Renksiz Hayaller

Gelecek Bölümden

Selin

Karanlık havaya rağmen göz kamaştırıcı ışıkları ile her tarafı aydınlatan, sokağı tüm ihtişamı ile süsleyen rengarenk lambalar düğün alanına ayrı bir hava katmıştı.
Düğüne katılmış konuklara müzik ziyafeti sunan çalgılar eşliğinde herkes dans ediyor, şen kahkahalar havada uçuşuyordu.
Geldiğimden beri dans edenlere alkış tutmaktan başka bir işe yaramadığım gibi aynı zamanda da etrafa bakınıyor, gözlerimle yakışıklı komşumuz Ali efendiyi arıyordum.
Benim gibi alkış yapan , bir kaç kişiden oluşan kız grubunun bir yere bakıp, kendi aralarında kıkırdamağa başladıklarını gördüğümde kafamı onların merakla baktıkları tarafa çeviriyorum.
Dâmat'a taş çıkartacak yakışıklıkta takım elbise giyerek süslenmiş, rengarenk lambaların parlaklığının yanında halt ettiği Ali görüş alanıma giriyor.
Şu an Ali'nin baştan çıkarıcı çekimine kapılmayı göz ardı ederek içimi kemiren kıskançlıktan kurtulmam lazımdı.
Gözlerim kısık bir şekilde, adeta kızları bir kaşık suda boğarcasına öldürücü bakış attıktan sonra konuşmalarına kulak veriyorum.
"Ay evet, mahallemize taşınmış."
Diğer kız da ağzı beş karış açık devam ekliyor.
"Valla annem kim istemez ki böyle damadının olmasını deyip duruyor.
"
Kız, şimdi bu erkek başına yumurtadan başka birşey yemiyordur. Yarın kuru fasulye yapıp şu yakışıklıya götüreceğim."
"Haklısın valla sırayla yemek yapıp götürelim, belki içimizden birinin kısmetidir."
Sinir bozucu kakhaları da dedikodularına tuz biber olurken kulaklarımdan hayali dumanlar çoktan çıkmağa başlamıştı bile.
Öfkeyle yanıp tutuşurken kulağımın dibinde hissettiğim sıcaklık ve kışkırtıcı ses tonu ile sıcakta kalmış dondurma gibi eriyorum.
"Arka sokakta bekliyorum. Acele et."
Onaylar gibi bir şeyler mırıldarken, etrafı kolaçan edip, annemin mahalledeki kadınlarla yoğun sohbete daldığını fark ederek yavaşça gür sesli düğün ortamından sıyrılıyorum.

Kalabalığı ardımda bırakarak usulca karanlık sokakta yürürken bir el kolumda tutarak beni duvara kıstırıyor.
Yan evden yüzünün yarsına düşen loş ışıktan Ali olduğunu anlamamla kısık bir kıkırdama özgür bırakıyor kendini.
"Çok güzelsin."
Fısıltıyla söyledikleri üzerine kulağımla boynumun arasında kalan yere sulu öpücük konduruyor.
"Mahalledeki diğer kızlar da güzel mi bari?"dediğimde karanlıkta parlayan mavilerini gözlerime dikiyor.
"Sana yemek falan yapıp sırayla getirmeyi planlıyor hanımefendiler."
Eşsiz nefesini yüzüme çarpacak biçimde kısık kahkaha atıyor.
"Ne güzel işte! Mahallenizin mağrifetli kızları, sevgilinle ilgileniyor."diye söylediklerimi alay konusu yaptığında gözlerimi deviriyorum sanki görecekmiş gibi karanlıkta.
"Ciddiyim, Ali. En kısa zamadan şu kapına delik açtırıyorsun, kim kapını tıklatacaksa açmıyorsun, ben gelince sana telefonla haber veririm o zaman aç ancak."
Gòzlerini pörtletmiş beni dinlerken sonunda konuşuyor.
"Varya, Selin, kendimi kocası dışarı çıkmaya izin vermeyen ev kadınları gibi hissettim bir an."
Söyledikleri sırıtmama neden olurken, dudaklarımda hissettiğim basınçla gözlerimi kapatıyorum.

Son bölümün oy oranı yüksek olmasa yeni bölüm baya gecikecek.