13 - Call Me (Your) Baby

3K 287 15
                                    

Okulun son sınıflar için olan gezisi yaklaşıyordu ve ilk kez, Chanyeol bu olay için biraz heyecanlı gibi hissediyordu. Bu konuda Baekhyun'un kendisini rahatsız etmesine izin vermemeye çalıştı, ama tabii ki de çabaları boştu. En sonunda, bazı zamanlar kendisini okuldan eve cüceyle birlikte yürürken buluyordu.

"Benim oda arkadaşım olmak ister misin?" Baekhyun her zamanki uçarı neşeliliğiyle sordu. Gangsterin kendisine evet demesini istiyordu. "En uygunu bu."

"Ne demek en uygunu bu?"

"Yani, hani erkek arkadaşımsın ya."

"Annene sadece arkadaşın olduğumu demiştin. Ee, hangisi karar ver?"

Dudaklarını büzerek, Baekhyun yanaklarını şişirdi. "Utanmıştım ama." Yumuşak bir şekilde söyledi. "Daha önce hiç erkek arkadaşım olmadı ki."

"Ve hala bir erkek arkadaşın yok."

"Hmmmmm..."

Baekhyun kendisinin bazı konularda sinsi olduğunu düşünüyordu, ama Chanyeol göründüğü kadar aptal değildi. Cücenin elini tutmaya çalıştığı gün gibi ortadaydı. Kaç kere yürürken "kazayla" elleri temas edebilirdi?

Tabii, kazayla olabileceği zamanlar vardı, ama Chanyeol de kör değildi. Parmaklarının birbirlerine geçmesi için tüm gücünü ortaya koyarken bu uğraş sonucunda, Baekhyun'un dilini dudağının kenarından çıkardığını görebiliyordu.

Ama yine de... Chanyeol aptalı oynuyordu zaten.

"Peki... Eğer benim oda arkadaşım olmak istemiyorsan, kiminle uyuyacaksın?"

"Muhtemelen Jongin'le. Belki de Sehun'la."

"Ah... Sahip olduğun tek iki arkadaşla, öyle mi?"

Chanyeol yürümeyi kesti, Baekhyun elini yakalamayı kaçırmıştı. Yine. "Benim başka arkadaşlarım da var, seni geri zekâlı."

"Şey, onlara pek rastlamıyorum--"

"Çünkü bizim okulda değiller de ondan!" Chanyeol gözlerini devirerek inledi. "Her neyse, yüksek ihtimalle zaten geziye gitmeyeceğim bile. Sen gidiyorsun ya o yüzden kesin sinir bozucu olacaktır eminim--"

"Hey!" Baekhyun ilk kez bilinçaltı aşağılamasına karşı gücenmişti. "Seni bir keresinde kavgada yendim ben, hatırlıyorsundur eminim. En azından biraz saygı duy. Bana sinir bozucu demeyi kes ve şey demeye başla... Oh! Şu andan itibaren, bana 'balım' ya da 'bebeğim' de."

Chanyeol yediği azara karşı nasıl tepki vereceğini bile bilmiyordu. "Balım mı?! Bebeğim mi?!" Yüksek sesle feryat etti. "Kusacağım galiba."

Baekhyun'un evine vardılar, ama bu Baekhyun'un konuşmayı henüz bırakmasını sağlayacak kadar yeterli değildi. Bu sefer, Chanyeol'ün sağ elini kavradı ve sanki daima birbirlerine aitmiş gibi parmaklarını birbirlerine kenetledi.

"İyi. Eğer sen yapmayacaksan, ben yapacağım!"

O noktada, Chanyeol normalde verdiği tepkiyi vermek için fazlasıyla şaşırmış haldeydi. Onun yerine, donakalmıştı. "Ne halt ediyorsun sen?"

Saniye bile geçmeden Baekhyun yaptığı en iyi şeyi yaptı ve gangsterin sorusunu görmezden geldi.

"Balım," Kumral, sanki bir şarkı söylüyormuş gibi tatlı, yumuşak bir tonda konuşmaya başladı. Chanyeol neredeyse titriyordu. "Tekrar benimle eve yürüdüğün için teşekkür ederim~"

"Dinle, seni küçük cüce--"

"Bebeğim~" Baekhyun, birleştirdiği ellerini Chanyeol'ün parmakları kumralın pembe yanaklarına yaslanana kadar havaya kaldırırken söyledi. "Eve dikkatli git, tamam mı? Eve varınca beni ara... bebeğim~"

Chanyeol ellerini ayırdı, ve anında (biraz) küçük güdüğün sıcak ellerini özlemişti. "Kes şunu."

"Eğer bana bebeğim dersen keserim."

"Beklerken geber o zaman."

Baekhyun'un nefesi kesildi. "Şimdiden ölüm bizi ayırana kadar mı diyorsun yani? Demek istediğim, bence de."

"Öyle demek isteme-"

Durup dururken bir anda (gerçi Chanyeol'ün cidden bunlara alışık olması gerekiyordu artık) Baekhyun evlerinin ön kapısına aceleleyle ilermeden hemen önce iki koluyla da ona sarıldı. "Yarın görüşürüz, bebeğim! Salem'e beni güvenlice eve bıraktığını iletirim!"

Baekhyun evine girdi ve kapıyı kapattı, Chanyeol'ü dışarıda; yalnız ve üzgün eliyle baş etmeye bırakarak.













Think About It II chanbaek Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin