- Gelecek Bölümden -

599 44 19
                                    

Tam tamına Bin kelimelik kesitle geldim, Ortalama, wattapd hikayelerinin bir bölümü uzunluğunda.

Umarım aradan geçen zamanı az da olsa telafi edebilirim.

Selin

Karşımdaki aynadan kendimi inceleme fırsatı buluyorum etrafta koşuşturan insanların benimle bir ilgisi yokmuş gibi. Yoğun göz makyajı, kırmızı ruj, özenle yapılmış saçlar... Işıltılı elbise içince parlamayan bir adet ben.
Bu ben değildim...

Herkesin hayatta bir kalıbı vardır ve beni zorla, istemediğim bir kalıba sokarak şekillendirmeye çalışıyorlardı. Ama bu sefer daha güçlüydüm. Yansımamı bir zavallıca değil, dik durarak izliyordum.
Güç alıyordum... Mesafelerin inceltmek yerine, daha da güçlendirdiği Ali ile olan bağımızdan güç alıyordum.

"Selin, eminsin değil mi? Daha dün Ali'den asla ayrılmam diyen sen değil miydin? Ne değişti?"

Zeynep'in durgun bir şekilde bana yönlendirdiği soruyu sessizce karşılarken devam ediyor.

"Seni şu an bu gösterişli elbisenin içinde, az sonra nişanlanacak olacağın Erdem'i beklemeye ne itti?"

Sessizliğimi sürdürmem adeta Zeynep'i çileden çıkarıyor.

"DÜNDEN BUGÜNE NE DEĞİŞTİ, SÖYLESENE! AŞAĞIDA HERKES SİZİ BEKLİYOR! KENDINE GEL SELİN, ALLAH AŞKINA!"

Zeynep'in yüksek çıkan sesinin aksine sakince ona dönüyorum.

"Sakin ol, Zeynep! Alt tarafı aşağıya indiğimde hayatım değişecek."

Sabır dilercesine, makyajının bozulmasını umursamazcasına eli ile yüzünü ovuşturuyor.

"Gerçekten bu kadar sakin misin? Ha! Sadece hayatın değişecek ve bunu normal bir durumummuş gibi söylüyorsun!"

Hızla ayağa kalkarak tepine tepine odada dönmeye başlıyor.

"Senin hayatın değişmeyecek, anlıyor musun? Senin hayatın kararacak!"

Eli'ni kot eteğinin cebine atarak telefonunu çıkarıyor.

"Kendini bile bile ateşe atmanı istemiyorum. Ali'yi arayacağım! Sorununuz her ne ise çözmelisiniz! Ben kardeşimi göz göre göre elin kılkuyruklarına yedirmem!"

Uzun, abiye elbisemin eteklerinden kavrayarak ayaklanıyorum.

"Saçmalama, Zeynep! Ali'yi aramanı istemiyorum."

Kulağına götürdüğu telefonu alarak aramayı iptal ediyorum.

"Artık Ali ile bu şekilde devam etmek istemiyorum. Sürekli birilerinden saklanarak onunla görüşmekten bıktım! Ben artık öyle bir hayat istemiyorum, Zeynep!"

Sesli nefes alış verişi yapıyorum kafamı sağa sola silkerek.

"Ben artık mutlu olmak istiyorum."

İkimizden başka kimsenin bulunmadığı hazırlanma odasında kahkahası yankılanıyor. Stresten ve histerik bir şekilde.

"Ve sen o mutluluğu Erdem'de bulacağını zannediyorsun, öyle mi?"

Bıkkınca gözlerimi deviriyorum.

"En yakın arkadaşının en mutlu gününde böyle mi giyineceksin, Zeynep?" diyerek sade kot etek ve t'shirtini işaret ediyorum.

İnanamıyormuşcasına gözlerini acarak kafasını sallıyor.

"Tek anormal olan sadece benim ne giyinmem mi? Şaka gibi! Ben aşağıya iniyorum!" diyerek kapının kulpuna uzandığında kapını arkasından aniden Erdem beliriyor.
Zeynep çatık kaşlarla takım elbise giymiş Erdem'i süzdükten sonra hızla orayı terk ediyor.

Renksiz HayallerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin