18

10.7K 356 72
                                    

Kırgın.... Hayır.
Kızgın... Hayır.
Pişman...Hayır...

****
Hissizlik böyle bir şey miydi ya da ben anlık bir şoka mı girmiştim bilmiyorum. Ama bildiğim tek bir şey vardı. O da kalbim an itibariyle son nefesini vermişti. Ruhuma koca bir düğüm atılmıştı ve ben o an yanıp kül olmuştum. Ben bahçe dediğim güller ektiğim lavanta kokuttuğum bostanımı mı kaybetmiştim yoksa hayat bana en acımasız oyununu mu oynuyordu?

"Yalan." demiştim fısıldayarak. Ve yine yalan diye bağırmıştım. Ama boğazım yırtılırken bile içimde çığlık susmuyor feryat etmeye devam ediyordu. Mert Koza. Hayatımdaki güzel olan tek şey...O yokluğunda bile kendini yaşatan bir aşkken bunun bir oyun olduğunu öğrenmek içimdeki karanlığı ortaya çıkartan bir darbe vuruyordu aklıma. Kalbimin sızısı aklımı bulandırıyordu da son nefesimi bir türlü veremiyordum.

Savaş kolumu yavaşça kavrayıp yüzümü yüzüne sabitlediğinde etrafımdaki her şeyin döndüğünü fark etmiştim. Başım dönerken de parmaklarımdaki uyuşmayı hissedebiliyordum. Ve bu... Berbat bir histi.

"Sana şantaj yaptım. Bağırdım. Hakaret ettim. Ama yalan söylemedim Ömür. Hiçbir zaman sana yalan söylemedim. Ama o herif intikam için kullandı seni. Her gün benim bakmaya kıyamadığım gözlerine baka baka kandırdı. Hatta o uçurumda gördüğün fotoğraf bile koca bir oyundu. Hayatından çıkmak için kendisinin teklif ettiği bir oyun-"

Daha fazla bu acıya dayanamayan bacaklarım kendini bırakmıştı. Yere çöküp avazım çıktığı kadar ağlarken bütün bu olanların kabus olmasını dilemiştim.

Ben bu kadar aptal mıydım? Bu kadar kör? Bu kadar akılsız? Nasıl anlayamazdım tüm bunları?

"Yeter! Sus artık. Bu saçmalıkları daha fazla duymak istemiyorum." diye bağırmıştım. Ama sarhoş bir adam bu yalanları söyleyemezdi. Savaş manalı bir gülümseme ile suratıma bakarken söylediği şeyle son darbede inmişti ve ben acının kendisi olmuştum.

"Yalan söylediğim için mi gözlerindeki bu yıkılmışlık Katil Papatya!"Haklıydı. Dediği her şeye inanmıştım çünkü o hem sarhoş hem de... Savaş Güngör yalan söylemezdi.

"Katil mi?" diye sordum. Ben katil değildim çünkü. Bir katil varsa o ancak bana katil diyen adam olurdu. Bir kez daha öldürmüştü beni zaten. Ama hayır bu sefer beni öldüren o değildi. O sadece ölümü kucağıma bırakan bir elçiydi. Elleri kanlı bir elçi.

"Evet katil. O adamın sende yaptığı yıkımla beni bir kez daha öldürdün papatya!" Karşılıklı ölümlerle dolu bu odada bir tane güzel l, bir tane sağlam bir şey yoktu sanki. Hayat bana en berbat oyununu oynarken Savaş da acı çekmek zorunda kalmıştı ama ben bunu görecek hissedecek halde değildim çünkü bende kalpta kalmamıştı akıl da. İnsan böyle yaşayabilir miydi? Böyle yaşamaya devam edebilir miydi? Nasıl yapardı peki ? Hangi aşık geçmişti ki bu sınavdan ben geçeyim?

Savaş'a çaresiz bir bakış atarken aklımı bulandıran o soru bir anda dökülmüştü dudaklarımdan

"Peki bunu bunca zaman neden söylemedin? "Sesim kendinden geçmiş bir tonla çıkmıştı. Savaş yatağa iyice yayılırken kendini uykuya bırakmadan mırıldanmıştı.

"Çünkü acı çekmene dayanamıyorum papatya..." Bu adam sandığım kadar kötü değildi sanırım.

******

YAZARDAN

Korkuyordu. Çok korkuyordu hem de. Çünkü adam alev almış gözlerle bakıyordu. Büyük bir yangını andıran bakışlarla kızın kalbini kül ediyordu.

"Nefret ediyorum lan senden. Kanında kardeşimin kanının kokusunu alırken bile teninin kokusunun bağımlısı olmaktan nefret ediyorum. " kadın şok olmuşcasına baktı adama. Bunları söyleyen gerçekten Yavuz Güngör müydü? Onu defalarca öldüren,aldatan,parçalayan Yavuz Güngör müydü? Kadın artık hiçbir şeye inanamıyor kimseye güvenemiyordu. Bu adam Ayşe'nin kimyasını bozmuştu. Kabuğunu kırmış ve en önemlisi  kalkanlarını etkisiz hâle getirmişti. Parçalayıcı pençeleriyle mahvetmişti her şeyi. Şimdi de kötü bir şaka misali iyi geliyordu. Ayşe'nin yıllar evvel kestiği umudunu tekrar yeşertiyordu. Ama kadın ölesiye korkuyordu. Ya bu da her seferinde olduğu gibi boşa çıkarsa diye. Bu yüzden kanmayacaktı, inanmayacaktı. Asla teslim olmayacaktı zehrini her an dilinde saklayan bu adama.

MAHKUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin