15.Bölüm

23.5K 1.6K 66
                                    


Ekrem yanında yüzü düşen kıza bakıp keyiflendi.
Nasılda sinirle fırlattı kolyeyi diye içinden kahkaha atıyordu .
Yeliz olumsuz olaylar ile girse de yanında olması bilmiş bilmiş konuşması bile adama kendini iyi hissettiriyordu. Sinir etmek ise çok daha keyifliymiş diye düşündü.
Aşk evliliği olmayacaktı belki ama çok iyi arkadaş hatta didişirken bile anlaşan bir çift olacaklardı.
Ekrem de artık bundan emindi iyi ikili olmuşlardı.

Yeliz ise kendisine kızmak ile meşguldü .
'Benim mi Allah'ım soruya bak adam senin neyin ki sana kolye alsın ha manyak mısın güneş başına mı vurdu ?'
'Kimsin ki sana hediye alacak rezil oldum ne dersem şimdi dalga geçecek '
'Adama hem kur yapma de hemde hediye bekle "diye kendine adeta işkence ediyordu.
Yanındaki adama yan gözle bakıp hemen bakışlarını geri çekti.
"Nasılda mutlu boz ayı ne olacak "diye sinirle soludu.

"Hmm bir şey mi dedin ?"
"Hiç boz ayıların nesli tükeniyormuş yazık hayvanlara diyordum sen üstüne alınma "diyerek gözlerini kinle adama dikti.
Ekrem kızın dişleri arasından konuştukları ile sesli gülmeye başladı.
"Neye gülüyorsun sen deminden beri ?"
"Madem çok komik söyle bende güleyim "dedi.
"Söylersem kızarsın boşver "
"Kızmam söyle "
"Kızarsın tanıdım az buçuk seni "deyip kızın damarın damarına basmaya devam etti.
Yeliz en sonunda patladı.
"Kızmam diyorum söylesene beee !!"diye bağırdı.
Ekrem ise sinir eden sırıtmasına devam ederek konuştu.
"Bak daha söylemeden kızdın işte"dedi.
"Ya sabır "
"Ben seni uzaktan görünce ciddi sert bir adam sanıyordum vah ki ne vah "
"Uzaktan karizma  yakından recep çıktın "
"Recep kim ?"
"İvedik olan işte "deyip sırttı.
"Ablam ne kadar akıllı ve haklıymış meğer seninle evlenmemek konusunda "deyiverdi.

Söylediklerinden o an pişman olsa da geri almak pek mümkün olmadı.
Ekrem bir anda buz gibi olan ortamı değiştirmek istedi çünkü artık Fidan yüzünden aralarında gerginlik olsun istemiyordu.
Bir karar vermişlerdi evleneceklerdi ve Fidan da aileden olacaktı.
Bu konu ile şimdiden yüzleşmek ve kurtulmak gerekiyor diye düşünüp arabayı köy yoluna doğru durdurdu.
Yeliz utançla başını eğmişti 'Dilin kopsun Yeliz sende kurtul insanlık da kurtulsun' diye kendiyle konuşurken uzaktan gelen adamın sesi ile uykudan uyanır gibi sıçardı  .
"Bak bana Yeliz"
"Özür dilerim aklımca şaka yapmak istedim "
"Yeliz yüzüme bak eğme başını "deyince kız yeşil gözlerini adama dikti.
"Bu konuyu seninle ilk ve son kez konuşup bir daha açmamak üzere kapatalım "
"Tamam mı dilbaz "
" Tamam "deyince adam arabadan inip kızın kapısını açıp elini uzattı .
"hadi gel ağaçların altında gölgede oturup konuşup halledelim bu mevzuyu "dedi.
Yeliz tekrar dikti gözlerini adama elini tutmaya çekiniyordu .
Adamın uzattığı elini tutunca hissettiği kalp çarpıntısı ile içini yeniden bir korku sardı ama vazgeçti kendine kızmaktan .
'Laftan anlamıyorsun madem bul belanı gör günü "deyip kalbine kızdı.
Adamın yönlendirdiği yere yürüyordu ama kendinde değildi.
Ekrem'in tuttuğu eli uyuşmuş, kalbi atmaktan yorgun ,beyni işlevini kaybetmiş bacakları ise titriyordu .
İlk kez bir erkeğin elini tutuyordu ve bu adamdan inkar etse de etkileniyor daha fazlası hoşlanıyordu.

Ağacın gövdesine yaslanarak oturdular.
Adam elini bırakınca tuttuğu elini diğer eli sardı sanki varlığı gidince üşümüştü.

Ekrem derin bir nefes alıp konuşmaya çalıştı .

"Bak Yeliz "
"Bu konuyu şimdi konuşacağız bir daha hiç açılmayacak anladın mı ?"
"Tamam ne ama konuşacağız ki "
"Ablan ve beni "
"Bu konu sizin hayatınız ben neresindeyim ki benimle konuşuyorsun ?"
"Git ablamla konuş "dedi sinirle .
Ekrem uzanıp kızın elini yeniden tuttu.
Yeliz yaşadığı şok ile adama öylece baka kaldı .
" küçük cadı "
"Haklısın ablan akıllı biri ve benim gibi bir adamla olmaktan kurtuldu "
"Ama sen kurtulamadın "
"Formalite de olsa karım sen olacaksın"
"Ablanı sevdim Yeliz içimde bir yerler onu hala seviyor ama artık anladım "
"Ben ablana aşık olmadım ben onda gördüğüm masumiyeti sevdim "
"Fidan iyi adam olmak isteyen Ekrem'in kurtarıcısı "
"Hep özel kalacak ama bu kadar "
"Dahası yok olsa bile bu konuyu bu kadar rahat dile getirme ben senin kocan olacağım herkes bizi gerçekten evli sanmak zorunda anlıyor musun ?"
"Ayrıca biz ablan ile bir araya gelecek olsaydık  çoktan gelirdik"
"Kimse de bana engel olamazdı ben ki Berçem'i severken her şeyi yakıp yıkan umursamayan Ekrem ablandan  asla vazgeçmezdim "
Yeliz çekinerek konuştu
"Anladım bir daha bu konu ile ilgili espri şaka ima yapmayacağım "dedi.
"Başka bir konu daha var "
"Neymiş ?"
"Bana ayı demekten vazgeç "deyip ortamdaki gerilimi dağıtmak istedi.
"Tek  şartla "
"Kabul "
"Söylemedim bile "
"Kabul ettim işte hadi söyle ne istiyorsun ?"
"Kolyeyi kime aldığını söyle ?"deyip ayakkabılarına bakmaya başladı .
Adam kızın meraklı haline bakıp kahkahalarla gülmeye başladı .
Yeliz önce adama sonra kendine sinirlendi .
Ağaca uzanıp olmayan cevizleri adama fırlatmaya başladı .
"Gülme "
"gülme dedim sana "deyip kaçan adamın peşinden koşmaya başladı .

Poyraz ise aynadaki yüzünün son haline bakıyordu ,
Doktorlar ne yaptılarsa fayda etmemiş kızın açtığı yaranın izi geçmemişti .
'Bunun hesabını vereceksin yeşil göz aynı yarayı bende sana açmazsam bana da Poyraz demesinler 'dedi.

Murat eve sinirle girip kapıyı sert bir şekilde çarptı.

Poyraz gelen adama hayretle baktı.
"Ne bu halin at mı eşşek mi tepti?"
"Katır tepti katır "deyip söylenmeye başladı .
"Hani senin ki ile gelinlik bakacaktınız ?"
"Ne oldu yoksa nişanlanalı 24saat olmadan gelin hanım yüzük mü attı?
"Dalga geçme lan ?"
"Sende adam gibi anlat "
"Neyi anlatıyım o Ekrem hıyarı ile kaçtı nereye girdilerse bulamıyorum"
"Ama bana yaptıklarını ödeyecekler affetmem asla affetmem "
"Senin Ekrem bu kıza abayı yakmış olmasın "
"Yok o kadar değil kızın ablasına yanık"
"Sen yine  de     dikkat et senin kız fazla dikkat çekici ateşle barut yan yana durmaz "
"Eğer o kızın saçının teline dokunsun öldürürüm onu bir an bile düşünmem"deyip sinirle  odasına çıktı.
Poyraz giden adamın arkasından söylendi.
'Böyle hatalar yapmaya devam edersen ölen sen olacaksın Murat efendi'
'Ve ben bunu zevkle yapacağım' deyip güldü .

Ekrem kızın attığı cevizlerden kaçıp arabaya sığındı.
Aklında bir tane sorun kalmamış uçup gitmişti oysa fabrikanın deposunda üç kilo uyuşturucu hala bekliyordu.
Bunu bile unutturmuştu bu küçük cadı.
'Ne oluyor lan sana ?'deyip sinirlendi.
Yeliz ise arabanın öneme geçmiş içerdeki adamı izliyordu.
Ekrem kafasını kaldırıp dışarı bakınca kızı gördü.
'Bahtım bu kadar kara iken  küçük cadı sen hangi iyiliğimin karşılığısın' deyip iç çekti .

Bahtımın Karası ♣️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin