26

9.2K 445 172
                                    

Sürpriiizz! Bir günde iki bölüm. Selam Denocanlar! Multide Denocanlar için Denizimiz var 👆 Bence çok yakıştı. Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen. Bölüm merihky 'a ithafen 😘 Ithaf isteyen yorum yapabilir 👇İyi okumalar!

NOT: İÇİMDEKİ MUTLULUK ADLI KİTABIMA LÜTFEN BAKIN PİŞMAN OLMAYWACAKSINIZ DESTEĞİNİZE İHTİYACIM VAR.

"Benim istediğim bir şey miydi sanki? Neden bana kızıyorsunuz?" Tek kaşım otomatik olarak yukarı kalkmıştı yine. Ağzım da aralanmıştı.

"Sen nasıl Yeşim'i istemiyorsan biz de Deniz'i istemiyoruz." Mehmet, gayet ciddi bir sesle konuştu.

"Ben yanınıza mı getiriyorum Deniz'i? Yapmayın çocuklar bu kadar küçük meseleler yüzünden--"

"Küçük değil Asya küçük değil tamam mı?! Oldukça büyük bir mesele! Hemde oldukça büyük." İlk iki cümleyi resmen kükreyerek, son cümleyi ise fısıldayarak söyleyip, duvarın dibine oturup başını elleri arasına aldı. Ağlıyordu. Ellerini saçlarına götürdü ve çekiştirdi. "Lanet olsun hayatımıza girdiği güne lanet olsun!" Bağırıp duvara bir yumruk attığında çocuklar onu sakinleştirmeye çalışıyorlardı. Göz yaşlarımı daha fazla tutamayıp ağlamaya başladığımda arkamı döndüm.

"Ağlama, ağlama." Selim yavaşça yanıma geldi ve göz yaşlarımı sildi. Ben de ellerimi yüzüne çıkarıp göz yaşlarını tek elimle sildim. Ardından tek elimle ona sarıldım.

_____

Telefonda gördüğüm fotoğrafa bakarken gülümsedim. Berkcan her zaman şapşal çıkardı fotoğraflarda. Serkan ise oldukça karizmatik. Telefonun kilit düğmesine bastım ve komodine koydum.

Cidden şu ana kadar hiç bu kadar kötü hissetmemiştim. Çocuklarla ilk kez kavga etmiştik ve bu sadece Deniz ve benim yakınlaşmam yüzündendi. Okul çıkışında da ufak bir gerginlik yaşanmıştı ama okul çıkışı olduğu için hocalar hemen müdahale etmişti. Kimlerin arasında olduğunu tahmin edebiliyorsunuzdur zaten. Deniz'in tayfası ve bizim tayfa.

Oflayıp yatağa uzandım. Eğer Deniz ve benim aramızda bir ilişki olursa, yani sevgili gibi bir şey olursak, çocuklar benimle konuşmayacak mıydı?

Sağlam olan elimi saçımın içine daldırdım ve kafamın derisini soyarcasına kaşıdım. Stresten ne yapacağımı bilmiyordum.

Penceremden içeri dalan ve anın etkisiyle yerde biraz yuvarlanan Deniz'i görünce tek kaşımı kaldırdım. "Hayırdır abisi?" Göz kırptı. "Abi deme lazım olur." Hiç ısrar etmedim, ısrar edecek halim de moralim de yoktu.

Arkamı dönüp yatınca mızırdanmaya başladı. "Oh valla, hanfendideki keyfe bak, biz buraya gelmek için gecenin ikisini bekleyelim, gelirken hem insanlara hem de kameralara gözükmemeye çalışalım diyip götümüzü yırtalım, hanfendi burda yayılsın." Uzun cümlesinin ardından ofladım. "Deniz uğraşmam."

"Hayırdır, kim sıktı canını? Söyle anasını avrad---" Elimle ağzını kapattım. Kapım çalınıyordu. "Eyvah." diye fısıldadım.

"Gidip kapıyı açıyım ben bari amk--" Ayaklandığında alçıda olmayan elimle koluna yapıştım.

"Ya bi sus kim biliyor senin burda olduğunu?" diye fısıldadığımda gözleri büyüdü.

"N'olacak amk?" Ayaklandığı sırada tek elimle tişörtünün yakasını tuttum ama tuttuğum gibi yırtıldı.

"Bu nasıl tişört amk!? Elimde kaldı!" diye fısıldadığımda gözlerini devirdi. Tam kapıya gidecekken boynundan kavradım. "Ya millet eve erkek attığımı sanacak. Lütfen." diye fısıldadığımda kapım çalınmaya devam ediyordu. "Geliyorum!" diye bağırdım kapıdakine. Deniz, kendine fısıldadı. "Fırsat bu fırsat Deniz, durumu avantaja dönüştürme zamanı geldi de çattı." diyince kaşlarımı çattım.

"Ne diyorsun sen be?" diye fısıldadığımda, "Kapıyı iki şartla açmam." dedi. Kapı çalmaya devam ediyordu.

"Bi dur amk! Geliyorum!"diye bağırdım kapıya yapışıp. Zaten ya avukat ya da Arya'ydı.

"Kabul etmiyorum." diye fısıldadım Deniz'e. Çarpıkça sırıttı. "Açıyorum." dedi ve eli kapı koluna gitti. Tam açacağı sırada tuttum.

"Tamam ya söyle ne şartıysa." diye fısıldadım.

"Güzeell. Şimdi ilk olarak bir öpücük istiyorum. Bu birinci şartım." diye fısıldadı. Kaşlarımı çattım.

"Hadi bakiyim." dediğinde yanağına çok küçük bir öpücük kondurdum çünkü kapım çalınmaya devam ediyordu. "Oraya değil, ve o kadar küçük de değil." diye fısıldadığında inledim. "İstersen sana gösterebilirim, ama sonra bir öpücük senden almam gerekecek." dediğinde başımı iki yana salladım. Kafasını tutup yüzüme yaklaştırdım ve Yüzümü ekşittim. Tek eliyle belimi kavradı.

"Yapma güzelim. Bu dudağı öpebilmek için kızlar sıraya geçiyor." diye fısıldadığında sinirlenip dudaklarına yapıştım. Gülümsediğini hissedebiliyordum. Ellerini kalçalama indirdi ve beni kucağına çıkardı. Tepinmeye başladım ve dudağımı çektim. Sanırım daha fazlasını istiyordum.

"İkinci şartımı kapıdaki gidince söyleyeceğim." dedi ve dolabımın içine girdi. Zaten içinde de çok fazla kıyafet yoktu ama yine de kapağını zorlukla kapattım ve koşarak kapıyı açtım.

"Abla susadım." Gözlerimi devirdim.

"Arya odana koymuştum ya." dediğimde başını yere eğdi. "Biraz da korktum." Çömelip, yanağına bir öpücük kondurdum.

"Beraber uyuyalım mı?" dediğimde başını sallayıp gülümsedi. Ayağa kalktım ve elini tutup, kapıyı kapattım. Koşarak yatağıma yattı ve benim için yer bıraktı. Gülümseyip yanına gittim ve yattım. Hemen sızmıştı. Ayağa kalkıp parmak uçlarımda dolabımın yanına gittim ve kapağı açtım. Hemen dışarı çıkıp derin bir nefes aldı.

"Çok şükür Yarabbim."

"Ya sussana çocuğu uyandıracaksın." diye fısıldadığımda başıyla onayladı. "Sana yol gözüktü Deniz bey." dediğimde başını iki yana salladı.

"Arya'yı ortamıza alıp beraber yatacağız."

Erkek FatmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin