Kalleş bir umudun soyundan peydahlanan son bebenin başında dikiliyorum. Canilikle delilik arasında bir yerdeyim, yerimi arıyorum. Sen yoksun; emiyor beni umut, emdikçe büyüyor, bir umut sanki senin yerine doğuyor ve sen, yetmezmiş gibi bir de meme başı uzatıyorsun.
Daha dişleri çıkmamış mutluluğumun ağzında emzik olmuş düşlerim, soysuz bir isteği kibarca geri çevirir gibi dönüyorlar arkalarını, gülümsüyorum, inadına gülümsüyorum ama içimde ağlamaklı bebeler, ben sütü bozuk bir dileği ağızlarına tıkıyorum.
Dudakları noksandı gerçeklerin, her zaman görünür ama hiç konuşmazlardı. Sevdim, sessizce besledim onları. Büyüyüp çoğaldılar, tenha bir bedende yoluma çıkıp beni de susturdular.
Ağlıyordu umudun bebeleri içimde, bakmadım, kapına terk ettim. Çocuk katiliyim körpe bir ruhun, sütlerini değil düşlerimi kestim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜZLEŞME
Short Story"Bazı yaralar sâdıktır yarınlara..." Kaybedenlere yazıldı bu kitap, yarım kalanlara, eksik bırakılanlara, düşenlere, düşürülenlere, düşleri kırılan ama içinde bi'yerlerde hâlâ o deli çocuğu yaşatanlara; ve ölüme, koyu bir sitem gibi, e...