Ev Arkadaşıydık (Girlxgirl)

20

Apartmanın önüne geldiğimizde Savaş aşağıda bizi bekliyordu. Elena "Aşağı da ne işi var bunun?" dedi. Sevmediğini biliyorum ama 'bu' ne?

İndiğimde Savaş koşarak üstüme atladı. Ona sarılıp kokusunu içime çekince Elena derin bir nefes aldı.

Sarılmamız bitince Savaş kafama hafifçe vurup "Gerizekalı." dedi.

Elena apartman kapısının önünde "Hadi yukarı çıkalım artık. Seni merak eden başkaları da var." dedi. Onu takip edip yukarı çıkarken başım döndü. Tam düşerken Savaş'ın kolunun belime dolandığını hissettim. İster istemez kocaman sarıldım.

Yukarı tam kapının önüne gelince Elena "Neden asansöre binmedik ki?" dedi. Savaş kolunu belimden çekerken "Burda asansör yok. Zaten olsada binmeyiz çünkü Deniz asansörleri sevmiyor." dedi.

Elena bana bakıp "Neden?" dedi. Sevmiyorum işte. "İlla asansöre binmek zorunda mıyız?" diye geçiştirdim.

Sertçe yutkunurken Elena kapıyı tıklattı. Kapıyı Mert açtı. Geri çekilip bizi içeri alırken şişmiş kırmızı gözlerle Tuna'yı gördüm. Beni görünce elini ağzına kapattı. Hem gülüyor hem ağlıyordu.

İçeri girince bana sarıldı. "Seni çok özledim." dedi. Bana sıkı sıkı sarılırken "Bende seni." dedim. Ne diye bilirim ki? Savaşı'la partide olanlar yüzünden bu haldeyim. Mert salağı beni bu halde gördüğü için kendisini suçlayacak kesin ama kimsenin bir suçu yok.

Tuna neden bu haldeydi? Bunun acısını neden Tuna çekiyor? Üzülmemesi gerekiyordu. Bizimki gerçek bir ilişki bile değil ki?

"Aç mısın? Yemek hazırladık." diye bir ses duydum. Aşkın bana şefkatle bakıp masayı gösterdi. İleride harika bir anne ve eş olacak. Kocası olacak insan çok şanslı olacak buna eminim.

Kafamı masadan çekip "Hayır. Uyumak istiyorum." dedim. Sesim hala zar zor çıkıyor. Akşın gülümseyip "Tabi." dedi. Akşın'a doğru bir adım attım. Tam düşerken beni tuttu. Ona da sarıldım. Beni düşünmüş kankam ya.

Tuna beni belimden kavrayıp odaya götürdü. Odaya girdiğimde ağzım açık kaldı. Oha. "Yatağım?" dedim. Tuna bana bakıp "Ne oldu?" dedi.

"Benim yatağımı hangi gerizekalı topladı?" diye bağırdım. Şimdi sesim yüksek çıkmıştı ama boğazım çok acımıştı. Mert koşarak yanımıza geldi. "Ne oldu lan?" dedi telaşla. Elimle yatağı gösterip "Yatağım neden toplanmış?" diye sordum. Elena ve Akşın da yanımıza geldi. Akşın "Hadi toplamasam da kızsan anlardım ama bir insana yatağı topladı diye kızılır mı lan?" dedi.

Sinirlenmemeye çalışırken "Hacı en sevmediğim şey yatağımın -öksürdüm- toplanması" dedim.

Akşın sırıtmaya başlarken "Akşın sıçtım bacağına." dedim.

Tam Akşın'a doğru hamle yaparken yalpaladım. Elena beni tuttu. Bana sarılıp yatağa oturttu. Bu hareketi beni mutlu etti. "Uyu biraz." derken eliyle yanağımı okşadı ve anlımdan öptü. Herkesi odadan çıkardı.

Herkes çıkınca Tuna şaşkın şaşkın Elena'nın arkasından bakıyordu. Merakla "Ne oldu?" diye sordum. Bana yaklaşıp "Elena ilk defa birisine bu kadar yakın davranıyor. Onu 3 yıldır tanıyorum. Ailesi hariç hiç kimseye sarılmayan insan neden sana sarılıyor ki?" dedi. Kıskandı gerizekalı.

Gülümsemeye başladım. Elena beni ailesinden gördü sanırım. Gülümserken kafamı kapının açık tarafına baktım. Savaş yaşlı gözlerle bana bakıyordu. İçeri koşarak gidince kapı sesini duydum. Balkon kapısının sesi bu. Her türlü tanırım.

Kalkıp peşinden gitmek için ayaklanırken Tuna beni engelledi. Beni dudağımdan öpüp içeri gitti.

Tekrar sağa döndüm. Uykum yok ki. Uyumaya çalışıyordum ama boşa. En iyisi kalkıp duş almak.

Soğuk bir duş almak çok iyi geliyordu. Denemelisiniz.

Bornozu giyip odama geri gittim. İç çamaşırları giyerken kıçım dondu biraz. Üzerime Savaş'ın bana aldığı oduncu gömleğini giydim. Altımda siyah pantolon ve ayaklarıma da kivili çoraplarımı giydim. Islak saçlarımı havluyla kurulamaya çalıştım. Biraz kurudu.

İçeri geçtiğimde herkes bana döndü. Herkes kanepelere dağılmış kahve içiyordu. Elena elindeki sigarayı kül tabağına bıraktı. Bu benim en sevdiğim kül tabağım.

Kendimi hemen Elena'nın yanına attım. Yakından bakınca güzel kız gerçekten. Valla arkadaşım olmasa yavşarım. Mert'ten sonra en yakın arkadaşım o oldu. Savaş artık arkadaş kısmına girmiyor. O benim hoşlandığım.

Elini omzuma koyup bana sigara uzattı. Marlboro mı o?

Tam çakmağa uzanıyordum ki çakmağı eline aldı. Beklemediğim bir şekilde sigaramı yaktı. Bu kıza ne oldu da bana yakın davranıyor?

Tam ona teşekkür edecektim ki telefon çaldı.

"Alo?"

"....."

"Akif abi sen misin?"

"............"

"Yarış mı?"

"......."

"Başka kimse yok mu da beni çağırıyorsun?"

"....."

"Tamam. Konum at."

"...."

"Görüşürüz"

Kapattığında hepimiz Elena'ya bakıyorduk. İşimiz gücümüz yok onu dinledik.

Elena büyük ihtimalle Akif abi denen adamdan gelen konuma bakıyordu. Sonunda kafasını kaldırıp hepimize tek tek baktı. "Ne var?" dedi. Ayağa kalkarken "Nereye gideceksin?" diye sordum. Gülümseyip "Gideceksin değil *burnumu sıkar* gidiyoruz." dedi. Yine nereye ya?

Ayağa kalktı ve bana elini uzattı. Elini tuttum. "Hadi kalkın." dedi. Ne oluyor amına koyayım diyemeden elimden tutup çekti. Düşüyordum amına koyayım.

Ne ara askılığın önüne geldik? Askılıktan herkes kendi eşyalarını alıyordu. Tam kendi ceketimi alacaktım ki Elena benimkini alıp giydirdi. Bu kıza bir şeyler olmuş.

Akşın ne ara taksi çağırdı? Aşağıda taksiyi bekliyorduk. O sırada Elena Akşın'a konumu attı.

2 dakika sonra taksi geldi. Akşın öne oturdu. Savaş, Tuna, Mert ve Onur arkaya 4 kişi bindiler. Onur ne ara geldi?

Tam bende yanlarına binecekken Elena beni durdurdu. Omzuma vurup "Nereye?" diye sordu. Ne nereye? "Taksiye" dedim. Beni kendine çevirip "Benle gel salak." dedi. Bunu sormasına sevindim çünkü eğer o taksiye binseydim kesin ölürdüm. Taksi şoförü ile 6 kişiler zaten.

Elena'nın arkasına bindim. Tekrar kask takmamı ısrar etse de takmadım.

Allah'ım nolur başımıza bir şey gelmesin. Yarışlarda çok kaza yapan oluyor. Elena'yı koru daha onla kankaca şeyler yapacağız.

Bir sonraki bölüm uzun olucak büyük ihtimalle.

Bugüne yetişmeme ihtimali var.

İyi okumalar 💕💕