16 - That's Right, My Type

2.7K 281 80
                                    

Chanyeol bir gangsterdi ama bu arada da Baekhyun'un erkek arkadaşıydı.

*
*

Balo geçip gitmişti, Chanyeol'ün umursadığından değil tabii ki. Ama Jongin'in ve Sehun'un tüm konuştuğu buydu. Birkaç kere konuşmalarında Baekhyun'un adının geçtiği oldu ve Chanyeol o anlarda kendisini konuşmalarını dinlerken bulmuştu, her ne kadar dinlememeye çalışsa da. Amaçsız ve aptalcaydı.

*
*

Jongdae, asla bir tehdit oluşturmamıştı. Küçük embesil ezilebilir ve minikti, tıpkı Baekhyun gibi, ki onun kadar sinir bozucu değildi aslında. En azından tahammül edilebilirdi.
Ama sonra, Chanyeol onu gördü. Okul kapısının girişinde duruyordu.

Kim Junmyeon, komşu okullarının suçlulularının lideri. Sert biri gibi görünüyordu, ve muhtemelen kendisi de öyle olduğunu düşünüyordu, ama Chanyeol onun ciğerini biliyordu. Ama yine de, etrafta bir keresinde sırf öğrencinin biri ona bakmaması gereken bir şekilde baktığı için Junmyeon'un nasıl da onu merdivenlerden ittiğine dair bir dedikodu dolaşıyordu, o yüzden bu herif, BMW çocuğu kadar tehditkar olmayan biri değildi.

Chanyeol'ün bölgesine girmek tehlikeliydi ve kendi işaretlenmiş bölgesinin böylesine saygısızlığa uğramasına izin veremezdi.

Arkadaşlarının desteği olmadan yalnız olmasına rağmen, zorlu rakibine doğru uzun adımlarla yürüdü; elleri çoktan yanlarında yumruk şeklini almıştı. "Hey! Ne halt ediyorsun burada?"

Junmyeon tadı kaçmış bir şekilde ona baktı. "Siktiğimin kendi işine bak, Park."

"Sen bölgemden çıkana kadar asla. Şimdi o yüzünü patlatmadan önce def ol git buradan!"

Alay ederek, Junmyeon gözlerini devirdi. "Birini bekliyorum."

"Kahrolası sokağın diğer tarafında bekle o zaman--"

"Junmyeonnieeeeeeee!"

Chanyeol durdu. Bu sesi tanıyordu. Bu aptal... lanet olası... ses--

Gangstere arkasından saldırarak, Baekhyun Junmyeon'la kol kola girmeden önce ona hızlıca sarıldı. Bir saniye bile düşünmeden, ona yaslandı. "Geldin! Sözünü bozacağını düşünmüştüm."

"Bebeğim, bozduğum tek şey prezervatiflerdir."

Chanyeol bunu duyduktan sonra itiraf etmek istediğinden çok daha fazla morarmıştı. Kaşlarını iyice çatarak, yumruklarını sıkılaştırdı.

Baekhyun kıkırdadı ve başını arkaya doğru çevirdi. Yüzündeki gülümseme soldu ve yerini daha... az heyecanlı bir ifadeye bıraktı. "Üzgünüm. Şimdi gidiyoruz. Seni rahatsız etmek istemedi, Yeol."

İkisi de okul alanından yürüyüp gitmeye başladığında, Chanyeol tam zıt yöne baktı ve o tarafa doğru ilerlemeye başladı.

Kim Junmyeon'u da sikeyim o küçük geri zekalıyı da. Başımdan çok güzel attım işte.

*
*

-Balo Gecesi-

Balonun gercekleştiği binanın arkasında ağlamak Baekhyun'un planlarında yoktu. Ama sokaktaki geçitte ağlamak için kapıdan fırladığında birine kazayla çarpmayı da planlamıyordu.

"Hey, seni küçük bok parçası!"

Baekhyun neredeyse özür diliyordu ama yabancı konuşmaya devam etti.

"Sigaramı düşürttün bana!"

Bu, Baekhyun'u içinde olduğu duygu durumundan bir saniyeliğine çıkarttı. "Kötü bir alışkanlık zaten! Eğer kokmuş bir nefesin olursa kimse seni öpmek istemez ki!"

Yabancı gülmeden önce ona baktı. "Belki de öpülmeyi istemiyorumdur."

"Bu doğru değil. Herkes öpülmek ister. Hatta öpmesini istediği kişiler aptalın teki olsa bile."

"Sorunların varmış gibi görünüyor." Bir duraksama oldu. "Az önce bir piçten falan mı ayrıldın? Burada mı o?"

Baekhyun dönüp binaya baktı ve başını salladı. "Hayır..."

"O zaman ne halt etmeye ağlıyorsun?"

"Çünkü artık ondan hoşlanmak istemiyorum." Baekhyun iç geçirdi. Aklı, Chanyeol'e ve bir keresinde Salem'le birlikteyken devin nasıl da kızardığına gitti. "Ama yapamıyorum..."

"Şey... Ne derler bilirsin, değil mi?"

"Ne?"

Baekhyun, adam ona doğru yaklaşırken tedbirli bir şekilde izledi. Karanlık dar bir sokaktaydı ama kendisine bir şey olmayacağını düşündü. Nihayetinde, sertfikalı bir çete üyesiydi.

"Birinin üstesinden gelmek için en iyi yol, yeni birinin altına girmektir." Sırıtarak, adam elini uzattı. "Kim Junmyeon. Beni yeni erkek arkadaşın olarak say."



 





Think About It II chanbaek Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin