Hiss-i İntikam / 0.01 👑
Acının senfonisi...
Feza : Ucu bucağı bulunmayan boşluk.
14.12.2019 (Keyfini çıkarın)
Bir döngü, yıkık yaşam. İnsan ırkına biçilmiş, tutsaklık. Ruhumun toprağa, bedenimin soğukluğa ilişmesi misali. Avuçlarımın arasında yitip giden, bir beden.
Babam...
Acıyla süzülüp giden haykırış, dudaklarımı dişleyerek gözlerimi kırpıştırdım. Acı geçen vakitte, merhem olmuyordu. Dün gibiydi sineme süzülen, yaşanmışlıklar. Kader bu ya, her şey o sabahın sakarlığında başlamıştı. 6 yıl öncesiydi. Her zamanki gibi geç uyanarak ilk derse yetişmenin telaşıyla yataktan fırlamıştım. Devamsızlık hakkımın sınır da olması, annemden yiyecek olacağım terliklerin korkusuyla üzerime gömleğimi geçirdim. Gözümde kuruyan çapağı yıkamaya bile vaktim yoktu. Yarım yamalak giyindiğim formamı düzeltirken, dış kapıyı açmamla kasım ayının soğuk esintisine atmıştım. Gömlek düğmelerini iliklerken bir taraftan da ilk derse yetişmek için acele ediyordum. Gömleğimin uçlarını pireli eteğimin içine sıkıştırırken göz ucuyla, yola baktım.
Yol, boş ve sakindi.
Rüzgarın yüzüme savurduğu saçları geri iteledim. Bileğimdeki tokayı dişimlerimin arasında kıstırmıştım. Saçlarımı tepeden toplama çabası içerisinde yoldan geçebilecek araba ihtimalini bile düşünmeden, yola atladığım da kulak sızlatan fren sesi arkasında santimlik mesafede aracın durması olmuştu.
İhmalsizliğim yüzünden araba çarpmadan son anda kurtulmuştum.
Bedenimi saran şaşkınlık en çokta korkuyla araca öylece baktım. Şoförün aracından inip güzel bir paylaması gerekirdi. Üstelik suçlu olan yüzde yüz, bendim.
Kas katı kesilen ellerimi saçımdan indirilerek yana düştüğünde, dudaklarımın arasında korkuyla sıktığım tokamı avuçlarımın arasına hapsettim. Diz kapaklarıma değmesine santimlik bir mesafedeydi. Gözlerimi şaşkınlıkla kırpıştırdım. Aracın ardında, asfalta işlenmiş fren izini gördüğüm an ürkekçe yutkundum. Nakış misali asfalt yol üzerine işlenmiş teker izine bakılırsa aracın çokta yavaş gelmediği de bir gerçekti. Derince soluyarak, şükürle yutkundum. Kesinlikle ucuz atlatmıştım.
Saniyeler ardında film camlarla kaplı araba hiç bir şey olmamış gibi yoluna devam etmesi içimde ansızın tebelleş olan saçma duygu ile gidişini izlemiştim. Dikkatimi çeken "34.AP.16" plakalı aracın hiç bir şey olmamış gibi yoluna devam etmesi olmuştu. Suçlu ben bile olsam hiç olmazsa dışarı çıkıp, bakması gerekirdi ama yapmamıştı. Çalışan motor, yükselen gaz sesi ardında sola sapması ile gözden kayboldu.
Tepe başında ki okul zilinin sesi, az önce yaşamış olduğum şoku üzerimden atarken gerçeğime dönmemi sağlanmıştı. Daga fazla vakit kaybetmeden, okula doğru koşmuştum. Saniyeler kala hocayla aynı anda sınıfa girdiğim o anda yüzümde zaferin imza ettiği gülümesi yer etmişti.. Bugünde yok yazılmaktan yırtmıştım. Bunun için, zafer kutlaması bile yapabilirdim. Belki de Suzan annemden dayak yemekten kurtulmanın mutluluğuydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİSS-İ İNTİKAM
ActionÖfkesine, hırsına, geçmişine kapılmış bir adam, "BARLAS KARAHAN " Geçmişinden habersiz, hırslı yeşil gözlere düşmüş genç bir kız, "HÜMEYRA ATABEY" Ilık bir esinti, intikamla yanan kalbe sarıldı. ... Bakışları altında bedenime değen elleri, benliğim...