Bölüm 51

13.4K 445 113
                                    

Bu hafta çok yoğundum atamadım yeni bölüm kusura bakmayın:( Şu yoğun günlerimde araya sıkıştırmaya çalışıyorum, yorumlarınızı eksik etmeyin sizi seviyorum. :*

-51-

Justin’in Gözünden:

 

“Burada ne bok yiyorsun Kayla?” diye hırladım onu yanımızda istemeyerek, özellikle de Kelsey’nin.

 “Ne?” diyerek mükemmel ince kaşını yukarı kaldırdı. “Partiyi kaçırmamı beklemiyordun herhalde?” Kırmızı dudaklarında muzip bir sırıtma oluştu.

 “Öyle mi? O zaman hoş gelmedin.” Diye ataştım.

 Bana doğru gözlerini kıstı. “Ne düşündüğün çokta umurumda.” Diye tısladı, gözleri benimkilere hançerler saplıyordu. “Ben de bu grubun bir parçasıyım Bieber, beğensen de beğenmesen de.”

 “Bu, bu durumu uzaktan beğeneceğim anlamına gelmez,” diye antipatik bir biçimde karşılık verdim. “Yani neden herkesin iyiliği için buradan bir an önce sıvışmıyorsun? Kimse seni  burada istemiyor.”

Herkes ne yapacağını ya da ne söyleyeceğini bilemeden bize bakıyordu. Özellikle çocuklar biliyordu ki biz bu haldeyken kimse bizi durduramazdı. Her şekilde istediğimizi yapıyorduk.

 “Seni sikerim Bieber”

 “Ve AIDS mi kapayım? Hiç sanmıyorum.” Diye alaycı bir tavırla karşılık verdim.

 “Dediklerine dikkat etsen iyi olur, Bieber. Bence bana saygılı davranmanın tam zamanı ayrıca eskiden AIDS seni durduruyor gibi görünmüyordu.” Diye karşılık verdi sırıtarak.

 “Saygı?” Yüksek sesle kahkaha atarak vurguladım ve başımı salladım. “Ne saygısı tatlım? Sen bile kendine saygı göstermezsen ben nasıl gösterebilirim?”

 Yüzü birden düştü ve onun yerini öfke aldı. “İnsanlık için kötü bir örneksin, biliyor musun?”

 “Senin gibi bir sürtük olmaktansa bunu tercih ederim.”

 Bu onu çok sinirlendirmiş olacak ki üstüme atlamaya çalıştı ama bana elini süremeden Bruce onu arkasından tutarak durdurdu. “Tamam, kesin şunu!” diye bağırarak Kayla’nın çılgın hallerini bastırmaya çalıştı.

 Ellerimi Kelsey’den çektim ve her ihtimale karşı Kayla bir şey yapamasın diye onu yan tarafıma çektim.

 “Onu öldüreceğim!” diye öfkeyle bağırdı Kayla yüzümü pençelemeye çalışırken.

 Gülerek birkaç adım geri attım. “İyi şanslar tatlım.”

 Kayla’ya eğlenceyle bakarak Bruce’la umutsuz savaşını izlemeye başladım, hepimiz kaçma şansının olmadığını biliyorduk.

 “İkinizden biri birinizi boğazlamadan önce durur musunuz lütfen?” diye bağırdı Bruce açıkça rahatsız olduğunu belirterek.

 “Onun hatası.” Diye mırıldandım.

 “Kimin hatası olduğu umurumda değil, Bieber! Aranızda herhangi bir ölüm maçı olmadan eğlenmek istiyorum!” diye kükredi, kendi başımıza hareket etmemizden memnun olmadığını belirterek.

 Omuz silktim. “Bunun onunla ilgisi olmasını istemiyorum.”

 Bruce gözlerini devirerek bu konuşmayı daha fazla devam ettirmek istemedi. Kayla sakinleşince Bruce onu bırakmıştı ki, tekrar bana saldırmaya kalkınca onu tekrar tuttu.

Danger (Tehlike)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin