Hillooo. Bakıyorum da hikaye yavaş yavaş Selocanlar ve Denocanlar olarak ikiye ayrılmaya başladı hdgkvh. Bu bölüm başından beri bir Selocan olan bayanhayalsiz 'e ithafen. Seni seviyorum canım benim😘. İthaf isteyen varsa yorum yapabilir. İstemeyen de yapabilir 😂 bu arada bundan sonra bölümlerde, bu açıklamanın sonunda size birkaç soru sormak istiyorum çünkü okurlarımın fikirlerini cidden merak ediyorum. İyi okumalar!
SORU1: Benim canım okurlarım, size bir ad bulmak istiyorum. Siz de birbirlerinizin yorumlarını okuyup, kendinize, yani benim bir tane okurlarıma ad bulalım mı? Siz de ister misiniz?
SORU2: Mehmet'in gay olması hakkında ne düşünüyorsunuz? Neyse yorumlarda yazarsınız. Hadi artık bölümü okuyun dkdjs. İyi okumalar!
"Abi Türkiye'de gay olmak başlı başına bir problem. Çevremde gay erkek yok." Okul bahçesine girdiğimizde Mehmet bağıra bağıra yakınıyordu yine. Gözlerimi devirdim. Tam o sırada Mehmet bir çocukla çarpıştı ve çocuğun üzerine düştü. Tabii bir çığlık atmayı unutmadı.
Gözlerimi tekrar devirdim.
Mehmet büyülenmişçesine çocuğun gözlerine bakıyordu.
Yine gözlerimi devirdim. Kesin aşık oldum diye tutturacaktı bu mal.
Ve çocuk gay değilse... Asıl o zaman ayvayı yemiştik. Mehmet depresyona girerdi. Onun depresyona girmesi demek, bizim de dayanamayıp depresyona girmemiz demekti.
"Ah, b-ben, özür dilerim." dedi Mehmet ama hala çocuğun üzerindeydi ve bir dakika! Mehmet çarpmamıştı ki! Çocuk Mehmet'e çarpıştı.
"Sen niye özür diliyorsun Mehmet o sana çarptı!" bağırdığımda çocuk işaret parmağıyla beni işaret edip, "O adına kadın denilen topluluktan olan şeytan, haklı." dediğinde cırladım.
"Sen kime şeytan diyorsun bakiyim efendii!" bağırıp sağ elimi belime koydum ve çemkirdim, diğer elim zaten alçıdaydı.
Çocuk bana tiksintiyle bakıp yüzünü buruşturdu. "Öylesiniz işte, hepinizden nefret ediyorum. Tüm kadınlardan." dediğinde Mehmet ben çemkirirken heyecanla, "Gay misin?" dediğinde çocuk başıyla onayladı.
"Ben de." dedi Mehmet gözlerini büyütüp.
-----
"Abi o bu değil, sevgilisi olması neredeyse imkansız olan Mehmet'in bile sevgilisi oldu amk. Benim de bulmam lazım. Benim de!"
"Üf Serkan.." diye sokrandım.
"Ya Asya gülüm lütfen gelsin, hem o da erkek!" diyip sırada oturan ve kızlarla konuşan sevgilisi Hakan'ı işaret etti.
"Olmaz Mehmet. Zaten alışamadım henüz bu duruma. Hem Berkcan hem sen.. Siz de sevgili yaparsanız ne yaparım ben!" diyip Serkan ve Selim'e sarıldım.
"Hiç kusura bakma Asya, ben sevgili yapacağım, siz Selimle takılın. Selim'in aklında var birileri gibi geliyor bana da, hadi hayırlısı." dedi ve bizden ayrıldı. Ben de Selim'in beline ellerimi dolayıp, başımı karın kaslarının olduğu yere gömdüm. Kahkaha attı ve elini kafamın üzerine koydu. Kafamı kaldırıp yüzüne baktım ve gülümsedim. Kocaman gülümsedi.
"Ay ama ben bunların minnoşluğunun tatlılığının sempatikliğini yeriiimm." Etrafımıza birkaç kız gelince kafamı onlara çevirdim.
"Ya Asya'cım biz uzun zamandır bu anı bekliyorduk." dedi içlerinden biri. Yüzümü buruşturdum ve kafamı Selim'in tişörtünün dışından bile hissettiğim karnından çektim.
