Yeliz bakışlarını kapıya çevirmiş öylece bakıyordu.
Gitmek istiyor ama bacakları gitmiyor vücudu yerinden oynamıyordu.
Aklında ise hala Ekrem'in durdurmak istemeyişi bu kadar zamandır nerede olduğunun bile peşine düşmeyişi vardı,
Kanına karışan sinirle oturduğu sedirden kalktı.
"Benim nefes almam lazım bu evde daralıyorum "deyip arkasındaki kadınları dinlemeden bahçe kapısından sokağa çıktı.
Asıl sorun kapıya çıkmak değildi bir adım atıp gidebilmekti ama gidemiyordu.
'Öküz aptal camış boz ayı insan gelir gitme ölüyorum aşkından der '
'Bunu demesede olur gitme dese bile yeter ama nerde '
'Sende böyle sap gibi kalırsın kapıda neymiş efendim cadı olmayacakmış kocası ondan bıkarmış '
'Anlayışlı kadın oldun da ne oldu bak kapının önündesin '
'Sap gibi kaldın '
'Şimdi ne yapacaksın hadi bakalım ?'diyen iç sesi ile konuşuyor hala bir adım ileri gidemiyordu.Ekrem ise yaşadığı şokun etkisinden çıkamamıştı.
En son karısına ne zaman sarıldığını bile hatırlayamadı.
Oysa onun kokusu kolları huzurdu niye çıkmıştı ki sanki sevdiğinin kollarından .
Odaya girince etrafa saçılmış eşyaları görmesi ile odadan hızla çıkması bir oldu.
Ne ayağında ayakkabı vardı ne de üstünde kıyafet tek bir pantolonla evden acele ile çıktı.
Hakkı bey karşısındaki oğlunun halini görünce bıyık altından güldü.
"Bir yere mi gidecektin beyim ?"
"Kezban hanımın evine gidecektim sen götürür müsün beni ?"
"Tabi beyim "diyerek arabaya bindiler .
Ekremde o haliyle adamın yanına oturunca yola çıktılar."Gelin hanımla kavga mı ettiniz ağam "
Sonra kendine bu sorunun düşmeyeceğini düşünüp sustu.
"Çok mu belli oluyor halimden "deyip adama baktı.
"Gömlek tişört giyseydin keşke beyim "deyince Ekrem kendini inceleme fırsatı buldu.
"Ah be Hakkı amca niye evin önünde demedin bunu ?"
"Şimdi nasıl çıkarım karşılarına kapılarını çalarım"diye iç çekti.
"İstersen dönelim beyim "
"Yok sen şu ceketi ver yeter geldik bir kere benim cadı geç kaldım peşinden gelmedim diye delirmiştir " diyerek tebessüm etti.
Kendi kafasının karışıklığından Yeliz'i unutmuştu .
Derin bir nefes aldı .
"Evlilik zor değil mi ?"
"Siz kaç yıllık evliydiniz Emine teyzeyle "35 yıl olmuş "
Ekrem adamın iç çekişle söylediği sözden sonra gülümsedi.
"Bize daha bir ay oldu halime bak "
"Yeliz kızın vardır bir bildiği "
"Vayy be Hakkı amca sende sattın beni"
"Gördüğümü derim beyim kolay eve gelin olmadı bir yanda yılların Fatma hanımı bir yanda Rüstem ağa yaşıda küçük ama yine de iyi baş eder "
"Hem kendini hem Zelal gelini ezdirmez"dedi.
Ekrem adamın söyledikleri ile karısı ile bir kez daha gurur duydu.
Kezban hanımın evinin önüne gelince hızla indi kapıyı alacaklı gibi çalıyordu.
İbrahim karşısında yarı çıplak adamı görünce gülmeye başladı.
"Lan noldu sana katır mı tepti?"
"Yeliz nerde söyle gelsin ilk kavgada baba evine mi dönülür "
"Ne kavgası ne Yeliz'i lan "
"Senin bu halin ne böyle ?"
"Yeliz gelmedi mi ?"
"Gelmedi kavgadan bile haberimiz yok"
"Hiç mi gelmedi şimdi ?"
"Ekrem delirtme beni yarısı geldi yarısı gelmedi diyecek değilim "
"Arasana bir "
"Ben telefonu acele ile almamışım"
İbrahim adamı boydan aşağı süzdü.
"Keşke tek unuttuğun telefon olsaydı şu haline bir bak "deyip gülmeye başladı."Sonra gülersin be adam karım kayıp karım"
"Onu karını kaçırmadan düşünecektin damat efendi "
"Korkma çıkar bir yerden seni bırakıp gelmez buraya "dedi.Yeliz ise hala aynı yerde bekliyordu telefonun çalması ile bir adım atıp taşın üstüne oturdu.
"Alo"
"Yeliz'im nasılsın ?"
"İyiyim abi bir şey mi oldu ?"
"Yok güzelim seni merak ettim iyisin değil mi bir sıkıntın falan yok "
"Yok abi iyiyim merak etme"
"Ekrem nasıl ?"
"O da iyi abi bir şey mi oldu anneme babama "
"Yok herkes iyiler ben seni merak ettim bir halini hatırını sorayım dedim "
"İyi yaptın bende sizi özlemiştim"
"Özlediysen çık gel ufaklık kaç haftadır yüzünü görmez olduk"
"Gelirim abi merak etme yengeme selam söyle ufaklıklarıda öp benim yerime"
"Aleyküm selam bende öpüyorum yanaklarından kardeşim "deyip kapattı.
"Duydun karın evdeymiş kız belli bile etmedi kavga ettiğinizi birde senin haline bir bak "
"De hadi gitte gönlünü al kardeşimin"
"Dikensiz gül verdik sana kıymet bilmiyorsun"diye söylenerek adamın yüzüne kapıyı kapattı.
Aklına Yeliz'in cadılıkları gelince gülmeye başladı.
'Dikensiz gül öyle mi ?"
'Dikensiz gül '"Beyim iyi misin gelin hanım "
"Yok burada Hakkı amca nerde bu kız ?"
"Ağam bahçe kapısında oturuyormuş saatlerdir "
"Niye içeri girmiyor dikensiz gül "deyip sinirle gülmeye başladı .
İki adam arabaya atlayıp evin arka bahçesinde durdular.
Ekrem kızın yanına gelince Yeliz adamın haline şaşkın şaşkın baktı.
"Ne bu halin katır mı tepki ?"
"Yok karım tepti"
"Ben böyle şeyler yapmam ama yapmışsam hakketmişsin demektir "
"Hakkettim haklısın "
"Özür dilerim senden uzaklaşmamalıydım"
Yeliz tuttuğu gözyaşlarını serbest bırakıp adama sarıldı .
"Ben özür dilerim birden parladım"
"Öyle demek istemedim Ekrem"
"Ne dediysen haklıydın güzelim "deyip sımsıkı sarıldılar.
"Yeliz ablanı arasana ben Poyraz ile artık yüzleşmek istiyorum ."
"Sende yanımda ol elimi tut olmaz mı "
"Olur sen hazırsan ben orada duysamda olur"deyip başını boynuna gömdü.
"Kokunu bile özlemişim "
"Bende güneşim bende "deyip eve girdiler .Ekrem banyoya girince Yeliz ablasını aradın.
"Alo "
"Cimcimem nasılsın ?"
"İyiyim abla sen nasılsın enişte bey nasıl ?"
Fidan kollarında yattığı adama bakıp güldü.
"Çok iyi selamı var canım baldızım diyor sana "deyince Poyraz tek kaşı havada Fidan'a öylece baktı .
Yeliz duydukları ile gülmeye başladı ablasının Poyraz efendiyle dalga geçtiğini anladı.
"Abla Ekrem ile biz size gelmek istiyoruz "
"Poyraz ile konuşmak istiyor "
"Yeliz olayların ne kadarını biliyorsun ?"
"Hiç bir şey bilmiyorum abla sadece Ekrem çok üzgün kavga bile ettik "
"Oraya gelince bende öğreneceğim ?"
"Anlatamıyor abla bende artık zorlamak istemiyorum"
"Sen ne kadar anlayışlı oldun kocana böyle küçük cimcime "
"Sende çok mutlusun belli ki sesin bile bir farklı geliyor"
"Poyraz efendi ile yollarınız nasıl kesişti çok merak ediyorum "
"Anlatırım güzelim ne zaman gelmek istiyor Ekrem "
"Bu gece bu mesele bitsin istiyor abla"
"Ben bir Poyraz ile konuşayım sana konum atarım Yeliz "
"Tamam senden haber bekliyorum "
"Görüşürüz cimcimem "deyip telefonu kapattılar.
"Ne istiyormuş Ekrem efendi ?"
"Seninle bu gece konuşmak "
"Yeliz'e bile anlatmamış hala "
"kavga bile etmişler durumlar bayağı ciddi anlaşılan "
"Onlar için üzülmemi bekleme "
"Yeliz benim kardeşim tıpkı Ekrem'in senin kardeşin olduğu gibi "
"Fidan yapma o benim kardeşim falan değil "
"Eğer o beni öyle görseydi gelir sımsıkı sarılırdı benim suçum yok bilmiyorum yeni öğrendim derdi"
"Ama bu kadar zamandır gelmiyor neden sen söyle ?"
Fidan sevdiği adama bakıp derin bir nefes aldı.
"Büyük ihtimalle Ekrem neden kendisinin evlatlık verilmediğini öğrendi "
"Yeliz ile kavga edecek kadar koptularsa önemli bir şey olmalı Poyraz"
"Ekrem Yeliz'in bir damla göz yaşına kıyamaz tıpkı senin bana kıyamadığın gibi "
"Ama kardeşime bile söyleyememiş büyük ihtimalle ilk kez sesli dile getirecek "dedi.
Poyraz başını kolları arasına alıp sıkmaya başladı.
"Bize bunları yaşatan o adamdan nefret ediyorum "
"Eğer dediğin gibi Ekrem de suçsuzsa baba katili olurun Fidan bir saniye bile durmam "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bahtımın Karası ♣️
General FictionYeliz dik başlı ,açık sözlü ve neşeli bir kız kader kara kule dediği adamla yollarını kesiştirince neler olur dersiniz ? Emanet Sevda hikayesinden tanıdığımız bilmiş Yeliz'in bir adamın yaralarını sarmak isterken düştüğü sevdanın hikayesi ... SEVD...