Chanyeol bir gangsterdi ve Baekhyun...
*
*[Gönderen: Junmyeonnieee] Cumartesi günkü partime gelmedin, bebişim :( (Ç/N: 'Gelmedin'i 'boşalma' yı ima ederek yazmış.)
[Gönderen: Baekhyunieee] Jongdae'nin de aynı saatte partisi olduğunu unutmuşum, Myeonni :c
[Gönderen: Junmyeonnieee] :(
[Gönderen: Baekhyunieee] Başka zaman takılabiliriz :)
[Gönderen: Junmyeonnieee] :) Dondurma?
[Gönderen: Baekhyunieee] Olur!
[Gönderen: Junmyeonnieee] Seni çarşamba günü okuldan sonra alırım. Gangsterleri ek gitsin.
*
*Chanyeol gerçekten minik cücenin gitmesine izin vermek istemiyordu. Baekhyun'un güldüğünde o aptal burnunun kırışmasını-- yada genel olarak gülüşünün nasıl sinir bozucu olduğunu, aslında ne kadar da çok özleyeceği gerçeği cidden can sıkıcıydı.
Ayrıca Baekhyun'un sahiden bu kadar yapışkan olması da gerçekten aptalcaydı-- Her zaman ya el ele tutuşmak ya da sarılmak istiyordu. Çoğu zaman, ikisini de istiyordu. Hemencecik sinir bozucu oluyordu işte. Yani, cidden lanet olası sinir bozucu oluyordu...
Sağına bakarak, Baekhyun'un yemek kutusundan bir şeylerle Jongin'i kaşığıyla beslerken Sehun'un da köşede oturup ona tezahürat etmesini izliyordu. Cüce kahrolası çok neşeli ve mutlu görünüyordu, gangster neredeyse lanet olası Jongin'i kıskanmıştı hatta.
Siktir.
Onu çok özleyecekti.
Hem de çok fazla.
Kahrolası çok salakçaydı ve Chanyeol böyle hissetmekten nefret ediyordu. Garip bir şekilde, tıpkı diğerlerine yaptığı kadar hızlı bir şekilde Baekhyun'u atlatıp yoluna devam edebileceğini düşünmüyordu...
Hatta hala yoluna devam edip etmeyeceğini bile gerçekten bilmiyordu.
Muhtemelen hayır, etmeyecekti...
Eğer ilk Baekhyun kendi yoluna devam ederse, belki.
Chanyeol'ün cidden tüm bu uzun mesafeli ilişkiler olayından yüksek beklentileri yoktu... Bu bok hiç yürümezdi çünkü.
Ama Baekhyun zaten çoktan tüm bu olay için endişeliydi. Eğer bu haltı yüksek sesle söylerse bu ikisini de daha iyi bir hale getirmezdi.
Bir parçası bu işin yürümesini istiyordu, ama--siktir. Baekhyun muhtemelen Cal Tech'te, tıpkı küçük cücesinin olduğu gibi, bilgisayarlarla ve kodlamayla ilgili bilgisinden daha çok bilgi sahibi olan ateşli bir piliç bulacaktı.
Düşüncesi bile Chanyeol'ü mutsuz ediyordu çünkü bu mevcut bir ihtimaldi.
"Yeol?"
O kadar derin düşüncelere dalmıştı ki Baekhyun birden mucizevi bir şekilde hemen yanında belirivermişti.
"Evet?"
"Benimle bugün eve kadar yürümezsen sorun değil."
Kafası karışmış bir halde, Chanyeol ona bir bakış attı. "Ne demek istiyorsun?"
"Geçen cumartesi olan partisini kaçırdığım için Junmyeonnie beni dondurma salonuna götürecek." Baekhyun kollarını gangsterin beline dolarken sordu. "Sorun olur mu?"
Chanyeol başını eğip aşağıya baktı ve o şişko, kahverengi gözleri gördü... Sonra iç geçirdi.
"Sadece tuhaflaşmasına izin verme."
"Ona parmak yemini ettireceğim. Söz." Baekhyun ona doğru yaslandı ve gangsteri yanağından öptü.
"Ettirsen iyi edersin." Chanyeol cevapladı.
Gülerek, Baekhyun geri çekildi ve diğer ikisiyle ortalığı karıştırmaya geri döndü. Chanyeol'ü, bu son birkaç haftanın ne kadar süreceği merakı içinde bırakarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Think About It II chanbaek
FanfictionChanyeol bir gangsterdi ve Baekhyun bunu kurcalıyordu. "Sence de tatlı değil mi?" "Ne?" Jongdae dönüp arkasına bakarken şaşkına döndü. "Sopalı olan mı?" "Evet." "Park Chanyeol." "Adı bu mu?" "Aman tanrım, Baekhyun." yazar: Exobubz izin alınmıştır. ...