-14-

22.5K 774 17
                                    

Bölüm müziği: Justin Bieber - Heartbreaker

Baba...

"Ulan..." Atlas yerinden fırladı ve polisleri iteleyip resmen hedefinin üstüne uçtu.

Arda bana baktı. "Eylül kolumu bırak!"

Atlas yumruğunu geçirdi ve ben akan göz yaşlarımla Arda'nın kolunu bidaha sıktım. Bana korku dolu gözlerle baktı. Sanki onun kim olduğunu bilmiyomuş ve benim neden ağladığımı merak ediyormuş gibi bakıyordu.Polisler Atlas'ı tuttu ve savurduğu tekmesi karnına denk gelince acıyla inledi.

Arda kalkabildiği kadar ayağa kalktı ve benim önümü kapattı. Ama onun kolunu hala sıkıyordum. "Eylül kendine gel!" Beni sarstı ve ben akan yaslarıma engel olamadığım gibi Arda'nın boynuna atlamamada engel olamamıştım.

Hıçkırıklarımı serbest bıraktım ve kafamı omzuna gömdüm. Sarsıla sarsıla ağladım. Sesler kesilince Arda'nın kolunu bıraktım ve o da bana sarıldı. "Ağlama." sesi savunmasız ve güçsüz çıkmıştı.

Nefeslerimi kontrol altına aldığımda ağlamamı da durdurmuştum. Arda ise rahatsız bir posisyonda olsa da kıpırdamadı. O şekilde ne kadar kaldığımızı bilmiyordum ama baya uzun bir süre olacak ki Arda kalkarken yüzünü buruşturdu.

Ama ben onu hala bırakmamıştım. "Hadi bakalım koca bebek."

Beni belimden kavrayıp havaya kaldırdı ve hiç düşünmeden yürüdü ve beni o lanet demirliklerin arasından çıkarttı.

"Eve gitmek istiyorum."

Arda baştan aşağı titredi ve soğuk havaya çıktığımızda bende titredim ve Arda'ya daha çok yapıştım. Oksijen almak iyu gelmişti ama hava çok soğuktu. Sanki bir ömür orda kalmıştım.

Kefaleti Yekta mı yoksa babam olacak o adam mı ödemişti bilmiyordum ama eğer babam ödemişse ona birşeyler borçlanmıştım.

Aslında o adama çok şey borçluydum. Beni Arda'ya satması hayatımın birazını altüst etse de hayatıma yeni değişiklikler kazandırmıştı ve Arda'yı tanımam iyi olmuştu. Arda'yı tanımıyor olsaydım şuan onun kucağında değil sigaradan oturulmayan evimde kitap okuyor olacaktım.

"Tamam bebegim. Evimize gidiyoruz.

SORUNLU AŞK ☠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin