-1 yıl önce-
Akşam 2-3 sularında, bizim evden yine bir kavga, gürültü duyulmuştu. Annem ve babam her zamanki gibi kavga ediyordu. Onları dinlememeye çalıştım ama uyuyamıyorum. Her akşam kavga etmek zorundalar mı?
Sesler kesilip uyumaya başlamıştım ki odamın kapısı gürültüyle açılıp içeri annem girdi. Üzerinde montu ve elinde çantası vardı. "Benimle gelmek istiyorsan hazırlan." dedi. Nereye gidiyoruz yine?
Uykulu halimle dolabıma yönelip kıyafet, şarj aleti, kulaklık, hırka, iç çamaşırı, telefon, tablet, önemli kitaplar ve montumu aldım. Babam ise anneme ve bana engel olmuyordu. Alıştık biraz.
Annem kendi arabasını çalıştırdı. Hemen arka koltuğa geçtim. Uyumaya çalışırken annemin ağladığını duydum. Annemin ağlamasını istemiyorum ama elimden bir şey gelmiyor.
Annem ve babam çok genç yaşta evlenmişler. Annem 18 babam 19 yaşındaymış. Küçüklükten beri tanıştıkları için birbirlerine olan aşkları yüzünden hemen evlenmişler. Daha fazla beklememişler. Annem beni 19 yaşında doğurmuş. 19 yaşında çocuk yapmak nedir ya?
Dedem bu kadar erken evlendikleri için hala anneme kızgın. Geçenlerde dedeme kanser teşhisi kondu. Dedemi çok severim. Babam işle meşgulken bana en çok babalığı o yaptı. Bisiklete binmek, ergenlik zamanı, futbol oynamak falan gibi şeyleri hep o öğretti bana. O yüzden dedemin bende ayrı bir yeri vardır.
Nasıl oldu bilmiyorum ama uyuya kalmışım. Uyandığımda ananeme gittiğimizi anladım. Yani dedemin de yanına gidiyorduk. Bu en azından biraz beni mutlu etmişti. Eve geldiğimizde evin önünde bir ambulans gördüm. Neydi şimdi bu?
Evden siyah tuhaf bir ceset poşetinin çıktığını gördüm. Neler olduğuna anlam verememiştim. Annem de anlamamıştım. Arabadan çıktığımızda ananemin yakarışları bize her şeyi açıklamıştı.
Dedem. Gitmiş. Kanser onu almış götürmüş. Bir daha geri getirmeyecek şekilde.
Ayaklarım beni taşıyamayacak kadar titriyordu. Kendimi dizlerimin üzerine çökmüş halde buldum. Şu an bir çocuk olup "Deden bizi yukardan izleyecek." denmesini ve buna inanmaya ihtiyacım var. Bütün vücudum yere yığılırken ağzımdan sadece "Baba" kelimesi çıkmıştı. Çünkü o bana baba olmuştu hep.
Uyandığımda ananemin evindeydim. Aşağı kattan bir sürü ses geliyordu. Dün gördüğüm rüyanın etkisinden çıkamıyorum. Rüyamda dedem ölüyordu. Şimdi gidip rüyamı dedeme anlatayım da beraber gülelim.
Dedemin odasına gittiğimde boştu. Aşağıdan gelen yakarışlara anlam verememiştim. Aşağı indiğimde rüya görmediğimi anladım.
Dedem.
Ölmüştü.
Bir daha gelemeyecekti.
Göremeyecektim.
İnsanlar baş sağlığı dileyip gitmişti. Ananem ortadan kaybolmuştu. Annem ise içi çıkana kadar ağlıyordu.
Kapı çalınca gidip açtım. Bir hışımla babam içeri girdi. Ağlamış gibi duruyordu. Bana dönüp "Annen nerde?" diye sordu. Elimle mutfağı gösterecekken annem geldi. Babam ona öyle bir sarıldı ki işte o zaman gerçek aşkı gördüm aralarında. Ne kadar kavga da etseler içlerinden birisi kötü olursa diğeri hep yanında olurdu.
O kadar çok sarıldılar ki o gün ananemin nerde olduğunu unutmuştuk. Yukarı dedemin odasına gittiğimde ananemin dedemin yorganına sarılıp uyuduğunu gördüm. Üzerine başka bir yorgan örtüp aşağı indim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ev Arkadaşıydık (Girlxgirl)
Teen FictionHikaye girlxgirl olduğu için okumak istemeyenler okumasın. Boyxboy da var. O yüzden okumak istemiyorsanız hiç başlamayın. Hastanenin koridorunda bana sanki yabancıymışım gibi bakan en yakın arkadaşım derin bir nefes aldı. "Biliyorum." dedi. Anlamadı...