PARADİSE 37

152 15 0
                                        

<JUNG HO SEOK (J-HOPE) >

PD nim ve menajerimiz gelecek diye hepimiz tedirgin olmuştuk çünkü kızların bizim yanımızda olduğunu bilmiyorlardı ve ne tepki vereceklerini tahmin etmek çok zordu.

Geldiklerinde hepimiz tedirginliğimizi saklamaya çalışıyorduk ama pek başarılı olamıyorduk. PD nim konuşmaya başladığında hepimiz daha çok gerilmiştik.

PD nim:" Çocuklar bu sıralar çok saçma haberler ile gündeme geldiğinizin umarım farkındasınızdır. Bu olaylar biraz can sıkıcı. Madem arkadaşlarınız var hepiniz bir yerde oturacaksınız en azından bizi haberdar etmelisiniz veya dışarı çıktığınızda bizim bilgimiz olursa daha hızlı çözümler bulabiliriz ama siz bize haber vermek yerine kendiniz halletmeye çalışıyorsunuz. "

Nam Joon:" PD nim aslında olayın nasıl olduğunun bizde farkında değildik menajer hyung arayıp haber verdiğinde bizde o zaman öğrendik. "

PD nim:" Peki o fotoğrafta yanınızda olan kızlardan haberiniz var mı? Eminin şu an zor durumdalardır. "

Yoongi:" Aslında pek zor durumda değiller. Sanırım iyiler sadece onlara fazla tepki gösterildi. "

" Bence de. Sonuçta bizde insanız ve bizimde arkadaşlarımızın olması doğal bir şey. "

Seok Jin:" Hayranlarımızın bizi düşündüğünü biliyoruz. Ama bizim yüzümüzden arkadaşlarımızı rahatsız edip, zarar vermeleri bu bizi rahatsız ediyor PD nim. "

PD nim:" Haklısınız rahatsız edici bir durum. Eğer arkadaşlarınızın güvenlik sıkıntısı varsa yardımcı olabiliriz. Bunu onlara iletin. "

Yoongi:" Şu an için yok çünkü.. "

Jungkook:" Hyung acaba söylemesen mi ki?"

Menejer:" Kızların şu an burada olduklarını biliyoruz Jungkook. Korkmana gerek yok kapıda ki güvenlikler bana attığınız adımı bildiriyorlar. Bizim buraya gelmemizin asıl amaçlarından birisi de kızlarla tanışmaktı zaten."

Jimin:" Ohh çok rahatladım şu an. Geçen gün bize baya kızmıştınız  o yüzden sert bir konuşma olacağını düşünmüştüm. "

PD nim:" Çocuklar bu tarz olaylarda size tepki göstermediğimi biliyorsunuz. Ama şu an kızların burada olduğunu sizin bana söylemenizi isterdim. Neyse nerede arkadaşlarınız çağırında gelsinler. "

" Ben çağırıp geleyim. Onları da tedirgin ettik zaten." dedikten sonra oturduğum koltuktan kalkıp merdivenlere yönelmiştim ki yukarıdan koşuşturma sesleri gelmişti ardından ise sert bir kapı kapatma sesi. Sanırım kızlar bizi dinlemişlerdi.

Bütün kızlarda bu merak fazlalılığı vardı sanırım. Ablamda hep böyleydi. Ona sürpriz yapmak istediğimde falan hep gizli gizli beni takip eder, kapıdan beni gözetler hatta kapımı bile dinlerdi. Şu an kızların bu hareketi aklıma ablamı getirmişti onu özlemiştim.

Kızlar gitmeden önce onu yemeğe çağırıp hep birlikte yemek yemeliydik. Yun Hee ve Young bizim küçük kız kardeşlerimiz gibi olmuşlardı. Sanki Bangtan ailesinin bir üyesiymiş gibilerdi. Onlar diğer ARMY'ler den çok farklılar.

Birde üyelerimiz arasında herkes onları seviyordu. Tabi bu sevgi kavramı bazıları için değişiyor olabilir ama.

Üst kata çıktığımda kızların olduğu odanın kapısını tıklayıp 'Gel' sesini beklemiştim ama uzun süre içeriden ses gelmemişti. Bir kez daha tıklattığımda yine ses gelmişti. Bende dayanamayarak direk odaya dalmıştım ama odada kimse yoktu. Ama yukarı çıkarken kapı kapanma sesi duyduğuma emindim acaba hangi odaya dalmışlardı o panikle. Gülerek diğer odalara bakmaya başlamıştım.

Kızları en sonunda Nam Joon'u odasında bulmuştum. Aslında onları birazcık kandırmaya çalışsam fena olmazdı.

"Kızlar PD nim sizin burada olduğunuzu biliyormuş. Hemen sizi aşağıya bekliyor. Sanırım sizi yurttan kovacak. Ama çok üzülmeyin olur mu biz bir yolunu buluruz."

Young:"Ama daha demin.."

Yun Hee:"Oppa emin misin?"

"Evet başta çok güzel konuştu sanki bizim yanımızdaymış gibi ama daha sonra kızgınlığını dile getirdi."

Yun Hee:"Onunla görüşmeden direk yurttan ayrılsak olmaz mı?"

"Olmaz. Ayrıca sizi her türlü bulabilir bunu biliyorsunuz. Hadi artık aşağı inelim onu daha fazla sinirlendirmeyelim."

Young:"Yasemin hani PD nim güzel konuşmuştu. Biz mi yanlış anladık yoksa?" dediğinde ne söylediğini anlamamıştım çünkü yine kendi dillerinde konuşmaya başlamışlardı. Onlara arkamı döndüğümde gülmemek için yanak içlerimi ısırmıştım. Onlar ise kendi aralarında bir şeyler konuşmaya devam ederek arkamdan geliyorlardı.

Salona geldiğimizde onlara belli etmeden arkama baktığımda başlarının önlerine eğik olduğunu fark etmiştim hızla salonda bizi bekleyenlere dönerek göz kırparak sussun işareti yapmıştım. Kimse neden böyle davrandığımı anlamamıştı ama beni de bozmamışlardı.

Kızlar ayakta dururken bende yerime geçip oturmuştum. Hemen lafa atlayarak herkesin durumu anlamasını sağlamıştım.

"PD nim lütfen kızları kovmayın. Dışarıda tehlikede olacaklarını biliyorsunuz." diyerek PD nime göz kırptığımda başını başka yöne çevirip gülmüştü. Daha sonra ciddileşip konuşmaya başladığında ben bile bu kadar iyi bir performans beklemiyordum. Resmen ağzım açık kalmıştı.

PD nim:" Siz iki sorumsuz kız yüzünden üyelerim zor günler geçiriyor birde siz utanmadan onların yurdunda mı kalıyorsunuz. Hayır sizin yüzünüzden bir çok insandan tepki gördük. Hemen eşyalarınızı alın buradan gidiyorsunuz." dediğinde Yun Hee eğik şekilde duran  başını kaldırıp çatık kaşlar ile PD nime bakmıştı.

Yun Hee:" Kusura bakmayın ama o fotoğrafları çekip haberlere konu eden kişi biz değiliz. Ayrıca bizimle konuşma tarzına dikkat edin. Biz sizin çalışanınız değiliz. Bizi buraya üyeler getirdi yoksa buraya kendi isteğimizle gelmedik. Bilip bilmeden hemen yargılamayın." dediğinde onu gerçek anlamda sinirlendirdiğimizi anlamıştım. Eğer bu olayı uzatırsak sanırım Yun Hee PD nim'in üstüne atlayacaktı.

" Yun Hee sakin ol güzellik sadece şaka yapmıştım. Bizi gizlice dinlemenin bir tür cezası olarak. "

Young:" Oppaaaa. Böyle şaka mı olur? Kalbime iniyordu ya."

Yun Hee:"Yaptığın şakaya Türkiye'de eşek şakası denilir böyle şaka mı olur ya."

Seok Jin:"Ya ya ya kızlar sakin. PD nim sadece sizinle tanışmak istediği için çağırdı."

PD nim:"Siz gerçekten dişlisiniz. Özellikle sen yeşil saçlı kız aynı Yoongi gibi dik başlısın." dediğinde Yun Hee ve Yoongi hyung dışında herkes gülmüştü ama o ikisi birbirine bakmakla meşgullerdi.

Menajer:" Hepiniz ortalık biraz durulana kadar bu yurttan dışarı adım atmayacaksınız. Özellikle kızlar ne ihtiyacınız varsa üyelere veya bana bildirin çünkü dışarısı sizin için şu sıralar fazla tehlikeli."

Young:"Tamam ama biz okuyoruz. Ayrıca bir kafede yarı zamanlı çalışıyoruz."

PD nim :"Okul sorununa bir çözüm buluruz. Merak etmeyin. Kafe işini ise..."

Jungkook:"Onunla biz ilgilene biliriz. Hem kızların eşyalarını almaları için evlerine bırakacağız o boşlukta biz izin alabiliriz."

Menajer:"Eğer sorun çıkarsa bana haber verin ben hallederim."

Jimin:"Tamam. Ama sorun çıkacağını sanmıyorum çünkü kızların patronu bizi seviyor. İzin verir yani." dedikten sonra kızlarla biraz daha sohbet edip kalmışlardı.

Biz  bir süre daha sohbet ettikten sonra herkesi ayağa kaldırmıştım.

"Hadi birlikte sarılalım. Aramıza kesin olarak giren ve Bangtan üyelerinden ayırmadığımız kız kardeşlerimiz ile birlikte." 


İlk Yayın Tarihi: 19.09.2018

!DÜZENLENDİ!

Geciken Huzur (MİN YOONGİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin