TÜRK

1.Bölüm/Aşkın ve Savaşın Kapısı

Hikayeme hoşgeldiniz!Bu kısma başlama tarihinizi yazıp,arkadaşlarınızı etiketleyebilirsiniz.

Ve hikâyeme şans verdiğiniz için teşekkürler🙏🏻

Eklemeden olmaz tabii;

"Bu kitapta ki bütün olay ve karakterler tamamen hayal ürünüdür."

Başlayalım o zaman,iyi okumalar!

"Aşk iki kişiliktir, üçüncü kişiler dahil olduğunda adı savaş olur."

Asansör kapısının yavaşça açılmasını beklemeden adımını dışarıya attı genç kadın.Karış karış bildiği bu yerde,gecenin bilmem kaçında olmak şimdiden ona huzur vermişti.

Gecenin sessizliği onu ne kadar düşünmeye sürüklese de,hep sevmişti havanın kararmasını.

Sağ taraftan kendisine doğru hızla gelen adamı umursamadan emin olmak için etrafa göz gezdirdi.

Tam karşısında ki koridor başka odalara çıkmadan hemen önce camdan oluşan büyük toplantı odasının ışıklarının yanmaması ve kimsenin olmaması korku filmlerini aratmayacak haldeydi.

"Kimsin sen?Hemen çık buradan."sırıtıp adamın hiç beklemediği bir anda dönüp göğüsünün tam ortasına tekmeyi basınca adam,sendeleyip karşı duvara çarparken diğer odanın önünde dikilen adam da hemen Hazal'ın yanına varmış,atmak için yumruğunu kaldırmıştı.

Hızlı bir hareketle atılan yumruğu savurup adamın suratına yumruğu geçirip geriye doğru düşmesini sağlayarak kafasına da tekmeyi atıp yere düşmesini sağladı.

Diğer adam ise toplandığı gibi onu fark eden Hazal,yine tekmeyi geçirince o da yerle buluştu.Bu adam,Hazal,'ın tekmeleriyle imtihan olmuş ve başarısızlıkla sonuçlanmıştı.

Asıl adam yakalanacağını anlayınca,elinde ki dosyaları hızla kaptığı gibi kendini odadan dışarıya atarak aniden boynundan tutup çekilmesiyle durmak zorunda kalmış, üstüne birde diz kapağının arkasına tekmeyi yiyerek dizlerinin üstüne çökmüştü.

"Nereye lan?"adamın ellerini kelepçelediği gibi üstünü ararken beline sıkıştırdığı dosyayı bulunca zafer kazanmışcasına sırıttı.Adam,dosya için bu saatte şirkete gelmişse, önemli olabilirdi.

Dosyayı alıp eliyle silindir haline getirip arka cebine sıkıştırarak adamın az önce çıktığı odaya girdi.Girdiği gibi de soğuk havanın yüzüne çarpmasıyla başında ki kapüşon düşerken o,bu havadan memnun kalarak gülümsedi.

Kendisini karşılıklı iki sandalye karşılarken hemen yanında ki masa ve rahat görünen koltukla birbirlerini tamamlamış fazla büyük olmayan odaya oldukça yakışmıştı.

Beyaz duvarla adeta bütünleşmiş,odaya bambaşka hava katmış olan tabloyu kaldırdı.

Hafif bir yumruk geçirerek sıradan bir duvar olduğunu anlayınca bu sefer bıçağı çıkarıp tabloyu deşti.Bu adamlara asla güvenmiyor, gözüne çarpan her detayı sonuna kadar araştırıyordu.

Yine bir şey çıkmayınca bu sefer masanın yanına vararak açık olan iki çekmeyeceye baktı, birkaç işine yaramayacak belge harici boştu ama bir şey vardı;ikinci çekmecenin kilidi olduğuna göre adam o çekmeceyi açmış içinde her ne varsa almıştı.

Hazal göz ucuyla adama baktı,az önce aldığı dosyalarda aradığı bilgilerin olduğundan artık emindi.

Psikopatça sırıtıp başının hemen üstünde ki klimaya göz geçirip camdan dışarıya baktı.