<><><><><><><><><><><><>
Merhaba.Nasılsınız? Hayaletler, sizler nasılsınız?
İyi okumalar dilerim.
_sonsuzsiyah_
<><><><><><><><><><><>
~
Nasıl yapabilirdi bunu? Sandra benim zihnime baktığında o adamların ne yaptığını görecekti. Safkan Damon bunu biliyor olmalıydı. Bir şeyleri kaçırıyordum. Çatık kaşlarımla yanımda duran Sandra'nın endişeli bakışlarını görmezden gelerek hemen karşımızdaki koltukta oturan safkana baktım."Ne olduğunu görecek mi yani?"diye sordum.
Safkan Damon soğuk bakışlarla beni izliyordu. Sorumla birlikte gözlerini benden ayırmadan başını iki yana sallayarak,"Ondan kaybolan anı var mı diye bakmasını istedim. Henüz yeterince uzmanlaşmış değil. İstese de göremez neler olduğunu. Endişe etme... Ben ne yaptığımı çok iyi biliyorum."dedi. Kaşlarının çatılması ve imalı sözleri ile tedirgin olmuştum.
Yutkundum. Donuk bakışlarla sözlerini dinledikten sonraki tek tepkim bu olmuştu. Sordugum soruyla bir hata yaptığımı anlasam da artık çok geçti. Sandra koluma dokunup ona bakmamı sağladı.
"Endişe etme. Safkanların aksine özel gücüm bu büyülerin üzerinde olduğu için zihne girmem oldukça kolay."dedi güven veren gülümsemesi ile.
Sandra üzerimde bir gariplik hissetmiş olacak ki böyle konuşuyordu. Duruşumu dikleştirip gülümsedim. Safkan Damon'un bakışları üzerimdeydi. Bir hata daha yapmayacaktım.
"Endişeli değilim."dedim yalan söyleyerek.
Çok fazla endişeliyim. Sandra başını salladı. Bu hareketi daha çok ne olduğunu öğrenmek istediğini belli ediyordu. Daha sonra sorguya çekecekti beni. Bakışları duruşu... Artık tanımıştım onu... kurtuluşum yoktu.
Sandra,"Sakin ol sadece. Başında hafif bir ağrı hissedeceksin."diye mırıldandı.
Ardından bana doğru dönerek oturdu. Gözlerini kapattığında heyecanla ellerimin titremeye başladığını hissettim. Ellerimi kucağımda birleştirip beklemeye başladım. Kısa süre sonra gözlerim hala beni izleyen safkan Damon'a takıldı. Aynı şekilde soğuk bir ifade ile baktım ona.
Gerçek ortaya çıksa da önemli değildi. Zaten elinde sonunda onunla karşı karşıya gelecektim. Daha fazla saklanmak sadece ona daha uzun süre katlanma neden olurdu. Az sonra başıma ne geleceğini bilmiyordum ama kendimi en azından zihinsel olarak hazırladım. Ondan korkmamam gerekiyordu. Ondan korkmayacaktım.
Safkan Damon ona bakmam ile birlikte sesli bir nefes verdi. Ona bakmam bile canını sıkıyordu. Beni görmeye tahammül edemediği o kadar çok belliydi ki... Her hareketi bu düşüncesini ifade ediyordu.
Düşüncelerimin arasında başımda bir ağrı hissettim. Arkadaşım beynimin derinliklerinde ufak bir gezintiye çıkmıştı. Gözlerimi kapatıp açarak bu garip hisse alıştırdım kendimi. Sandra'ya baktığımda adeta donmuş gibi kaskatı kesildiğini gördüm. Nefes aldığından bile emin değildim.
Saniyeler dakikalar dönüştü. Tahminimde göre birkaç dakika kadar aynı durumda kalan Sandra aniden gözlerini açtı. Gözlerindeki siyah göz bebekleri neredeyse tüm irisini kaplamıştı. Saniyeler sonra gözleri normale döndüğünde Sandra da hareket etmeye başlamıştı. Yere çevirdim başımı, az sonra ne duyacağımı çok iyi biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SURGERE ~ |Renkler Savaşı 1.Kitap| ጀ
Fantasía✖ TÜM HAKLARI SAKLIDIR. ✖ 23/06/18 yükseliş #5 11/03/18 fantastik #82 |Renkler Savaşı 1.Kitap| Sonunda her şeyimi kaybedeceğimi bildiğim bir yolda durmadan ilerledim. Büyük bir sırrın peşinden koştum. Birçok düşman vardı etrafımda, pek çok dostumun...