Hikayenin bu bölümü hikayeme ilk yorumu yapan mervesaritas_a ithaf ediliyor
İyi okumalar
Selin
Annem kollarını göğüsünde birleştirmiş, ayağıyla yerde ritm tutarak benden mantıklı bir açıklama bekliyordu, gözü Ali ve benim aramda gidip gelirken. Ve surat ifadesinden ne kadar sinirlendiği havaya kalkmış kaşından belliydi.
"Evet Selin?" Annem sabrının zorlandığını uyarıcı ses tonuyla ima ediyordu.
Kafamı Ali'ye taraf çevrmiş ve gözlerimi belertiyordum 'Ne işin var burda' diye.
"SELİN!" ani bağırmasıyla bir anlık yerimden zıpladım korkuyla.
"BÜTÜN GECE NEREDEYDİN VE BU BEYEFENDİ KİM, SELİN ?" Annem çilden çıkmış, sesi mahalleyi inletecek bir şekilde kükremişti adeta.
"Zeynep" dedim ne dedigimin farkında olmadan.
"Evet, evet Zeynep." Ali de ortaya atlayınca kafamı olumlu anlamda salladım hızla onaylar gibi.
Annem sabahın yedisinde, boş sokakta yankılanan kahkaha atmağa başladı. Sinir kahkahasıydı bu, annemi tanırım ben.
"Zeynep mi?" Şok olmuş bir şekilde anneme bakıyordum, ne dediğimin farkına şimdi varmış gibi.
"Zeynep' i tanıyorum Selin'cim ve hatırladığım kadarıyla bu beyefendi Zeynep'e hiçte benzemiyor." Seslice yutkunuyorum. Durumu kurtarmak adına açıklama yapıyorum.
"Zeynep derken.."
"SUS SELIN VE GEÇ İÇERİ.." parmağıyla evi işaret ederek bağırıyor.
Kafamı aşağı eğip annemin dediğini yapıp içeri geçeceğim sırada Ali konuşmaya başladı.
"Efendim, yalnış anladınız ben..."
"SEN SUS." Annem kapıya işaret ettiği parmağını Aliye taraf çevirdi.
"Neyi yalnış anlayacak mışım?" Kızım gece eve gelmiyor, sabahın köründe elin adamlarıyla sokakta yakalıyorum ve o adamı bana Zeynep olarak tanıtıyor." Kafasını yukarı kaldırıp sabır diler gibi devam ediyor.
"Allahım çıldıracağım ya. ÇILDIRACAĞIM." Bizim konuşmamıza fırsat vermeden ekliyor.
"SELIN GEÇ IÇERI!"
Aliye taraf dönüyor ve uyarıyor.
"SENI DE BIR DAHA BURALARDA GÖRMEYEYİM."Arkamdan kapının kulakları sağır edecek, sert şekilde çarpasıyla birazdan olacakları az çok tahmin ediyordum.
"Geç şuraya otur, Selin!" diyerek eliyle koltuğu işaret ediyor. Yavaşca oturuyorum koltuğun ucuna.
"Ben sana güveniyorum, Selin. Hep güvendim. Kızlar pek farkında olmasalar da anneler kızlarını çok iyi tanır." Sanki az önce mahalleliyi uyandıracak biçimde bağıran o değilmiş gibi sakince konuşan annemi nefesimi tutarak dinliyorum. Sanki nefes alsam annem patlayacakmış gibi.
"Küçük çocuk değilsin, genç kızsın artık. Yalnışı doğruyu ayırd edebiliyorsun. Sana hem annelik, hem babalık yapmaya çalıştım. Gerçi baba kısmını ne kadar becerdim bilmiyorum." Gözleri dolmuştu. Kendime hakim olmadım ayağa kalkarak anneme sarıldım.
"Sen benim hayattaki tek varlığım,tek servetimsin. Benden saklı işler çevirme yeter." Beni sıkıca sararak saçıma öpücük kondurdu.
"Duygusala bağladık" diyerek benden ayrılıp dolan gözlerini elinin tersiyle yok etmeye çalıştı.
"Neyse ben işe geç kaldım, yemek dolapta, ısıtıp yersin."
"Anne ben dün gec.."
"Sana güveniyorum dedim ya." Diyerek lafımı böldü.
"Ama tekrarlanırsa böyle şeyler, terlikle kovalar, bacaklarını kırarım, Selin hanım, ona göre."
Gülümsedim.
Ayakkabısını giyinip kapı önünden seslendi.
"Bu arada cezalısın evden okula, okuldan eve."
Ben de ne eksik diyorudum..**
Ali
Kapının açılmasıyla bakışlarımı diktiğim tavandan kapıya yönelttim. Gelenin kim olduğunu görmemle yatağın sağ tarafına kıvrıldım.
"Anne gerçekten uykum var."
Yine Mertoğlu kurallarını hatırlatmağa gelmişti. Hoşuna gitmeyen bir şeyler yaptığımda hep yapardı.
"Başarılı iş adamlarının düzenli hayatları olmalı." Diye lafa başladı.Yatakta doğrularak sırtımı yatak başlığına dayadım. Dün gece eve gelmemin hesabıydı.
"Anne, ben öğrenciyim. İş adamı değil." Sesim bayağı sert çıkmıştı.
"Biliyorum. Ama Mertoğlu'ların tek varisisin ve işleri sen idare edeceksin kısa süre sonra."
"Hangi mesleği sececeğime de karar vermişsiniz." dedim sinirle kafamı sallayarak.
"Senin kararını 2 yıl önce seni bar köşelerinden toplarken gördük." dedi hiç duruşunu bozmadan.
Hışımla ayağımı ahşap zeminle buluşturdum yataktan kalkarak.
"Ya alt tarafı arkadaşım rica etti diye barınının açılışında şarkı söyledim. Tabi sizin soyadınız hassas ya bir şarkıyla lekelenir değil mi, Feryal hanım!"
"Ali benimle düzgün konuş ANNENIM SENIN." diye sesini yükseltiyor.
"Güzel. Annem olduğunuzu hatırladınız." elimi hafif alkış yaparak ceketimi alıp kapıyı çarparak çıktım annemin buraya gel" bağırışlarını duymazdan gelerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Renksiz Hayaller
General FictionAşık olunca uykuların kaçar der kitaplar. Bu bendeki aşk mı, yoksa hoşlantı mı? Daha önce hiç aşık olmadım ki.. Aşkla ilgili onca şarkılar, şiirler yazılsada onlar sadece aşkın ne kadar güzel hissettirdiğini yazıyor, nasıl hissettirdiğini değil. D...