26. Bölüm "Kaderi değiştirmeye kimsenin gücü yetmez"

20.4K 1.2K 463
                                    

Merhaba nasılsınız? Ben biraz hastayım sizler iyi olun aman dikkat edin kendinize bu sene hastalıklar çok uzun sürüyor. ;)

Bölüm geldi bu bölümde iki çifte yer verdim ve onları uzun uzun yazdım. Neden diğerleri yok demeyin lütfen çünkü en çok bunlardan geldi ilham. Hazır yazılmış bir de Ege ve Buse var onlara bir çift daha bu hafta içinde hemen aksilik olmazda yazarsam paylaşacağım.

Son olarak Azra ve Altuğ artık hızlanacak bu bölüm içinde Zaten Azra'nın adımını okuyacağız bir de Emre ve Ebru arasında yakınlaşmanın olduğu bir kısım var ben yine okumak istemeyenler olursa diye başladığı kısıma‼️‼️ kırmızı ünlem işareti koydum bittiği yerde de bulunuyor. Okumak istemeyenler direkt geçebilirler.

Söyleceklerim bu kadar benim güzel okurlarım. Yorumlarınızı merakla bekliyor olacağım.

Keyifli okumalar dilerim.❤️😍

***
ALTUĞ & AZRA

Buğra kumandayı elinden aldığı ablasının kızacağına emin halde güldü ama Azra'dan tepki gelmeyince bir ablasına baktı bir de boş boş baktığı televizyon ekranına ve onun daldığını izlemediğini fark etti. Zaten Azra pek televizyon izlemezdi. Çok fazla film izlerdi ama televizyonda dizi ya da program izlemez sevmezdi.

"Ooo yine dalmışsın sen abla abla."

Buğra ablasının kolundan tutup onu sarsmasıyla Azra sıçradı.

"Ne oluyor Buğra."

"Bana bir şey olduğu yok asıl sana ne oluyor dalmışsın yine düşünüp duruyorsun."

Ablasının anlaşılan yine konuşmaya ihtiyacı vardı ve Buğra onu asla şimdi bırakmazdı. Ablası canıydı ona olan düşkünlüğü çok başkaydı.

Omuz silkti Azra hem konuşası vardı hem de canı istemiyordu.

"Annemler gelmedi daha sıkıldım galiba."

"Evet az önce bende yoldayken dayım aradı affedersin ama ağzıma etti. Yok efendim niye okuldan oraya gitmemişim iyice boşlamışım amcama giderken iyiymiş falan oo saydı durdu."

Azra gülümsedi dayısı söz konusu olunca gülümsemeden duramıyordu. Annesininde babasından birer kardeşi vardı ve amcasına düşkünlüğü ayrıydı. Mustafa'nın o baba gibi sahiplenen her babasıyla karşı karşıya geldiğinde hemen yeğenlerini kanatları altına alıp korumasına hayrandı ama dayısının da yeri çok ayrıydı.

Güney'in sakin anlayışlı ve daha esnek görüşleri "kızım" derken parlayan yeşil gözlerini çok seviyordu. Dayısıyla oturup sabahlara kadar çok konuşup akıl aldığı çok olmuştu. Özelikle Altuğ'la ayrıldığı ilk zamanlar amcasına karşı utanıp hep dayısına koşmuş onun kollarında ağlayıp teselli bulmuştu.

"Dayım haklı Buğra niye hiç gitmiyorsun."

"Gidiyorum abla bazen denk gelmiyor işte hem birer gün arayla bile herkesi arıyorum."

"Ama görmek istiyor işte büyükler."

"Off tamam sabah kahvaltıya giderim Emre abimde bir orda bir burda şimdi o olsa bari yoksa dayım canıma okur."

AŞKIN ATEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin