11

3.3K 145 4
                                    

Telefon: MY OTHER HALF

Deniz: "Amına kodumun salağı. Elena'ya niye öyle şeyler soruyorsun?"

"Kanka sizi sarılınca görünce çok romantikti amaaa.."

Deniz: "Lan gerizekalı. O benim arkadaşım. Kankam. Bacım. Belki de ilerde yakın arkadaşım olacak."

"Banane ya ben artık yenge istiyorum."

Deniz: "Mert. Seni bir sikerim bir daha nefes alamazsın."

"Banane lan. Yeni shipimsiniz."

Deniz: "Sıçarım bacağına."

"Off. Kıymetli zamanımı seninle harcayamam. İşim var. Görüşürüz."

Deniz: "Mert senin ağzını sikic-"

Yüzüme kapadı.

Savaş karşımda kocaman gözlerle bakıyordu. Yüzünde gördüğüm şey keder miydi yoksa bana mı öyle geliyordu? Üzgün duruyordu.

"Sen iyi misin?" diyince kendine geldi. Bir an da "Elena'dan hoşlanıyor musun?" diye sordu. Ne alaka şimdi bu?

Kaşlarımı çatıp "O benim yakın arkadaşım. Sevgilim olamaz." dedim. Bana inanmayan gözlerle bakıp sinirle "Daha önce Mert seni kimle shiplediyse sevgili oldun." dedi. Haklıydı. "Bu sefer farklı. Elena benim bacım gibi." diyince yüzüne bir rahatlama yerleşti. Neler oluyordu?

-Savaş-

Hayatımın en güzel gününü geçirirken bir anda en kötü günüm olmuştu. Neden mi? Çünkü salak Mert en sevmediğim insanı ve sevdiğim insanı birbirine yakıştırmıştı. Elena? Cidden mi? Neden Elena? Neden masada onları söyleyeceğine "Deniz ve Savaş birbirini seviyor, birbirlerine gizli gizli aşık, yeni shipim." gibi şeyler söylemedi.

Kabul etmem zor olsada kabullendim. En yakın arkadaşıma karşı bir şeyler hissediyor olabilirim. Neden beni fark etmiyorsun Deniz? Herkese karşı yanında olmama rağmen? Neden be Deniz?

Kafayı yemeden hemen önce yemek masasından kalkmıştım. Kalkarken "Telefona bakmak" zart zurt şeyler söylemiştim.

Gözyaşlarımı tutmalıydım. Ağlamamalıydım. Babaneme söz vermiştim. Önemli bir şey olmadığı sürece ağlamayacaktım ama dayanamıyorum be babane. Seviyorum onu. Annemden göremediğim şefkati ondan gördüm. Babamdan görmediğim ilgiyi ondan gördüm.

Bu akşam gitmeliydim. Mezara tekrar gitmeliydim. Babanemle konuşmalıydım. Ona Deniz'i anlatmalıydım. Buna ihtiyacım vardı.

-Deniz-

Mert'e olan sinirimi nasıl atacağımı bilmiyordum. Savaş bana aniden sarılınca şaşırmıştım. Ona karşılık verdiğimde ağlamaya başladı. Tam nedenini soracakken "Çok özledim be." dedi. Merakla "Neyi özledin?" diye sordum. Bana iyice gömülüp "Babanemi." dedi.

Babanesiyle tanışmamıştım ama bildiğim kadarıyla deli dolu bir insanmış. Savaş'ın ailesi Savaşı'ı bırakınca yanına almıştı. Savaş'ın babasıyla bir daha konuşmamaya başlamışlar. Savaş'ı kendi kızı gibi büyütmüş. O kadınla tanışmak çok isterdim.

Bana iyice gömüldü. Onu kucağıma alıp kanepeye oturdum. Kendini iyice kucağıma yerleştirdi. Hıçkırıkları arasında konuşmaya başladı. "Sana annemi hiç anlatmadım." dedi. Annesinden hiç bahsetmediği doğruydu.

-Savaş-

Kucağına yerleşip ona içimi dökmek istiyordum. Kızlar gidene kadar mutlu taklidi yapıp bu anı bekledim. Her şeyi anlatmak ve rahatlamak istiyordum. "Annemle bir dönem babanemlerde kalmıştık. Ordayken bir adamla tanışmış. Bana her geçen gün daha kötü davranıyordu ama bana hiç elini kaldırmadı. Hakaret ederdi. Bir gün bana "İlerde çok orospu olacaksın" dedi ve evden gitti." dedim. İğrenç kadın.

Tekrar konuşmaya başlamadan önce derin bir nefes alıp "Babam bana doğru düzgün bakmazdı. Anneme de aynıydı. Sanki hiç tanımıyor gibiydi. Başka bir kadına aşık olunca annemle beni bıraktı." dedim. İğrenç adam.

Gülümseyip konuştum. "Ama Babanem öyle değildi. Bana annelik ve babalık yaptı. Her şeyimi bilirdi. Severdi. Bana benzerdi. Diğer yaşlılar gibi "Bir kaç yıl ömrümüz var nasıl olsa" demezdi. Yeni şeyler öğrenmeye merakı vardı. Kurslara giderdi. Severdi yeni şeyleri." dedim.

-Deniz-

Ağlarken gülüyordu. Şu an o kadar masumdu ki. Ona gömülüp içime sokasım vardı. Kafasını boynuma gömdüm. Normalde saçların boynuma değmesi beni uyuz etse ve kaşındırsada şu an kaşındırmıyordu.

Kafasını kaldırıp bana baktı. "Senin ailen nasıl insanlardı?" dedi. "Neden sordun?" diyerek sorusuna karşılık verdim. Kafasını dizime yaslayıp "Sıra sende." dedi.

Anlatmak istedim. Bende ona her şeyi anlatmak istedim. Cesaretimi toplayıp anlatmaya başladım.

"Annemle iyi anlaşırdık. Babamın ve ablamın bana davranışlarının tersine beni sevdi. Eğlenceli esprili bir insandır. Beceriklidir. Merhametlidir.

Ablam bencil ve insanların hep en kötü anını kollayıp acısına acı katmayı seven bir insandır. Psikolojik şiddet dedikleri buydu sanırım. Her şeyden bir şekilde bana laf sokmanın yolunu bulurdu. Onunla yaşamak bir eziyetti.

Babam daha kötüydü. Beni umursamazdı. Sadece para verirdi. Bazen vermezdi. Telefonumu, tabletimi, laptopu falan hep kendim aldım. Bunlar bana o kadar koymasada değişmesi koydu. Saçımı kestirince bana çok kötü davrandı."

Ağlarken devam ettim. "Sırtımda hala o sandalyenin kırılmasını hissediyorum. Her bir kemer vücuduma tekrar vuruyor sanki." diyince yerinde doğruldu. O ağlarken ben de gülmeye çalıştım. Bana "Sırtını dön." dedi. İlk başta "Lütfen. Beni öyle görmeni istemiyorum." desemde ikna olmadı.

Ayağa kalkıp arkamı döndüm. Arkamda duruşunu hissettim. Derin bir nefes alıp tişörtümü çıkardı. Ardından südyenimin kopçasını açtı.

Elinin sırtımdaki izlerin üzerinden geçişine odaklanmıştım. Beklemediğim şekilde sırtımdaki yaraları öptü. İçim neden kıpır kıpır oldu? Neden dudağının değdiği yerler yanıyor? Neden karnımda hareket eden şeyler var?

Arkamdan sarıldığında nefesim kesildi. Karnımda olan elleri sıcacıktı. Arkamda gümbür gümbür atan kalbini hissediyordum. O çok, çok güzeldi.

Olduğum yerde ellerini çözmesine izin vermeden ona döndüm. Alınlarımızı birbirine değdirdik. Allah'ım sen nasıl güzel bir şeysin öyle? Ben seni hak edecek ne yaptım? Başka bir evrende dünyayı falan kurtarmış olmalıyım.

Bedenlerimizi çözünce içeri gidiyordu. Tam giderken "Ben mezarlığa gideceğim." dedi. Gülümseyip "Tamam." dedim.

Odaya giderken arkasına dönüp "Benimle gelmek ister misin?" diye sordu. Ona doğru giderken "Hiç sormayacaksın sanmıştım." dedim.


Umarım seversiniz.

İyi okumalar. 💕💕

Ev Arkadaşıydık (Girlxgirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin