Ali
Frene basarak arabayı sarsıntıyla durduruyorum.
Kapı çarparak aşağıya indiğimde seri adımlarla eve varıyorum.
Hıncımı kapıdan alırmış gibi yumruklarken yardımcı dehşet dolu ifadeyle kapıyı açıyor.
"A-Ali bey."diye kekeliyor, korku dolu sesiyle
Yarım açılmış kapıyı sertçe ittiğimde yardımcı düşmemek için dengesini sağlamaya çalışıyor.
Hışımla içeri dalarak sesimi yükseltiyorum.
"ANNE!"
Sesim yankı olup yüzüme çarparken ses seda gelmiyor ortalıktan.
Salona geçerek etrafı tarıyorum gözlerimle.
"ANNE!! NERDESİN!"
Merdivenlerdeki hareketlilikle o tarafa dönüyorum.
Pijamalarıyla telaşla aşağıya inen babam beni görünce paniğe kapılıyor. Sabahın dördünde bağıra çağıra eve girmem, dağılmış üst başım, şişkin gözlerim babamın merakını arttırırken uyurken kullandığı göz bantlarını kafasına geçirmiş, sabahlığının kuşağını bağlamaya çalışan annem merdivenlerden iniyor.
Afallıyor ilk önce.
"Oğlum, bu ne hal! N'oldu böyle!"
Babamın sorusunu yanıtsız bırakarak otoriter bir şekilde karşımda dikilen anneme yöneliyorum.
"Yapmadım de!"
Sesim az önceki hırçın tonun aksine çaresiz gibi çıkıyor...yalvarır gibi... 'ben yapmadım' cümlesini duymaya muhtaç gibi.
Kaşları merakla çatılıyor.
"Gene ne yapmışım?"
Kafamı yana çevirerek saçlarımı geri savuruyorum elimle.
"Evlat, doğru dürüst anlat şunu, korkutuyorsun bizi!"
Babamın heyecan dolu sesinden takıldığım tek kelime 'biz' oluyor.
Biz, çoğul olarak kullanılıyordu ama benim karşımda korkan ve telaşlanan tek kişi vardı. Babam.Gözlerimi kapatarak kendime hakim olmaya çalışıyorum ama pek de başarılı olmamış olmalıyim ki kendi kulağımın bile sağır olacağı bir şekilde kükrüyorum.
"O YANGINI BEN BAŞLATMADIM DE!! O EVİ BEN YAKTIRMADIM DE!!""NE SAÇMALIYORSUN SEN!"
Derin nefesler alıp vererek duvara tutunuyorum.
Babam düşmemem için omuzumdan destek verirken zorlukla merdivenler oturabiliyorum.
"KIZIM, SU GETİR!"
Babam yardımcıya seslenerek bana dönerken annem heykel gibi ayakta dikiliyor.
"Anlat, evladım, n'oldu? Niye bu haldesin!"
Çenem titremeye başlıyor. O anı anlatarak bile olsa tekrar yaşamak istemiyorum.
"Ev-evim yandı..."
"NE!"
Sesim çatallaşıyor konuştukça.
"Selin...Selin içerdeydi,baba... Şimdiyse..."
Yardımcı bir bardak suyu içmem için uzatırken elimle geri ittirerek bardağın yerle buluşmasını sağlıyorum.
Hızla ayaklanarak parmağımı anneme doğru sallıyorum.
"Eğer Selin'e bir şey olursa, değil bu evi, bu dünyayı yakarım!"Son bölümün beğenileri yüksek gelirse yeni bölüm haftasonu gelir..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Renksiz Hayaller
Aktuelle LiteraturAşık olunca uykuların kaçar der kitaplar. Bu bendeki aşk mı, yoksa hoşlantı mı? Daha önce hiç aşık olmadım ki.. Aşkla ilgili onca şarkılar, şiirler yazılsada onlar sadece aşkın ne kadar güzel hissettirdiğini yazıyor, nasıl hissettirdiğini değil. D...