Güneş ve Çocukları

1 bölüm

Hikayemiz Izmirden başlayan serüven
Güneş ;edebiyat öğretmeni , ikiz kız Annesi ,ikizler 14 yaşlarında birbirlerine benzemeyen tamamen zıt kardeşlerdir.
Güneş sabah erkenden hazırlanır, kahvaltı yı hazırlar, masada hafif atıştırır, ikizlere not bırakır; kızlar okulda acil işim çıktı, kahvaltınızı yapmayı kaldırmayı unutmayın! Bu arada didişmeden ,öptüm.! Güneş arabasına binip yol alır..

Haluk Mertoğlu ;zengin iş adamı,yakışıklı ,karizmatik,bi okadar da sinirli ,tam ciddiyet abidesi,1evlilik yapmış boşanmış.boşandığı eşinden 1 oğlu var.

Haluk sabah erkenden kalkar, herzaman ki gibi iş beklemez , kahvaltısını yer ,yedikten sonra elini cebine atar ancak aradığı şey cebinde bulamaz,evde çalışan yardımcıya seslenerek ;odasında bulunan ilacı getirmesi istedi, ilacınız buyrun efendim.
Haluk ilacı cebine atarak çantası alırak evden çıkar. Şöförü çantasını alıp elinden , araba kapısını açar, haluk arabaya arka kısma biner. Şöförü: şirkete mi? Efendim.
Haluk: evet, acele toplantım var geç kalmak üzereyim,
Şöför: hemen efendim .

Güneş:arabasını sürüyor yol açık pencereleri açıp İzmir in kokusunu içine çekiyordu.
Haluk: gaza bas geç kalıyorum.
Şöför: biraz trafik var.
H:sana bas dedim!
Haluk bu arada cebinden ilacı çıkarıp ağzına attı suyu içti.
Haluk:biraz daha hızlı.!
Şöför hızlıca giderken bi an önünde oluşan trafiği görse de frene basması yeterli olmadı,araba öndeki kırmızı arabaya çarpmıştı,
Güneş birden arabasının arkasından gelen ses gümbürtüsüyle birden araba ile sarsıldı, indi arabadan ve arka kaportası çarpmayla biraz ezilmiş halini gördü aslında halen kazanın şokunda idi .
Haluk: git bak bir şeyi yok mu?Şöför:hanım efendi bişeyiniz yok dimi?
G:yok, ancak hasar var,hatanızı kabul ediyorsanız, gerekli evrak doldurulur sigorta poliçesi tarafında hal edilir zaten , e siz ne diyorsunuz?
Şöför:tamamda , ben bir arabada olan patronuma danışayım.
G: tabi.
Ş: efen dim deyip maruzatı anlattı.

Haluk cebinde Çek kitabı çıkarıp,15 bin lira ,imzalıyıp, şöföre dönerek . H:çeki ver konu burda kapan sın acil toplantım var,yok kağıtmış ,evrakmış poliçeymiş ,daha fazla bekleyemem,dedi ve derken baya sinirli ses tonuyla söylediki ses tonu Güneş'e kadar geldi.
Ş: efendim buyrun bunu alın konu kapans.. Derken
G:vein siz onu bana.
Haluk baştan beri istifini hiç bozmadan arabada olayı izlşyordu.
Güneş çeki eline aldı 15 binlira sinrli;şekilde sesli okudu , halok mertoğlu hııım deyip arabanın camının yanına geldi ancak içerisini görmüyordu, camı tıklayarak önce sonra açarmısınız camı dedi,sinirli bir şekilde.
Haluk arabasında güneşin sesini duydu holok Mertoğlu diyişini,sonra baktı geliyor cama, o an bir yandan bu ne bu bu bu lar geçiririyor dilinden ve o an güneşin yüzüne daldı..
Güneş:demek açmıyorsunuz ,tamam böyle olsun ha yüzünüze ha arabanızın camına; çeki yırtıp cama baka baka parçalayıp cama fırlattı..

Haluk, Güneşin yüzüne o daklanmıştıki ve sözleri Çek parça ları cama atışı öyle izliyordu birden seslice dudaklarında cümleler düştü; hoyrat olduğu kadar güzel..

İlk bölüm burda biter, yorum ve görüşlerinizi bekliyorum