"İlk olarak; sen lezbiyen falan değilsin. İkincisi ise; Selim'den uzak dur." İnleyip onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştım.
"Seni sikik beyinli beni rahat bırak onlar benim kardeşim! Sen?! Sense hiçbir şeyimsin!"
"Benimle böyle konuş-ma!" Son heceyi bağırarak söyledi ve arkamdaki duvara yumruğunu geçirdi. Aklıma gelen anıyla gözlerimi sımsıkı yumdum ve koluna yapıştım.
"Senin gibi baba olmaz olsun!"
"Benimle böyle konuş-ma!" Ardından yüzüme inen tokatın yanağımda bıraktığı sıcaklık.
Gözlerimi birden açıp, ciğerlerimi birden havayla doldurdum.
"Kendine gel!" Yanağımda hissettiğim sıcaklığın, yüzüme inen tokat olduğunu anlamam çok da uzun sürmedi.
Yere düşmüş olan bedenimi kaldırmadan, ağzımdaki kanı yere tükürdüm ve yüzüne baktım.
Gözlerindeki şaşkınlığı okuyabiliyordum.
Şaşkınlık ve üzüntü.
"Senden nefret ediyorum! Niye girdin ki hayatıma!? Hatta girmedin bile. Ben sadece şu hayatta sana ve babama baş kaldıramıyorum! Ne var ki sizin gibi yaratıklarda!? Ne özellikleri var ki ezebiliyorlar insanları?!" Bağırıp, gözlerimden inen yaşları temizledim. Ardından ayağa kalktım ve kilidi açıp koşarak çıktım.
İnanmıyorum kendime, şu son günlerde salak Deniz hayatıma nasıl girmişti böyle?
Ve ben niye dik başlılığımı ona gösteremiyordum?
*****
"Selim, ya Selim dur!" Kolunu kavradım ama benden kurtuldu ve evimin kapısını alacaklı gibi çaldı. O kadar öfkeliydi ki onu tutamıyordum.Kapıyı avukat açtı.
Avukatı görür görmez yakasına yapıştı.
"Lan, lan şerefsiz, babamla, bu kızla ne alıp veremediğin var lan senin?!"Tam yumruğunu geçireceği sırada bağırdım.
"O yapmadı!"
Selamlar. Bu da günün bonusu olsun. Bir günde iki bölüm. İyi okumalar! Bu arada ithaf isteyenler yorum yapabilirler Xx