< KİM TAEHYUNG(V) >
Suga hyungu almaya gittimiz de davranışları gerçekten garipti. O ne kadar inkar etse de Yun Hee'den hoşlandığı açıkça belliydi. Diğer üyelere o bir şey anlatmadan söylemek istemiyordum ama o gün Jin hyung onları arabada sarmaş dolaş görünce ona açıklamak zorunda kaldım ve Yoongi hyungun açıklamasını beklememizi söyledim. Aslında Yun Hee'de ona karşı bir şeyler hissediyor gibiydi ama bunu Yoongi hyunga göre daha az dışa vuruyordu.
Onların bu halleri 'Büyük aşklar kavgayla başlar' hipotezini doğruluyordu. Gün içinde farkında olmadan bir sürü açık vermişlerdi. Tüm dikkatimle onları izlediğim için bunlar dikkatimden kaçmamıştı. Tabi o esnada verdiğim tepkiler yüzünden üyelerin dikkati de onlara kaymıştı.
Bu davranışları mantıksızdı ama kızlar ev bulup gitmeden önce güzel planlarım vardı ve bu konuda Young'un da yardımına ihtiyacım vardı. Ama bana yardım edeceğinden emin değildim.
Bütün bunlar gerçekten kafamı yormuştu. Uykumda olmadığı için bodrum kattaki çalışma odamıza inmeye karar vermiştim ama o esnada gördüklerim ile tekrar parmak ucunda odama dönmüştüm.
Yoongi hyung Yun Hee uyurken onu öpüyor muydu? İnanamıyorum ben hoşlanıyor sanıyordum ama bildiğimiz aşık olmuş. Yıllardır birlikte olmamıza rağmen ilk defa bir üyenin sevgilisi olacaktı. Acaba yine sarhoşta ne yaptığını bilmiyor mu ki? Ben bunları düşünürken kapı kapanma sesi gelmişti. Yoongi hyung odasına geri dönmüş olmalı. Hızla odadan çıkıp kapısını çalmadan odaya daldım bir an korksa da çok belli etmeden kaşlarını havaya kaldırarak konuşmaya başladı.
Yoongi:"Bir sorun mu var Tae odama neden bir anda daldın?"
"Hyung sen iyi misin? Alkol mü aldın yine?"
Yoongi:"Yoo. Ne alkolü be rüyanda mı gördün." dediğinde elimi dudaklarıma götürüp rüya görüp görmediğimi düşündüm ama bu olanlar çok gerçekçiydi. Hatta gerçekti.
"Hyung sen daha demin neredeydin. Odanda yoktun."
Yoongi:"Su içmeye gitmiştim. Noldu." dediğinde yatağının baş ucunda duran sürahi dikkatimi çekmişti parmağımla işaret edip ;
"İyide burada su varmış. Sen gibi üşengeç birisi su içmek için aşağıya mutfağa gitti yani!"
Yoongi:"Tae sıkıntın ne senin. Evet mutfağa gittim gidemez miyim? Ne yaptığımın çetelesini tutup birde size hesap mı vereceğim."
"Hayır hyung ne alakası var. Sadece şaşardım. Neyse iyi geceler sana." diyerek hızla odadan çıkmıştım. Yalan söylüyordu çünkü bir anda sinirlenmişti. Halbuki gergin olduğunda uyumayıp evin içinde dolaşır bütün üyeleri tek tek kontrol ederdi. Ama bunları unutmuş gibi bir anda sinirlenip bağırmıştı. Kesinlikle bir şeyler saklıyordu. Odama gidip kendimi yatağa bıraktığım da uyku beni esir almıştı sonunda.
Sabah gözlerimi kulağımın içinde gezen bir şey ile açmıştım. Kulağım gıdıklanıyordu. Elimi kulağıma götürdüğümde elime değen saçlar ile başımı hemen o tarafa çevirmiştim. Jimin, Hobi hyung, Yun Hee ve Young ağızlarını gülmemek için kapatmış pür dikkat bana bakıyorlardı. Yanıma diz çökmüş Young ise elinde tuttuğu uzun saçları ile hala kulağımı gıdıklıyordu. Hızla elini tutup bende onu gıdıklamaya başlamıştım ama o hiçbir tepki vermeyip;
Young:"Ben gıdıklanmam." dediğimde şansıma şaşıp kalmıştım. Hızla ellerimi ondan çekip oturur pozisyona geçmiştim. Ama Jimin bana ateş saçan gözler ile bakıyordu. Neden bilmiyordum ama elbet söyler diye düşünüp umursamamıştım. Onları odamdan kovduktan sonra hazırlanıp aşağı indiğimde herkes gülerek masaya oturuyordu.
Masada herkes biriyle gülüp eğlenirken Yoongi hyung sadece Yun Hee'nin hareketlerini hayretle izliyordu. Sanırım Yun Hee bunu fark etmemişti ki hala üyeler ile şakalaşıp gülüyordu.
Kahvaltıdan sonra Young'la konuşmam gerekiyordu ama üyeler bunu bilmediği için onunla ayrı bir yerde konuşmak istiyordum.
"Young biraz vaktin varsa dışarı çıkalım mı?"
Young:"İkimiz mi? Oppa bak sabah ben sadece şaka yapmıştım."
"Ney!! Haa sabah o olay mı önemli değil o ya. Ben başka bir şey konuşacaktım seninle."
Young:"Benimle?? Tamam olur ben uygunum."
Jimin:"Bizim yanımızda konuş ne konuşacaksan bizden gizli saklın mı var?"
"Önemli bir konu Jimin. Yalnız konuşmamız daha doğru olur."
Ho Seok:"Oooo hayırlı işler o zaman sana Tae."
"Sağ ol hyung sana da!" diyerek dalga geçerek göz kırptığımda Jimin'in suratı kıpkırmızı olmuştu. Yun Hee ve Young ise saf saf vize bakıyorlardı çünkü aksanlı konuşmuştuk. Hep onlar bize yapacak değil ya. Bir kerede biz onların anlayamayacağı şekilde konuşalım.
Young ile dışarı çıkıp biraz ileride ki parka doğru sakin adımlar ile ilerlemiştik. Young çok tedirgin gözüküyordu. Acaba aklında ne gibi düşüncelere dönüyordu. Bir anda bana dönerek;
Young:"Oppa bana ne söyleyeceksen söyle gerilmekten öleceğim şimdi."
"Sakin ol. Bu kadar gerilmene gerek yok. Senden bir konuda yardım isteyeceğim sadece. Şuradaki banka oturalım da konuşalım." dediğimde hızla gidip oturmuştu. Gülmemek için kendimi zor tutuyordum gerçekten çok gerilmiş olmalı ki sürekli sağ bacağını sağlıyordu.
" Young aslında bunu Jin hyung dışında bir tek sana anlatıyorum. Diğerlerine anlatmamamın sebebi ise emin olmadan onlara anlatırsam ortalığı ayağa kaldıracakları için."
Young:"Oppa direkt konuya gelir misin? Konuşma uzadıkça zorlaşıyor da."
"Tamam tamam. Yoongi hyungu almaya gittiğimiz gün Yun Hee ile aralarında garip bir bağ sezdim. Sanki ikisi de birbirinden hoşlanıyor gibiydi. Farkında değilsiniz belki ama birbirlerine bakarken daha farklı daha yoğun bir bakışları var."
Young:"Aslında farkındayım ama bunu senin gibi ulu orta bağırarak söylemiyorum. Zannettiğinin aksine çok dikkatli bir insanımdır. Ayrıca o gün olanları Yun Hee ile konuştuk. Ama ben hala ne konuda yardım istediğini anlamadım!"
"Farkında mısın? Şaşırdım sadece benim fark ettiğimi sanmıştım. Haa asıl konu şu ki dün gece Yoongi hyungu yine Yun Hee'nin yanında gördüm. Ve sanırım Yun Hee'yi uyurken öpmüştü ama emin değilim." dediğimde yerinden kalkarak bağırmaya başlamıştı.
Young:"Ne yaptı dedin sen! Uykusunda benim arkadaşımı mı öptü o. Öldürürüm ben onu. Savunmasız bulduğu anda mı yapıyor yani bunu. Uyanıkken yapmaya cesareti yok mu?" dediğinde onu elinden tutarak geri oturtmuştum.
"Kızım biri sakin ol ya. Bende emin değilim ama yüzleri birbirine çok yakındı bende tam bakamadım ama öyle görünüyordu. Dur bir dakika da dinle beni."
Young:"Sende parça parça anlatıyorsun oppa. Hızlı hızlı anlat bitir ne uzattın be."
"Ahh siz kızlar gerçekten zor varlıklarsınız. Neyse konu şu ben bu iki dengesizi bir araya getirip konuşmalarını sağlamak istiyorum. Ve bu konuda bana yardım etmeni."
Young:"Nasıl yani? Benden ne istiyorsun tam olarak adam akıllı anlatır mısın oppa?"
"Senden Yun Hee'yi sana söylediğim bir zaman attığım konuma getirmeni istiyorum."
Young:"Yok artık sen ciddi misin? Onları bir yere kilitleyip konuşmalarını sağlayacaksın ha. Kaç saattir ben bunun yüzünden mi gerildim kaldım ya."
"Evet biraz boşa gerildin. Ben sana demiştim. Aslında çok bir şey yapmana gerek yok sadece dediklerimi yap yeter."
Young:"Oppa ben seni gerçekten akıllı sanıyordum. Sen Yun Hee ve Yoongi oppa bir araya gelince oturup konuşup birbirlerine açılacaklarına inanıyorsun yani. Çok çocukça. Bu fikir benim arkadaşıma işlemez. O bir şeyi söylemek istemezse nereye kilitlersen kilitle konuşmaz ayrıca bende tanıştığımız günden beri ondan gizli saklı bir şey yapmadım bu saatten sonrada yapmam. "dediğinde ağzım açık baka kalmıştım. Gerçekten çocukça bir fikri miydi?
İlk Yayın Tarihi: 14.09.2018
!DÜZENLENDİ!
![](https://img.wattpad.com/cover/158862334-288-k434683.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geciken Huzur (MİN YOONGİ)
FanfictionDüşle, hayatının sonuna dek varlığın için orada olacağım Düşle, nerede olursan ol dünya hoşgörülü olacak Düşle, tüm zorluklardan sonra tamamen çiçek açacaksın Düşle, başlangıçların gösterişsiz gözükse bile, sonu refah olabilir