Ben gidenimin arkasından su dökmem, gözlerimden iner ne varsa kabımda.
Ağlamak da hak edene. "Eyvallah" der geçersin bazısına, bazısı "illallah" ettirir, bazısına kıyarsın yastığını göz yaşlarınla. O kadar değerlidir ki o yaşlar, ahirette hakkını isteyebilir, yapışabilir yakasına yanaklarının. Hak edene ıslanmalıdır yanakların.
Kiminin geleceği durur gözlerinin kaldırımında, kiminin geçmişi vurur kıyılarına. Kimi yırtar şakaklarını da inmez bir tutam yaşı, kiminin de sulu gözdür işte adı. İstediği kadar görmesin, konuşmasın, yanında olmasalar da hâlâ ona ait olduğunu hissettiği insanlar için dökülür kimi, kimi de etekleri dibinde olup başkasına tutuşanlar için mızmızlanır.
Herkesin gökyüzünde nemli bir buluttur kıymetlisi. Kıymet bu nemli bulutlarda değildir, kıymetli olan senin gözlerindir. Ne mutlu onları yaşartmadan yüreğine akabilene! Yağmurlar da hak edene...
Kıyma gözlerine sevgili okurum, bulut olmayı bilmeyen için kıyma. Yaşatmadan yaşartan yağmurlar için kıyma. O kadar değerli ki yaşların, şu kitabın şu sayfasına kıyma. Buluta bulut diyenin hatrına, boşu boşuna'lara ağlama. Önce bu damlaları hak etsin giden de, kalan da, yazan da.
Su birikintisi duruyor göz ucumda. Sana ezdirmem ama, ezdirirsem sıçrar sana da...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜZLEŞME
Short Story"Bazı yaralar sâdıktır yarınlara..." Kaybedenlere yazıldı bu kitap, yarım kalanlara, eksik bırakılanlara, düşenlere, düşürülenlere, düşleri kırılan ama içinde bi'yerlerde hâlâ o deli çocuğu yaşatanlara; ve ölüme, koyu bir sitem gibi, e...
