40 - Tell Me Why

1.8K 206 191
                                    

Chanyeol lanet olası bir gangsterdi ve Baekhyun, Bay Kibirli İle 100 Gün geçiriyordu.

*
*

Salem normalde olduğundan daha çok yerinde duramıyor ve oturamıyordu, o yüzden Baekhyun; küçük şey gidip evin içindeki karton kutularla oynayabilsin diye kediyi odasından kapı dışarı etti. Hala bir sürü kutu vardı ve çoktan bir hafta olmuştu bile.

Chanyeol şüpheleniyordu ama bir şey söylememeye karar vermişti. Kendisini alakadar etmezdi o yüzden umursamıyordu.

"Bugün farklı bir şeyler izleyebiliriz diye düşündüm!"
Baekhyun yatağa geri hoplayıp Chanyeol'ün ayrık bacaklarının arasına otururken belirtti. Kumandayı televizyona doğrultmadan önce gangsterin göğsüne iyice sokuldu. "Hadi bir film izleyelim. 'Bay Kibirli İle 100 Gün'ü düşünüyordum'!"

Kaşlarını çatarak, Chanyeol eğilip hindistan cevizi kafalı kumrala dik dik baktı. "Sen bana bir şey mi söylemeye çalışıyorsun?"

"Pek sayılmaz!" Baekhyun 'oynat' tuşuna bastı. "Oh, ama zaten biz 100. gün dönümümüzü bir süre önce kaçırdık... Ama sorun değil. Sonra hediyeleşebiliriz."

"Aptalca bir gelenek." Chanyeol alay ederek gözlerini devirdi. "Hiçbir amacı yok."

"Eh, ama eninde sonunda kutlayacağız çünkü önemli!" Filmin açılışı başlarken Baekhyun ısrar etmeye devam etti. "Seni beyzbol sopanla görüp sana 'selam' diyişim sanki dün gibi gözümün önünde!"

"Sadece 'selam' demekten fazlasını yaptın, mankafalı." Chanyeol, Baekhyun'un hayatına kendisini zorla soktuğu kısmı es geçti. Cidden kahrolası çok sinir bozucuydu.

"Aynen, duh! Erkek arkadaşım olmanı istemiştim."

Filmdeki kız, bir tenekeyi tekmeleyip onun pahalı görünen bir arabaya çarpmasına sebep olmuştu ama Chanyeol gerçekten Baekhyun kadar dikkatini vermiyordu.

"Neden?

"Hm?"

"Hangi cehenneme bana çattın ki?"

Gangster, ne beklediğini ya da ne beklemek istediğini bilmiyordu. Özel  hissetmek ve şey demesini mi, uh, cücenin kendisinden uzun süreden beri hoşlandığını mı söylemesini istiyordu...? Bla bla bla--- ve bir sürü aptalca şeyler falan.

"Çünkü insanlar senin korkunç olduğunu söylüyordu ve ben de meydan okumaları severim," Baekhyun gelişigüzel bir şekilde söyledi. "Tatlıydın da, ve cidden uzundun ayrıca... birlikte güzel görünürüz diye düşünmüştüm!"

Bu, Chanyeol'ün (gizlice) umduğu şey değildi. Aslına bakılırsa, bu kendisini biraz... üzmüştü.

"Ha, yani sen bu işin içinde sadece öylesine takılıyordun." Chanyeol eklemeden önce bir saniye durdu. "Aslında bu işin parçası olan 'ben' olduğumdan değil de, öylesine takılıyordun yani."

"Huh?" Kafası karışmış bir halde, ona ters ters bakan devle göz teması kurabilecek kadar kafasını çevirdi. "Hayır. Sana daha önce de söyledim, senden hoşlanıyorum!"

"En başta değil ama," Chanyeol düzeltti. Her nasılsa, bu düzeltme onu olmak istediğinden daha fazla kızdırdı.

Aslında Baekhyun'un sahte hislerle ve sahte sebeplerle ve daha bilmem ne kadar sahte olan boklarla dolu bir sahte sürtük olmasını lanet olası kim umursardı ki.

Chanyeol, umursardı.

"En başta da hoşlanıyordum! Rastgele çocuğun tekine gidip erkek arkadaşım olmasını istemem. Aptalca olurdu!" Baekhyun gangsterden uzaklaştı ve tüm vücudunu çocuğa doğru döndürdü. Film arkada oynamaya devam ediyordu, ama Baekhyun'un gözleri Chanyeol'ün kahverengilerine odaklanmıştı.
"Güvensiz mi hissediyorsun? Öyle hissettiğini hissediyor gibiyim!"

Think About It II chanbaek Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin