49 - Pinky Swears

1.8K 188 61
                                    

Chanyeol (üzgün) bir gangsterdi.

*
*

Baekhyun somurtup duruyordu ve Jongdae de fark etmiyormuş gibi davranıyordu, ama kumral olan sürekli iç çekmeye başladığı zaman kafasını ders kitabından kaldırıp arkadaşına endişeli bir bakış atmaya zorlandı. Jongdae'nin evine geleli 40 dakika olmuştu ve Baekhyun kitabın kapağını bile açmamıştı.

"Tamam. Dökül bakalım. Sorun ne?" Yatağında yuvarlanan çocuğu süzerek Jongdae sordu. "Bu projeyi bitirmemiz gerek ve hiç yardımcı olmuyorsun çünkü sen, nasıl desem, üzgünsün! Yine Park Chanyeol'le mi ilgili--"

"Cal Tech'e artık gitmek istemediğimi mi söylesem ya?" Baekhyun mırıldandı. Göğsündeki sarıldığı yastık sesini boğuyordu.

Jongdae duyduklarına inanamıyordu. "Ama yaz programları için erken girişin var!" kalemini masaya koyarak söyledi. "İyi bir okul ve, bilirsin, harika bir fırsat."

"Ama burada değil." Baekhyun'un üzgün olduğu her halinden belliydi. "Yani... yani, Chanyeol ne olacak?"

"Baek, her şeyi çocuğun teki için çöpe atamazsın! Çiftlerin liseden sonra ayrıldığını herkes bilir."

"Gerçekten mi?"

"Tabii ki gerçekten! Hiç, ne bileyim, skeç falan izlemedin mi sen?" Gözlerini devirerek, Jongdae başını iki yana salladı. "Ailen çoktan her şeyi toparladı. Şimdi fikrini değiştiremezsin. Artık çok geç! Yani, cidden. Hadi diyelim kaldın, sonra ne yapacaksın? Chanyeol ne yapacak? Markette mi çalışacak?"

"Şey--"

"Alınma ama, Baekhyun, sana çoktan söyledim. Kötü çocuk evresinden geçiyorsun." Jongdae ona içtenlikle baktı. "Ondan hoşlandığın için onunla çıkmaya devam edebilirsin, ama... Hayallerini ve sıkı çalışmanı bir çocuk için çöpe atma. Zaten eninde sonunda ondan ayrılacaksın. Sırf son sınıf bunalımında olduğun için erkek arkadaş istediğini ikimiz de biliyoruz."

"Bu doğru değil," Baekhyun karşı çıktı. "Tatlı olduğunu düşünmüştüm. Ve beni geri aradığı zamana kadar da çok fazla kafa yormamıştım zaten... Oh, Dae. Ne yapacağımı hiç bilmiyorum!"

"Vay be, sen cidden arabanın arkasından koşan bir köpek gibisin, değil mi? Ama şimdi arabaya kavuştun ve ne yapacağını bilmiyorsun."

"Aynı şey değil bir kere!"

"Hı hı," Jongdae ikna olmamış bir şekilde söyledi. "Eh, bari erkek arkadaşına söylediğinden emin ol da günün birinde ortadan öylece kaybolma. Benim peşime falan düşer sonra."

Baekhyun Jongdae'nin yastıklarından birini ısırdı ve ağlamaya başladı.

*
*

Cumartesi sabahı, Baekhyun Chanyeol'ün evini ziyarete gitti ve gangsterin En Yakışıklı Çocuklar'ın geri kalanıyla Apex oynamasını izledi. Eğlenceli bir oyun gibi görünüyordu ama Baekhyun tüm bu tıklama olaylarından hoşlanmamıştı o yüzden erkek arkadaşının yatağında otururken hesaplama ödevini bitirmeye odaklanmıştı.

"O burada, burada, burada, burada! Yakaladım onu. İşi bitti. Bir tane kaldı."

Baekhyun, denklemin limitlerini çözerken gülümsedi.

"İçeri gir-- Siktir. Bittim ben. Yakalayın onu-- Binanın arkasında-- Orada. Tam da orada işte! Evet be." Ellerini masasına vurarak, Chanyeol kalktı ve kulaklığını çıkardı.

"Kazandın mı?"

"Evet," Chanyeol oyunu beklemeye alıp, çıkmak için tıklarken yanıtladı. Ekran uyku moduna geçmeyi bitirdiğinde, döndü ve yataktaki kumrala katılmak için ona doğru yürüdü.

"Ödevin bitti mi?"

"Neredeyse." Baekhyun gözünün ucuyla erkek arkadaşına bir bakış attı.
"Niye ki?"

"Sadece merak ettim. Dikkatini dağıtma," Chanyeol omuzlarını silkti ama Baekhyun'un çalıştığı kağıdı süzmeye devam etti. "Hepsini doğru yaptığından emin ol."

Baekhyun kıkırdayıp, dikkatini yeniden probleme verdi. Chanyeol bu kadar dikkat dağıtıcıyken ödev yapmak zordu-- hatta şimdi oyun oynamayı bitirdiği için daha çok ilgisini çekiyordu.

"İstersen cevaplarımı kontrol etmede bana yardımcı olabilirsin!"

Matematik cidden Chanyeol'ün olayı değildi. "Ben almayayım. Sağol."

"Mmm, o kadar da zor değil ki. Tam olarak şunu yapıyoruz--"

Baekhyun'un telefonu çaldı ve Bad Boy şarkısı odaya dolmaya başladı ('Kötü çocuğum ol, erkeğim ol...'). Chanyeol bile kim olduğunu anlamıştı.

"Cevap verme şuna," Gangster sert bir şekilde söyledi.

Ama Baekhyun bunun kabalık olduğunu düşündü o yüzden Chanyeol'ün istediğini görmezden geldi ve telefonu cevapladı.

"Selam, Myeonnie!"

Gözlerini tavana doğru devirerek, Chanyeol yatağına pat diye düştü. Junmyeon bu sefer kahrolası ne istiyordu acaba?

"Evet... Oh, mhm. Çoktan gönderdim zaten, o yüzden-- Huh? Benim şey yapmamı mı istiyorsun... Oh." Baekhyun gangstere baktı ve gözleri kısa süreliğine buluştu. "Tabii ki! Seninle cumartesi görüşürüz."

Kapattı, ve Chanyeol'ün yaptığı ilk şey kollarını açmak oldu-- emekleyip ona sarılması için açık bir davet.

Ki Baekhyun da aynen bunu yaptı.

"Neymiş?" Chanyeol çok fazla kızgın görünmemeye çalışarak sordu (ama yine de Junmyeon'a lanet olsundu).

"Junmyeon haftaya değil ondan sonraki hafta cumartesi bir parti veriyormuş. Özel bir parti olduğunu söyledi o yüzden gelmeliymişim."

BMW çocuğu da Baekhyun için bir sürpriz parti vermiyor muydu? Ama o Jongdae'nin evindeydi... O zaman Junmyeon neden parti veriyordu?

O da Baekhyun'un taşınma olayını bilmiyorsa tabii. Ama bu da, ona birinin söylediği anlamına geliyordu...

Chanyeol, Baekhyun'un yanında kendisine sokuluşunu izledi. Cücenin, Junmyeon'a kendisinden daha mı fazla güvendiğini merak etmekten kendini alamadı.

"Gidiyor musun peki?"

"Hm? Oh, evet!"

"Neden?"

"Çünkü gideceğimi söyledim!" Baekhyun uzandı ve nazikçe Chanyeol'ün yanağını dürttü. "Sözlerini bozmamalısın, bilirsin işte."

"Öyle mi?"

Başıyla onaylayarak, Baekhyun ifadesini tekrar onayladı.

"Tamam, o zaman. Bana nereye gittiğin hakkında asla yalan söylemeyeceğine söz ver." Serçe parmağını kaldırarak, Chanyeol Baekhyun'un da aynı şeyi yapmasını bekledi. Küçük cücenin olayı anlaması birkaç saniyesini aldı.

Gülümseyerek, Baekhyun serçe parmaklarını birbirlerine geçirdi ve yemin etti." Aptalsın," güldü." Daha şimdi sana sadece gidip Junmyeonnie'yi ziyaret edeceğimi söyledim ya! Ama sorun değil. En azından benim aptalımsın."

Chanyeol isteksizce alay etti. Demek istediği şey bu değildi ama cücenin beynini teğet geçmiş gibi görünüyordu.
"Senin aptalın mı?"

"Evet. Benim aptalım... benim sevdiğ--"

Baekhyun'un telefonu tekrar titredi, ama bu kez, arayan Junmyeon değildi.

Chanyeol, Baekhyun'un ondan aceleyle ayrılıp hızlıca izin isteyerek dairenin oturma odasına gitmesinden anlamıştı bunu.












Think About It II chanbaek Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin