Bölüm Müziği : Katy Perry - Dark Horse
Film devam ederken sıkıcı olmaya başlamıştı. Aslında istediğim film izlemek değildi. Tam olarak istediğim Eylül'le vakit geçirmekti.
Yavaşça kumandaya uzandım ve dizinden kalkıp filmi durdurdum. Eylül'ün gözleri kapalıydı ve usul usul uyuyordu.
Sırıttım ve kalkıp Eylül'ü kucakladım. Mırıldandı ve bana iyice sarıldı. Tam bir kediye benziyordu.
Merdivenleri çıkmak için ilerlediğimde telefonum çalmaya başladı. Önemsemeden yukarı tırmandım. Eylül kucağımda tekrar mırıldandı ve kımıldandı. Sanırım bir ses daha çıkarsa uyanacaktı.
Eylül'ün salonunun ortasına neden merdiven koyduğumu bilmiyorum sanırım düşüp yere yapışması içindi. Çünkü ben düşen her insana kahkaha atardım.
Salonun merdivenini tırmandım ve koridorda ilerleyip siyah kapılı odamızın önünde durdum. Buraya neden 'odamız' dediğimi bilmiyordum. Bu kız beni değiştiriyordu.
Odanın kapısını iteledim ve yavaşça basamağı inip yatağın yanına gittim. Tekrar mırıldandı ve ofladı. Gülerek onu yavaşça yatağa bıraktım ve üzerini örtüp odadan çıktım.
Salona tekrar girdiğimde telefonum çalmaya devam ediyordu. Yüzümü buruşturarak yanına gittim ve alıp arayana baktım.
Babam arıyordu. Ofladım ve aslında açmak istemediğim telefonu açtım.
''Arda.'' karşıdan gelen ses o kadar net ve gürdü ki. Sinirlenmişe benziyordu.
Onu taklid ettim. ''Baba.''
''Şirkete gelmeye niyetin var mı? Yoksa gel varsa yine gel.''
Gözlerim devirdim ve derin bir nefes aldım. ''Niyetim var ama senin evrak işlerinle uğraşacak kadar yok.''
''Arda sinirleniyorum''
''İyi sinirlenmeler Ahmet Bey.''
Ve telefonu kapatıp kıyafet odasına daldım. Eylül'ün buradan haberi yoktu. Bir bilse kıyafetlerini nerelere koyduğumu...
Bir ceket, tişört ve pantolonu kaptım ve üzerime geçirdim. Asla gömlek sevmem ki bunun yanında birsürü gömleğim var...
Üstümü giyndim ve kapıyı açtığımda Eliza karşımdaydı. Ona kaşlarımı çatarak baktım.
''Ne oldu?'' dedim ve elimi cebime attım. Telefonum ve araba anahtarım buradaydı.
Beni omuzlarımdan içeri itti ve beni az önce oturduğum koltuğa geri oturtturdu. Bacaklarını iki yana atıp üzerime oturduğunda güldüm. Hemde kahkahalara.
''Sen beni etkileyebileceğini mi sanıyorsun? Üzgünüm ama içerde uyuyan kadını tanımıyorsun her hahalde? Ondan daha seksi olan bir kadın daha yok. Şimdi üzerimden kalkar mısın? Pantolonumu buruşturuyorsun.''
Ona sırıttım ve dirseklerimin üzerinde ona bakmaya devam ettim. Bana küfür edecekmiş gib duruyordu.
Yavaşça üzerimden kalktı ve üzerini düzeltip dışarı çıkarken doğruldum ve ona seslendim. ''Eliza!'' bana döndü ve gözlerin kırpıştırdı. Ağlamak üzereymiş gibi duruyordu. Ama kararımı değiştiremezdi. ''Kovuldun.''
Bana şöyle bir baktı ve sırıtarak kapıyı kapatıp çıktı.
İç çektim ve ayağa kalkıp aynada kendime baktım. Elimi saçlarımın arasından geçirdim ve ıslık çalarak montumu kaptım ve odadan dışarı çıktım.
Eylül'ün yanına uğradım ve dibine kadar gidip nasıl uyduğunu bir iki dakika izledikten sonra aşağıya ıslık çalarak inmeye devam ettim.
Montumu üstüme geçirdim ve arabanın anahtarlarını çıkarıp o çok hoşuma giden düğmeye basarak arabanın kilidini açtım. Koltuğa oturduğumda derin bir iç çektim. İçimde kötü bir his vardı.
Arabayı çalıştırdım ve yarım saat sonra şirketin önündeydim. Yol boyunca radyo dinleyip durmustum. Şansa bak ki hepte sevdiğim şarkılar çalmıştı.
Arabayı görevliye emanet ettim ve sirketin içine girdiğim anda gözümün önünde bir flaş patladı.
"Onca seneden sonra ilk resmin! Seni çok özledim!"
Biri bana sarıldı ama kim olduğunu bilmiyordum. Zaten göremiyordumda.
Gözlerimi kırpıştırdım ve netleşmelerini beklerken kolumu bana sarılan kadının omzuna yerleştirdim.
Gözlerimi sımsıkı kapattım ve açtığımda nihayet kendine gelmişlerdi. Annem babama sarılmış bana sulu gözlerle bakıyordu. Babamsa acı bir sırıtışla bana bakıyordu. Şirkette ise bizden başka hiç kimse yoktu.
Bana sarılan kadını görebilmek için ittirdim ve onu gördüğümde gözlerimin dolmasına engel olamadım.
Pelin Bakır bana bakıp gülüyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SORUNLU AŞK ☠
Teen Fiction^^ 'Sorunlu Aşk' Serisinin İlk Kitabıdır. ^^ Okulumda gayet mutlu bir hayat süremiyordum, ta ki kas yığını aslında kurtarıcım olmayan kurtarıcım beni bulana dek. Hayatımı daha da batıran bu adama aşık olmaksa hayatımda yaptığım hatalardan en mutlu...