Bahtımın Karası ♣️

31.Bölüm

Ekrem utanarak giden karısının arkasından gülerek baktı .
Nasıl masum nasıl içten bir şeysin sen diye kollarına alıp hiç bırakmak istemiyordu .
Her geçen saniye içindeki aşk ateşi büyüyor yakıp kavuruyordu karısının yokluğunu düşünmek içine dayanılması zor acılar verirken ondan önce nasıl bir adamdı onu. bile hatırlamıyordu.
Sanki Yeliz hayatına girince gerçek Ekrem uykudan uyanıp yaşamaya başlamıştı .
Hayatlarında sıkıntılar vardı olacaktı ama mutluydu daha ötesi yoktu.
Ömürüne öyle bir bahar gelmişti ki hiç bitmesin hep bu zamanda kalalım istedi .
Karısı abisinin kollarına girmiş gülerken bile kıskanıyordu .
Ona sarılmak ,öpmek sadace o sevmek istiyordu.
Düşündüğü şeylerle gülümseyince Miran dayanmayıp arkadaşına takıldı.
"Ulan kim derdi bizim Ekrem bu hale gelecek "
"Şuna bak tamam lan senin karın seviyorsun da bu ne abi Berat bitti bu başladı romantik kesildiler başımıza"deyince
Narin kocasına bakıp başını sağ sola salladı.
"Keşke sende azıcık örnek alsan Miran yapmıyorsun bari sevenlere karışma "deyip mutfağa gidince Yeliz adama baktı .
"Yanına mı gitsen Miran abi ?"
Ekrem ve İbrahim aynı anda konuştular .
"Yeliz sen karışma "
"Birdiniz iki oldunuz başıma kötü bir şey mi dedim? "
Ekrem başını eğip kendini acındırarak bakınca Yeliz gülümseyip sustu.
"Tamam sustum "deyince herkes bir Ekrem'e bir Yeliz'e baktı .
Ekrem elini Berat'a doğru uzatınca herkes anlamaya çalıştı .
"Kardeşim dün akşam ettiğin lafı hatırlatırım "deyince İbrahim gülmeye başladı .
Berat yalancı bir sinirle Yeliz'e bakıp sitem etti.
"Kız cadı hani seni baban bile susturamazdı ?"
"İki günlük kocaya satıldık ulan "deyip çaresiz Ekrem'in hava da bekleyen elini alnına koyup öptü .
Yeliz başını Berat'tan tarafa bakmamak için çevirdi.
Berat gelip kıza sarılınca Ekrem karısını kıskandığını hissetti.
Herkes sarılıyor dokunuyor kendisi saatlerdir elini tutamıyordu.
Baktı olacak gibi değil konuya girdi .
"Biz malum evlendik "
Herkes adamı dikkatlice dinlemeye başladı .
"Yeliz'in her şey istediği gibi olsun istiyorum tabi resmi nikahta olacak "
"Hazır sizde buradayken düğün yapalım diyorum sen ne dersin güneşim ?"deyince herkes aynı anda adamın son lafını tekrar etti.
"Güneşim mi ?"
"Güneşin vay be "
"Ayy siz ne tatlısınız "
"Ulan Ekrem sen Berat'ı da geçmişsin bari gideyim sizin yüzünüzden kırdığım karımla barışayım "
"Vah vah koca koca adamlar biri ömrüm diye ortalarda gezer bu da güneşim der "
"Seni konuşmuyorum bile İbrahim hak verip kafanı sallama en büyük kılıbık sensin "deyip gitti.
Herkes Miran'ın gidişi ile gülümsedi.
Berat söze başladı.
"Yok öyle kız istemeden damat kahvesi içmeden kız almak "
"Her şey usulünce olacak "deyince Yeliz de Ekrem de başını eğdi.
Ekrem'in ailesi kız istemeye gitmezdi.
Yeliz de tercih yapan yanına gelip affet demeyen annesinin evine gidemezdi.
İkisinin de mahzun mahzun bakışını görünce İbrahim söze karıştı.
"Doğru dersin abi gelin kardeşimi benden isteyin yarın akşama bekleriz"
"Hadi hazırla Berçem çocukları sende Yeliz biz de kal kardeşim düğüne kadar"dedi.
Yeliz de Ekrem 'de başta adamın sözleri ile mutlu olsalarda geceyi ayrı geçirmek istemiyorlardı .
"Düğüne kadar gelini görmek bile yasak normalde Ekrem efendi sen şükret kızın abisi anlayışlı "deyip ayaklandı .
Yeliz çaresiz abisinin peşinden gidince Ekrem de bakmakla yetindi .

Herkes ikisinin ayrılmak istemeyen haline içinden gülse de kimse söze dökmedi .
Ekrem Berat'larda kalıp Yeliz onsuz abisinin evine gelince kendini eksilmiş hissetti fakat mutluydu bu kısa ayrılığın sonu ömür boyu kavuşmak bir ömrü paylaşmaktı.

Berçem misafir odasını Yeliz'e hazırlayıp kızla odaya girdi.
Yeliz Berçem'e karşıda mahçuptu sonuçta Ekrem onu sevmişti ilk aşkıydı .
Kıskanmıyordu ama içinde yengesine karşı suçluluk duygusu vardı .
"Berçem biraz konuşalım mı ?"
"Bende seninle konuşmak istiyordum "
"Gel şöyle oturalım "deyip kızı pencerenin önündeki koltuğa oturttu.
"Ben sana karşı mahçubum yenge "
"Neden Yeliz ?"
"Ekrem ve sen "
"Yok öyle bir şey Yeliz hiç olmadı o adamın tek sevdiği sensin güzelim"
"İbrahim anlattı seni sırtına alıp kaçırmış "deyince Yeliz gülümsedi.

"İstese Ekrem beni de kaçırırdı güzelim o sadece sevmek istedi "
"Ben onun için evlenilecek kızdım masum ağır başlı sessiz sakin bir kızdım "
"Tıpkı Fidan gibi "
"O sadece aile kuracağı kızı seçti evet sevdi eminim acıda çekti ama aşık olduğu kız sensin "
"Nasıl bu kadar eminsin yenge ?"
"Ekrem ile büyüdüm Yeliz acılarını ,hayallerini görerek büyüdüm"
"O annesinin tam tersi bir kadın istedi ve beni seçti "
"Bendeki masumiyetin aynını Fidan da görüp ona bağlandı "
"Yeliz ben Ekrem'e hiç düşman olmadım hep mutlu olmasını istedim "
"Şimdi mutlu çünkü seni kalbi ile sevdi" deyince Yeliz gülümsedi.
"Haklısın belkide ama ben bunları düşünmüyorum artık"
"Sevmiş de olabilir onun geçmişi kaç yaşında adam ne diyebilirim ki "
"Şimdi beni seviyor gelecekte de sevecek inanıyorum ona tüm kalbimle sadece sana zor zamanlar yaşattığını düşündüğüm için mahçubum"dedi.
"Geçti ve inan bana Ekrem olmasaydı da biz İbrahimle kaçardık annen istemedi o zamanlar biliyorsun neler yaptığını geçti gitti unutalım artık"
"Düğünü konuşalım "deyip gülümsedi.

Yeliz çalan telefonun sesinin abisine gitmemesi için hemen açtı.

Ekrem ise kızın yokluğuna dayanamayıp gece evinin kapısına dayanmıştı.
"Alo "
"Ekrem bir şey mi oldu ?"
"Seni özledim "
Berçem heyecanla konuşan gözlerinin içi parlayan kıza bakıp tebessüm etti .
"İyi geceler düğün işini artık yarın konuşuruz bekletme sevdiğini "deyip gülerek gitti.
"Bende özledim "
"Çok alışmışım ben sana "dedi.
"Aç o zaman pencereyi yine kollarımda uyu olmaz mı?"
"Sen ciddi misin burada mısın "deyip pencereyi açıp dışarı kafasını uzattı.
Ekrem kızın yattığı odanın yerini öğrenince birinci katın demirlerine tutunarak tırmanmaya başladı .
Kızın odasına girince yanına gelip sarıldı .Yeliz yaşadığı anın şoku ile hareketsiz bir şekilde öylece dondu.
Adamın sarılmasına bile bir an karşılık veremedi .
"Abim görürse pişman eder seni "
"Karışamaz kusura bakmasın senin isteğin olsun diye kabul ettim gözünde gönlünde keşken kalmasın diye bir kaç gün ayrı kalmayı kabul ettim Allah katında karımsın artık kimse seni alamaz benden "deyip saçlarından koklayarak öptü.
"nüfus cüzdanını da ver nikah işlemlerine de başlayalım her yerde Ekrem'in karısı Yeliz ol"deyip kızın alnından öptü.
Kızın dudaklarına eğileceği zamanda Yeliz adamı kendinden uzaklaştırmaya çalıştı.
"Ne yapıyorsun güzelim ?"
"Olmaz Ekrem abim içerde bir gelen olur"
"Öpeceğim Yeliz sadece "
Kız adama sinirle baktı.
"Sen sen varya !!"
Ekrem kızın üzerine doğru yürüyerek yatağa düşmesini sağladı.
Kaçan karısını kollarına alıp başını boynuna gömdü.
"Ne ben varya ben ?"
"Çok mu yakışıklıyım yeniden mi aşık oldun bana ?"
"Hıı görür görmez tutuldum bak heyecandan elim titriyor diyorum Allah'ım bu nasıl adam herkül mü Adonis mi ?"
"Boz ayıdan Herküle terfi ettiysem sen bana yeniden vuruldun kız kabul et " deyip boynunu öpmeye başladı.
"Ekrem abim bir girse vallahi yanlış anlayacak "
"Bir sakin ol nereye gitti benim korkusuz cesur sevdiğim "deyip dudaklarına eğildi.
Yeliz ne yaptığını nasıl yaptığını bilmeden adama karşılık verip boynuna sardı kollarını .
İlk kez böyle öpüyordu karısını karşılık isteyerek arzuyla kızın içine öyle bir ateş düşürdü ki tek çaresi bu adama teslim olmaktı.
Elleri kızın belinde dolaşırken Yeliz yaşadığı büyünün etkisinde adamı daha çok kendi vücuduna  çekti.  
"Yeliz"diye yengesinin kapıyı açmaya çalışmasıyla adamı üzerinden adate itti.
"Kız bu kapı niye kilitli ?"
"Şey Berçem pijamamı giyerken kitlemiştim bir şey mi oldu ?"
"Uykun yoksa kız kıza dedikodu yapalım diyecektim "
"Çok uykum var yarın yaparız "
"İyi geceler"
"Sana da Yeliz "deyip gidince Yeliz yataktan hızla kalkıp adamı da kaldırıp göndermeye çalıştı .
"Git bak yakalanacağız çok ayıp olacak"
« Tamam gidiyorum sakin ol «
"Hadi git ne bekliyorsun "
"Nasıl güzel bir şeysin bakmaya doyamıyorum "    
"Öpmeye koklamaya doyamıyorum "deyip kızın beline sarılıp boynuna kulağının arkasına saçlarına küçük küçük öpücükler konduruyordu.
Yeliz yine adamın yaptıkları ile yağ gibi erimişti.
Ayaklarının üzerinde yükselerek bu sefer o adamın dudaklarına aşkının verdiği cesaretle uzandı.
Yine başka dünyanın kapısını açtı dudakları ile sahip oldukları aşkı mühürleyip yeminlerini bir kez daha ettiler .
"Seni çok seviyorum tatlı cadım  "
"Bende seni çok seviyorum kara kulem"deyip yarın onları bekleyen yeni gün için ayrıldılar.