-14-

366 22 58
                                    

Gözlerimi gülümseyerek açtım. Güzel bir günün ardından güzel şeyler yaşayacağımı düşündüğüm bir güne gözlerimi açmak beni gülümsetiyordu. Hem içim rahattı ve mutluydum. Mutluluğum gittikçe katlanacaktı. Ben inanıyordum. İnansam da inanmasam da bir şey gerçekleşmiyordu ama umrumda değildi.

Yatakta doğrulmadan önce elime telefonu aldım. Bugün kızlarla buluşacaktık. Tabikide dört senedir bıkmadığımız Marmara Forum'da buluşmayı düşünmüştük. Hepimiz için ortak noktaydı. Ayrıca okulumuzun dibinde olduğu için her zaman oraya giderdik. Hem diğer alışveriş merkezlerinden daha çok beğendiğimi söyleyebilirdim.

Komidinden telefonumu aldım. Kızların upuzun konuşmalarına göz atarak öylece geçtim. Yine klasik şeyler konuşuluyordu. Su ne giysem diye çıldırıyor, Arya ona fikir vermeye çalışıyor, Aymira da espri yapıyordu. Yine herkes kendi halinde takılıyordu işte.

Telefonu bırakıp yatakta doğruldum. Uykumu aldığım için mutlu bir şekilde yataktan kalktım ve banyoya geçtim. Elimi yüzümü yıkayıp banyodan çıktım. Mutfağa geçtim. Biraz erken kalkmış olmalıydım ki kimse kalkmamıştı. Belki de kahvaltıya geç kalmıştım.

Ekmek poşetinden iki dilim ekmek çıkardım. Çekmeceden bıçak aldım. Tezgahın üstündeki nutellayı da alıp sandalyeye oturdum. İçecek almadığımı fark edip bu sefer de buzdolabının yanına gidip soğuk çay aldım. Tekrar masaya oturdum. Nutellanın kapağını açtım ve güzelce iki ekmeğe de sürdüm. Küçük şişede olan soğuk çayımı da açıp ekmeklerimle kahvaltımı yaptım.

Tekrar odama geldiğimde siyah pantolonla beyaz bir gömlek çıkardım. Pijamalarımı çıkarıp pantolonla gömleği giydim. Düzleştiriciyi fişe takıp beklemeye başladım. Bugün güzel olacaktı.

***

Kızlarla buluşacağımız kafeye geldiğimde sadece İpek'in daha gelmemiş olduğunu gördüm. Yanlarına gidip hepsine teker teker sarıldıktan sonra benim için ayırdıkları yere oturdum.

"Şimdi biz geldiğimizden beri tek tek yaptık sıra sende. Bizde gördüğün değişimleri söylemeni istiyoruz. Sonra biz de sana söyleyeceğiz." dedi Arya heyecanlı heyecanlı.

"İstediğim kişiden başlayabilir miyim?" diye sordum.

"Mallığın hiç değişmemiş aşkım." deyince Su, dil çıkardım.

"Şimdi başlıyorum. En büyük değişimi söyleyeceğim. Aymira'nın elinde matematik kitabı yok! Aman tanrım, bu bir mucize!" dediğimde Aymira da dahil olmak üzere herkes güldü.

Lise yıllarında matematikten hep nefret ettim. Aymira da kalmamak için her zaman elinde matematik test kitabıyla geziyordu. Bu durumla ilgili onunla çok uğraşıyordum ama Aymira asla bıkmıyor ve testini çözüyordu. Yeter bırak artık şu kitabı, diye ısrar ediyorduk. Evet, arkadaşımızın iyiliğini çok güzel düşünürdük(!) Aymira kitabı bıraktığında şoka bile giriyorduk. O derece absürt bir durumdu.

Aymira'yla çok iyi anlaşırdım. İkimizde garip garip espriler yapıp bizimkileri bıktırıyorduk. Sonra arada Aymira bana yürürdü ama gerçekten yürürdü. Bildiğiniz üzerime yürüyordu kız. Tabi arada güzellik falan da diyordu. Hayır hayır, ben güzel değildim. Hep Aymira'nın başının altından çıkıyordu. Yine de seviyordum Aymira'yı. Anlaşıyorduk işte. Matematik kitabı hariç!

"Derin aşkımla hala evliyim." deyip başımı yanımda oturan Derin'in başına yasladım.

Derin'le gerçekten çok iyi anlaşırdım. Güzey durumlarında hep yanımda olmuştu. Güzey'i okulda gördüğümüz zaman hemen yanıma gelir, kıyamam, deyip bana sarılırdı. Bir zamanlar bizim kızlar arasında evlenme durumlarımız olmuştu. Ben de Derin'le evliydim. El ele dolaşır, sarılırdık. Her ne kadar birbirimizi aldatsak da yine de çok seviyorduk birbirimizi. Evet, garip bir ilişkiydi bizimki ama seviyordum işte.

Galata Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin