37.Bölüm/İstekler,Kararlar...

717 56 52
                                    




Heyecanla nefes verip banka oturdu Fatih, şuan tamamen plansız bir şekilde sadece aklından geçirdiklerini söylemeye karar vermişti.

Demet'de şaşkın bakışlarıyla oturunca Fatih artık başlaması gerektiğini anladı."Aslında kendimce bir plan yapmıştım ama olaylar pek öyle gelişmedi,bende şimdi söyleyeyim istedim."

"Neyi?"kaşlarını çatmış,tamamen Fatih'e odaklanmıştı Demet.Derince bir nefes verip kafasını topladı Fatih.

Nihayet hazır hissedince ona dönüp ellerini tuttu."Ben sana aşığım Demet,ben aşık olduğum kadınla güne uyanmak istiyorum ve...daha bir çok şey,"nefes verdi."Yani,buna isim koyalım artık."

Ciddiye almayıp güldü Demet."Gerek yok sanki bir isme falan?"diyebildi.Umduğu şeyin söylenmemesi için.

"Neden olmasın ki?"Demet'in tedirgin yüzünü görünce bir ümit sormak istedi cevabını tahmin ettiği soruyu.

"Benimle evlenir misin?"oldukça kibar çıkan sesine Demet gülümsemek istese de vazgeçip ellerini yavaşça çekti.

Kaçışı yoktu, artık cevap vermek zorundaydı."Hayır."oldukça net çıkmıştı sesi ve bu Fatih'i hüsrana uğratmış,ne diyeceğini bilemeyecek duruma getirmişti.

Bu durumu da tahmin etmişti Fatih,yine de hüsrana uğramasına engel olamamıştı.Tahminini bizzat yaşamak ağır gelmişti, kırılmıştı.

"Peki."onu zorlayamazdı,hatta şimdilik sebebini dahi sormamayı tercih ettiği için banktan kalkıp yavaş adımlarla yürümeye başladı.

Çok şey değil,sadece sevdiği kadınla bu şekilde mutlu olmak istemişti.

Aralarında tek şanslı olan vardı bu konuda,o da elinde ki şansı kaybetmemek için bütün hazırlıklarını yapmıştı.

Kapı sesiyle elini hızla çekti masadan Oğuz.Çeşit çeşit yemek yapmış,iyi müzikler hazırlamıştı eşinin gönlünü alabilmek için.

Alçin'de eve girdiği gibi şaşırmıştı gelen müzik sesiyle,etrafa bakınmıştı ilk.

Odadan yavaş adımlarla çıkıp karşısına geçip gül uzatan sevdiğine baktı tuhaf tuhaf.Beyaz gömlek ve siyah pantolonuyla bile oldukça yakışıklı görünmesine bir kez daha düşmüş ama belli etmemeye başlamıştı bile.

"Hoşgeldiniz majesteleri."gülüp elinde ki gülü aldı fakat hemen yelkenleri suya indirmemesi gerektiğini düşününce yüzünde ki gülümsemeyi silip üstünde ki montu çıkarmaya yeltendi.

Hemen yanında biten Oğuz'a izin montunu kollarından çekip almasına izin verdi."Ne oluyor?"tavrını hiç bozmadan odaya girince ikinci bir şok yaşadı,hiç beklemediği şık bir masa karşısındaydı.

"Ellerimle yemekler hazırladım biricik eşime."diyip gülümseyerek sol tarafında ki sandalyeyi çekti sanki hiç dağda kimseyi öldürmemiş nahifliğiyle.

"Gerek yoktu."elinde ki gülü masaya bırakıp hiç çekilen sandalyeye bile oturma zahmetinde bulunmayınca, Oğuz pes etmeyip elini uzattı.

"O zaman bu dansı bana lütfeder misiniz?"önce uzatan ele,sonra sahibine baktı.İçinden bir kez daha saydırdı,bu adama hayır diyemeyişine.

Uzattığı eli tutunca kenara geçip hafif hareketlerle müziğe ayak uydurmaya başladılar.

"Niye evin içinde dans ediyoruz Oğuz,biz deli miyiz?"Oğuz, gülümsemesini bozmadan yaklaştı Alçin'e."Ama baş başayız,kendi evimizde."geri çekildi Alçin.

"Yalnız ben yemem bu numaraları."bu sefer elini Alçin'in yüzüne doğru düşen saçlarına geçirip yavaşça geriye doğru taramaya başladı Oğuz.

TÜRKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin