Yazarken bile ağlamamamak için kendimi zor tuttum.
Psikolojimi bozuyor hikayelerim :)Son bölümün oy ve yorumları çoşarsa yeni bölüm erkenden gele bilir..
Selin
Islak saçlarımı havluyla kurulayarak odama giriyorum.
Yorgun ve şişkin gözlerle yansımamı izliyorum, aynanın karşısına geçerek.
Göz altlarım hafif morarmış, bebeklerimi çevreleyen beyazlar kanlanmıştı.
Oysa ne çok kullanmıştım bu aynayı, onun bıraktığı izleri kapatmak için.
Burukca dudaklarım yukarı kıvrılırken telefona gelen bildirimle bakışlarımı, mahvolmuş yansımamdan çekerek sehpanın üzerindeki telefona çeViriyorum.
Adının ekranda gözükmesiyle kalbim kafesinden çıkacakmış gibi çırpınırken titreyen parmaklarımla mesajın üzerine dokunuyorum.Kimden: Ali'm
'Çok kötüyüm, sana ihtiyacım var'
Göz pınarlarımda damlalar birikmeye başlarken ikinci mesaj sesiyle irkiliyorum.
'Sarıla bilirmiyim sana, bir kerecik, son defa."
Görüş alanımı bulanıklaştıran yaşlar süzülerek telefonun ekranına düşdüğünde gelen sonuncu mesaj boğazımdan boğuk hıçkırığın kaçmasına sebep oluyor.
'Beni senden mahrum bırakma. Yalvarırım.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Renksiz Hayaller
General FictionAşık olunca uykuların kaçar der kitaplar. Bu bendeki aşk mı, yoksa hoşlantı mı? Daha önce hiç aşık olmadım ki.. Aşkla ilgili onca şarkılar, şiirler yazılsada onlar sadece aşkın ne kadar güzel hissettirdiğini yazıyor, nasıl hissettirdiğini değil. D...