her kararı...