Fidan adamın sözleri ile arkasını dönüp odaya çıktı.
Poyraz ise kızın koşarak peşinden çıktı.
"Napıyorsun sen ?"
"Gidiyorum ben yoruldum artık "
"Ölüm konuşman bitti şimdi katil olma peşindesin "
Fidan yaptığı çantayı yere bıraktı adamı yüzüne öylece baktı.
"Bak bana ne görüyorsun ?"
"Fidan yapma lütfen ?"
"Hadi ne görüyorsun söyle ?"
Poyraz öylece kıza baktı söyleyecek sözü yoktu ki .
"Ben senin yerine söyleyim "
"Yirmi dört yaşındayım tek hayalim doktor olmak iyi bir işim normal standart bir hayatım olsundu tek istediğim "
"Ama tam üç haftadır işime okuluma gitmiyorum en sevdiğim insana anneme günlerdir yalan söylüyorum "
"Kardeşimi kuzenimi yalanlarıma alet ediyorum "
"Ve sen bana bakınca sarılınca her şey uçup gidiyor "
Fidan önünde duran adamı iterek geçti.
"Sen ne yapıyorsun peki ?"
"Ölmekten ayrılıktan konuşmaktan başka "
"Şimdi de katil olacağım diyorsun ?"
"Ben seni tüm hayatıma almışım ama sen beni alamamışsın Poyraz "
"Sen benim kadar sevememişsin "
"Seviyorum yemin ederim çok seviyorum "Fidan yerdeki çantayı alıp yürümeye başladı.
"Eğer benim kadar sevseydin elimden tutar çoktan benimle yurt dışına gelirdin "
"Yapamam Fidan çözmem gereken bir meselem var yarım bırakamam"
"Ben iki gün içinde gidiyorum yer şuan kafamda yok ama iki bilet alacağım meselen neyse çöz artık"
"Sana iyi intikamlar "
"Yeliz'e konum attım bir saate burada olurlar "
"Beni bırakamazsın duydun mu gidemezsin "deyip önüne geçti.
"Ben istediğim için yanındaydım şimdi istemiyorum ve gidiyorum "
"Nasıl gittiğimi izle ve gör "deyip merdivenlerden inmeye başladı.
Poyraz kızın peşinden koşarak aşağıya indi.
"Gidersen öldürürüm kendimi Fidan senden başka kaybedecek hiç bir şeyim yok "
"Ölmeye o kadar meraklısın ki bir kere öl kurtul o zaman "
"Bana her gün bu acıyı yaşatmaya hakkın yok "Poyraz kızın önüne geçip dizlerinin üstüne çöktü.
"Tamam gitme bir daha öyle şeyler konuşmayacağım "
"İntikam da bitti istersen şimdi gidelim"
"Ama bırakma beni prenses yapamam olmaz sensiz "deyip küçük bir çocuk gibi ağlamaya başladı.
Fidan ayaklarına kapanıp ağlayan adamı sarıp sarmalamak istiyordu ama korkuyordu .
Ölmesinden öldürmesinden korkuyordu.
Onsuz olma düşüncesine gün geçtikçe onun kollarında mutluluğu bulduktan sonra katlanamıyordu .
"Bir daha duyarsam biter"
"Arkama bile bakmam "
"Tamam yüz yıl yaşayacağım bir ömür başını şişereceğim dizinin dibinden bir an ayrılmayacağım "dedi.
Fidan hem ağlayarak hemde gülümseyerek adamı yerden kaldırdı.
"Tamam abartma şapşal "
"Karizmanı hep yerden topluyoruz be adam "deyip sımsıkı sarıldı .
"Bende korkuyorum Poyraz hayatım boyunca hiç kimseyi böyle sevmedim"
"Nolur beni bırakacak sözler söyleme dayanamıyorum çok acıyor kalbim"deyip adamın yüzünün her bir karesini öptü.
Poyraz kızı kucağına alıp kulağına fısıldadı.
"Kaç dakikamız kaldı "deyip öpmeye başladı .
"Birazdan gelirler "
"Ne kadar biraz ?"
"Yarım saat falan işte nerden bileyim Poyraz ?"
"O zaman biraz bekleteceğiz cadı baldızı "deyip kızı kucağında odaya taşırken bile öpüyordu.
Fidan da gülerek adama karşılık verdi .Ekrem banyodan çıkıp üzerini giyindi .
"Ablam konumu attı"
"Tamam gidelim o zaman güzelim "
"Ekrem "
"Efendim güzelim "
"Baban gerçekten çok kötü biri mi ?"
"Hemde aklımın almadığı kadar Yeliz "
"Ben nasıl öyle bir adamın oğluyum bilmiyorum "
"Gerçi oğlumuyum artık ondan bile emin değilim "
"Ne demek bu diye sormayacağım "
"Nasıl olsa anlatacaksın "
"Anlatacağım merak etme "
"Hadi tut elimi çok ihtiyacım var "deyip kızı kendine kucağına aldı
Yeliz başını kaldırınca avizenin üstünde sallanan bir şey hissetti.
"Ekrem"
" noldu güzelim "
"Avizenin üstünde örümcek var kocaman sanırım"
"Sanıyorsun yani emin değilsin ?"
"Bir şey var ama evet emin değilim ?"
"Hadi Yeliz gidelim güneşim "deyip karısının elinden tutup odadan çıktılar.Fatma kadın kızın geri dönmesi ile gittiği hocayı tekrar aradı .
"Alo"
"Sen beni mi kandırıyorsun bu kız geri döndü ?"
"Merak etme gitmesi yataklardan çıkamaması yakın"
"Başını bile kaldıramayacak "deyince kadının hoşuna gitti.
"İyi bakalım güveniyorum sana boşa çıkmaz umarım"deyip kapattı.
Sabret Fatma kurtuluşun yakın diye kendi kendine söylendi .Zelal ise camdan dışarı bakıyordu bir an gördüğü karaltı ile şaşırdı.
Bu o olamaz değil mi evimin önüne kadar gelmiş olamaz diye korkuyla tekrar baktı.
Kadir saatlerdir konağın etrafında kızı görmek için dolaşıp duruyordu.
Pencerede gördüğü yansımayla birden kalbinin hızlandığını hissetti.
Oradaydı işte günlerdir yolunu gözlediği bir bakışı uğruna canını vereceği kız geleceği karşısındaydı.Zelal adamın bakışlarını sanki gündüz gibi hissediyordu .
'Yapma bunu bana sen unutur gidersin ama benim kalbim ilk kez seviyor unutmaz be adam unutamaz 'diye söylenerek pencerenin önünden çekildi.Kadir kızın gidişi ile üzüldü ama artık emindi bu ceylan gözlü kadında severdi.
Onunda içine aynı ateş düşmüştü .
İçindeki umuda yenisini kata kata gitti.Ekrem karısının yüzüne bakıp iç çekti.
"Yeliz "
"Efendim "
"Ben fakir bir adam olsam "
"Eee söyle bakalım ağa bozuntusu "
"Seversin anladım "deyip sustu.
"Peki bağ evi gibi bir yerde yaşayalım dersem "deyip kızın yüzüne baktı.
"Anladım sen benimle samanlığı her türlü seyran edersin "deyip gülümsedi.
"Poyraz ve ablam çok seviyorlar birbirlerini "
"Öyle görünüyor "
"Onlara yardım etmek istesem bana kızar mısın ?"
"Neden kızayım ablan sonuçta "
"Çok mutlu geliyordu sesi bozulmasın Poyraz efendi de madem seviyor bana layık enişte olsun "deyince Ekrem kıza öylece bakmaya başladı.
"Fidan sevdikten sonra ne diye sana layık olsun "
"Ekrem öğretmeni kıskandın anladım ,Cemal'i kıskanıyorsun bir nebze anlamaya çalışıyorum ama yok artık "
"Cidden yok artık "
"Ben abinin Berat'ın sarılmasını kıskanmış adamım"deyip sırıttı.
"Sonumuz o kadar vahim yani"
"Aynen kimle evli sanıyorsun kendini sen Yeliz hanım "
"Kıskanç aynı zamanda sapık ,terbiyesiz ,susunca ömür törpüsü olan bir adamsın işte"
"Aynı zamanda yakışıklı ,boylu poslu ,iyi yürekli ,karısına sevdiğini belli eden karısını her türlü mutlu eden karizma bir adamım hakkımı yeme "deyip göz kırptı .
Yeliz hiç bir şey demeden başını sağ sola salladı.
"Uslanmazsın sen beni bile susturuyorsun ya bazen "
"Sana susuyorsun günlerce sinir oluyorum boğmak istiyorum seni "
"Buna zeka diyorlar güneşim "
"Hani hayalindeki kocanım işte "
"Hani seni zekası ile susturabildiği "
"Aman sakın unutma boz ayı "
"Hay dilim kopaydı "
"İstersen ben zevkle koparırım " deyince Yeliz hayretle adama baktı.
"Terbiyesiz"
"Onu daha önce söyledin"
"Sen önceden daha dilbaz bir şeydin evlilik sana yaramadı"
"Ha diyorsun karıcım her gün kavga edelim sonra sen beni boşa "
"Ben öyle bir şey demedim uydurma "
"Ne dedin o zaman ?""Canım seninle atışmak istedi arada dilbaz karımı özlüyorum dedim "
"Sen yeter ki iste şu olaylar bir bitsin ben senin ömrünü ızgara yapıp yemezsem Yeliz değilim "
"Kıyamazsın sen bana "
"Görüşeceğiz boz ayı"deyip başını cama çevirdi.
İkisi de konuyu dağıtmak başka şeyler düşünmek birbirlerine takılmak isteselerde akılları yapılacak konuşmadaydı.Bu konuşma Ekrem ve Yeliz'in hayatında yeni boyut getirecek bir konuşmaydı.
Geleceklerini kökten değiştirecek olayların fitilinin atıldığı bir geceydi .Rüstem ağa telefonun sesiyle uyandı.
"Alo "
"Ağam kusura bakma"
"Ne var Halil bu saatte ?"
"Ağam Ekrem bey Poyraz ile buluşmaya gidiyor.
"Sizin isteğinizle takip ediyorduk gittikleri yer Poyraz'ın şehir dışındaki evi "
"Ne yapalım ağam "
"Ekrem hariç hepsini öldürün "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bahtımın Karası ♣️
General FictionYeliz dik başlı ,açık sözlü ve neşeli bir kız kader kara kule dediği adamla yollarını kesiştirince neler olur dersiniz ? Emanet Sevda hikayesinden tanıdığımız bilmiş Yeliz'in bir adamın yaralarını sarmak isterken düştüğü sevdanın hikayesi ... SEVD...