MULTİ: ECE KESKİN
Demet EVGAR- FARKETMEDEN
KESİT SONDA🎁
HEPİNİZİ ÇOOK SEVİYORUM. İYİ OKUMALAR MIZMIZ'LARIM😘😘⬇
Ece kendi sonunu yazacaktı.
Ece yürek yemişti.
Ece canına susamıştı.
Canına susamak deyimini baştan sona yaşayan Ece,Eray ile buluşacağını Eray gelmeden sadece birkaç dakika önce bana söylemişti. "Uzel katil olacak," dedim büyük bir ciddiyetle. "Abartma Esil," dedi gözlerini bayarak. "Kim abartıyormuş? Ben mi? Deneyelim mi?" Gözleri fal taşı gibi açıldı bir anda. "O kadarda demedik!" Bana imalı imalı bakıp sırıtmaya başlayınca delirdiğini düşündüm. Ama onun fikri başkaydı. "Abimi sen idare edersin."
"Oldu! Başka?!" Niye kabak hep benim başıma kalıyorduki? Bu işlerle ilgilenen kişi bundan sonra ben olmayacaktım. Cidden,Uzel'i kandırmak istemiyordum. O bana bu kadar iyiyken ben zaten yalan söyleyemezdim. Elime yüzüme bulaştırırdım. "Bu gece kesin buluşmamız gerek. Lütfen Esil,lütfen."
"Niye bu gece buluşmanız gereks-" Aklıma fütursuz bir şeyin gelmesiyle duraksadım. Gözlerim kocaman açıldı ve ona baktım. "Yoksa?!" diye bağırdım inanamayarak. "Saçmalama!" diyerek vurdu koluma. "Oha! Yok daha neler!"
"Niye o zaman?" dedim daha sakin bir sesle. "Biz çıkmaya başlayalı bir ay oldu bugün. Beni bir yere götürecek."
"Hee. Öyle desene ya." Benimde aklıma bin türlü şey gelmişti. Tövbe tövbe. "Uzel bilmiyor mu hala?"
"Bir şeyler sezdi ama... Esil'e dua et dedi. Üstüme gelmedi pek." Hastanedeyken ona Ece'nin üzerine gitmemesini, onu biraz rahat bırakmasını söylemiştim. Dinlemeyeceğine o kadar emindimki... Eray'ın geldiğini görünce Ece'ye söyledim. "Son kez bak bana şöyle bir. Nasıl görünüyorum?" Gözlerimi üzerinde ilk kez bu kadar uzun gezdiriyordum bugün. Giydiği beyaz rekli, askılı, mini elbisenin boyun bölgesini süsleyen zinciri kolye gereksinimini ortadan kaldırmıştı. Ayrıca sırtında çarpraz şekilde birleşerek güzel ve ihtişamlı bir görüntü yakalamasına sebep olmuştu. Gerdanında göğüslerine uzanan v şeklindeki dekoltesi ise oldukça cürretkardı. Elbise Ece'nin bedeni için özel olarak dikilmiş gibiydi. Doğal maşa yapıp serbest bıraktığı sarı saçları beyaz elbise ile bir bütün oluşturmuştu. Bu kombinin tamamlayıcısı ise beyaz ince topuklu,sade ayakkabı ile aynı tonda aldığı minik el çantasıydı.
Makyajı abartmaması isabet olmuştu. Sadece dudak rengindeki bir dudak kalemi ile dudak çerçevesini belirginleştirmiş ve yine dudağının renginde açık bir ruj kullanmıştı. Kahverenginin neredeyse tüm tonlarını barındıran far sürülürken profesyonel yardım aldığı belli oluyordu çünkü gölge ve geçişleri çok iyi yapmışlardı. O kadar beyazın içinde yanağına allık sürmesi ise onu yürüyen bir hayalet olmaktan kurtarmıştı. "Çok güzel görünüyorsun," dedim dürüst olarak. Gülümseyip teşekkür etti. "Ben kaçar," dedi yanaklarımı öperken. Eray beni görünce el salladı. Gülümseyip "İyi eğlenceler," diye seslendim. En yakın zamanda Uzel ile bu konuyu konuşsalar iyi olacaktı. Uzel demişken... O neredeydi acaba? Bugün sabahtan beri görmemiştim. Sabah kalktığımda yanımda yoktu.
Sonra Çisel'e sorduğumda bana Melih ile dışarı çıktığını söyleyince üstelemedim. Çisel ile biraz ev temizliği yaptık. Ve sonra Çisel bana yemek yapmayı öğretti. Ya da çalıştı desek daha doğru olur. Çünkü ben öğrenirken bin türlü şey yapıp sakarlığımı konuşturmuştum. Tavadaki eti neredeyse yakıyordum. O da yetmedi birde perdeyi tutuşturdum. Allah'tan yanımda Çisel vardı da panik olmadan söndürdü ateşi. Sonuç mu? Artık perdenin yarısı yok. Olan kısmıda is içinde kaldığından kapkara. Defalarca kez özür dilesemde hala vicdan azabı çekiyordum ama Çisel benim kadar üzerinde durmamıştı bu konunun. Senden önemli mi deyip geçmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKTAN ÖTE
Dla nastolatków*Sadece söz ver ve hayatın sana sözünü tutturmamak için kırk takla atışını seyret.* "Söz veriyorum..." Onlar çok zorlandılar. Aylarca uzak kaldılar kendi hataları yüzünden. Kendi hatalarından ders çıkardılar, artık uzak durmayacaklardı. İkiside uza...