Herkese merhaba umarım iyisinizdir. Aşkın Ateşi'nden size yazmaya hala alışamadım çünkü hikaye henüz çok yeni ama burada olmak, bu hikayede olmak benim için çok keyifli.
İlk tanıtım bölümüne göstermiş olduğunuz ilgiden dolayı çok teşekkür ederim beni yalnız bırakmadınız. İlk tanıtım gibi bu tanıtım bölümü de yine bölüm uzunluğunda oldu. İlk bölümde Altuğ'a çok kızgın olanlar bu bölüm onu belki birazcık anlayabilirler.
Bölüm hakkındaki yorumlarınızı çok merak ediyorum lütfen yorum yapmayı ve beğeniyorsanız oy vermeyi unutmayın.
Keyfili okumalar dilerim.
***
ALTUĞ KESKİNYağmurdan sonra gelen o muhteşem toprak kokusunu sevmeyen var mıydı? Vardı elbette. Herkes aynı şeyi sevemezdi. Altuğ bunu öğreneli çok olmuştu. Herkes aynı şeyi aynı şekilde sevemezdi...
Odasının geniş balkonunda ellerini korkuluklara yaslayıp gözlerini kapatarak içine doya doya çekti bahçeye düşen yağmurun sonrasında bıraktığı o muhteşem toprak kokusunu. Bu koku ona neler neler hatırlatıyordu... Bu koku ona masum ter temiz aşkını geride bıraktığı o güzel yıllarını hatırlatıyordu. Sevdiğinin o an eğer yanındaysa her yağmur yağdığında cıvıldayacak elini tutup çekiştirerek "yağmuru çok seviyorum Altuğ hadi çıkıp biraz yürüyelim sevgilim." Demesini hatırlatıyordu... Hatırlamasına hatırlıyordu da gülümseyemiyordu artık o anılarına.
Titrek bir nefes çekti ciğerlerine. Çok uzun zaman olmuştu doya doya nefes almayalı. Nefes alışı yarım gülüşü eksikti... Bugün tam dört yıl olmuştu Altuğ'un kalbini gömeli. Nefret ediyordu bu günden. Yıllar önce aynı böyle yağmurlu bir günde ayrılmıştı kalbinin tek sahibi olan güzel kadınıyla... Bugün onun için göz yaşlarını temsil eden yağmurlu hava gibi karanlıktı.
Usulca açtı dolan gözlerini. Yutkunup karanlık bahçede gözlerini gezdirdi. Geçmiyordu bir türlü kalbindeki yara. Her geçen gün sanki o yara büyüyordu. Öylesine kanıyor sızlatıyordu ki çaresi olmayan bir hastalık gibi günden güne içinde büyüyordu. Her yıl bugün o yara yeniden daha fazla kanıyordu. Sustukları içinde çoğalıyor yalnızlığı avaz avaz tek bir kişinin adını bağırıyordu ama duyan yoktu, olmayacaktı da. Altuğ bunu duyurmamak için bunca yıl savaştı.
Azra'yı düşündü... Yüzü hiç aklından çıkmayan her bir zerresini ezbere bildiği tek aşkını düşündü. Çocukluğu, gençliğiydi Azra'sı. Elimden alacaklar diye korkup sarıldığı dalıydı. Çocukken sevdalanmıştı tıpkı Azra gibi. O zamanlar Azat'tan deli gibi korkup Azra'yla arkadaşlıkları bitecek diye endişelenmişti. O endişe yaşı büyüdükçe ve birlikte olmaya adım attıklarında "biz aileler arasında kalıp koparız" korkusuna yerini bırakmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN ATEŞİ
RomanceAşkın Bedeli'nde sevilen çocukların büyümüş halleriyle dolu dolu yeni bir hikaye. Aşkın Bedeli'ni okumadan da bağımsız olarak hikayeyi okuyabilirsiniz çünkü onların hikayesi başka olacak. Eymen, Miray, Altuğ ve Azra'nın yürek burkan aşklarını, dost...