Think About It II chanbaek

28 - Dirty Little Secret

Baekhyun büyük bir sırrı olan, küçük patrondu.

*
*

Baekhyun, kütüphanede karşısında otururken, hımlamaya devam ederken ve masanın altından ayaklarını sallarken Jongdae, derse kafasını vermeyi bayağı bir zor buluyordu. Bazen, kazara anasının şeyi kadar acıtacak bir şekilde bacağına tekme yiyordu.

Baekhyun normalde bu kadar terelelli değildi, ama o suçlularla takılıp da sadece gidip çatıda "sakinleşmek" için günün yarısı ortadan kaybolduğundan beri sanki dikkat süresi kısalmıştı.

Ya böyleydi ya da aklını meşgul eden başka bir şeyler vardı.

"Acaba neden şapşal gibi olduğunu sorabilir miyim?"

"Bilmem~" Baekhyun matematik ödevinden başını kaldırdı. "Sormak istiyor musun?"

"Galiba."

"O zaman sor!"

Jongdae'nin nefesi kesildi. "Uh, tamam. Neyin var? Niye tuhaf davranıyorsun?"

"Eh, sormana sevindim!" Baekhyun'un neşeli tonu Jongdae'yi şaşırttı. "Chanyeol fikrini değiştirdi yani o da geziye geliyor! Liste falan yapmaya başlamam gerek. Gezi için diş fırçama, bir tane uyku tulumuna, bir tane yastığa, biraz kayganlaşt-"

"Bekle," Jongdae onu durdurdu. "Park Chanyeol de mi geliyor? Niye? Geziye aptalca dediğini sanıyordum."

Baekhyun omzunu silkerek güldü. "Onu yanlış duyduğumuzu söyledi!" Açıkladı. "Yani, o da gidiyor ve gidip oda arkadaşı olarak kaydolacağız. Her şeyi planladım. İlk olarak, eşyalarımızı yerleştireceğiz ve sonra da her sabah öpüşeceğiz!"

"İğrenç," Jongdae utandı. "Hala aranızda bir şeyler olduğuna inanamıyorum ya. O çocuğu neden öpmek istersin ki!"

Baekhyun'un gülümsemesi soldu. "Ne demek istiyorsun?"

"Onun babası, nasıl desem, bir mafya babası, anlarsın ya," Jongdae ona söyledi. "Annesi de daha önce hapse girmiş diye duydum. Birini falan öldürmüş ya da öyle bir şey bence."

"Bunlar sadece dedikodular," Baekhyun, devi savunarak söyledi. "Ve onlara inanmamalısın. Bence ailesi hiç de öyle değil!"

Jongdae kaşlarını kaldırarak imalı bir şekilde baktı. "Peki, daha önce hiç onlarla tanıştın mı?"

"Hayır, ama--"

"O zaman mafyadalar işte." Jongdae geri test kitabına dönerek omuzlarını silkti. "İki ay içinde taşınacağını biliyorum, ama cidden tehlikeli insanlarla takılmamalısın, Baek! Sırf gittiğin zaman bir daha onları görmek zorunda kalmayacaksın diye yenilmez falan değilsin sen. Başına kötü bir şey gelebilir şey gibi, oh, bilmem, bir motorsiklet kazası gibi. Sadece dikkatli ol."

Baekhyun gözlerini devirdi. "O, mafyadan falan değil ve herkesin düşündüğü kadar kötü biri de değil! Kendi tarzında o çok tatlı, ama aynı zamanda da kafa karıştırıcı," Alt dudağını bükerek söyledi. "Onu her zaman evime davet ediyorum!"

"Okulun gangsteri senin nerede yaşadığını biliyor mu?"Jongdae inanamaz bir şekilde söyledi. "Para ya da mücevher falan çalınmış mı, fark ettin mi hiç?"

"Hey, söylediğin hiç hoş değil! Chanyeol öyle bir şey yapmayı aklından bile geçirmez. Annemi seviyor ve asla onun çatısının altından bir şey çalmaz." Beşinci probleme cevap vermek için not alırken, Baekhyun devam etti. "Senin düşündüğün kadar katı biri değil. Bir keresinde yendim onu! O yüzden şimdi bana Küçük Patron diyorlar."

Jongdae şüphelerini belli etmedi. "Peki o zaman, gerçekten ondan hoşlanıyor musun? Şaka yaptığını falan sanmıştım."

"Ondan çok hoşlanıyorum, Dae," Baekhyun iç geçirerek söyledi. "Ondan gerçekten, gerçekten hoşlanıyorum. Sadece hep onu öpmek istiyorum ama daha öpüşmedik. Zamanı gelince olmalı-- tercihen yani. Olmazsa da, fark etmez o zaman. Sadece öpüşmenin nasıl hissettirdiğini bilmek istiyorum!"

"Böyle gidersen uçuk kapacaksın, Baek."

"Hayır, kapmam! Chanyeol'den hoşlanıyorum."

"Tamam, ve...?"

"Ve eğer hoşlandığın kişileri öpersen uçuk kapamazsın!"

Jongdae kafasını kaldırıp ona baktı. "Kim söyledi bunu sana?"

"Chanyeol," Baekhyun cevapladı.

"Aman tanrım. Seni manipüle ediyor!" Jongdae'nin soluğu kesildi. "Kendisini öpmeni istiyor!"

Kelimeler, Jongdae'nin başlangıçta hedeflediğinin tam aksine bir etki yarattı.

"Gerçekten mi?!" Baekhyun kızardı. "Umarım istiyordur."

İçten içe inleyerek, Jongdae test kitabına odaklanmaya çalıştı... yeniden. Baekhyun cidden her şeyi daha da zorlaştırıyordu.

"Beni dinlemeyeceksin zaten ama sadece bence işleri onunla bu kadar ilerletmemelisin! O bir suçlu, Baekhyun. Bu işler ilk dudaktan öpücükle başlar ve sonra ne olduğunu bile anlamadan, sıra penise gelir!" Jongdae duraksadı. "Eminim yeni okulunda dersleri asmayan ve kıç kavramayan daha iyi bir çocuk bulacaksın."

Baekhyun hemen bir şey söylemedi. Onun yerine dudaklarını birbirine bastırdı ve yedinci probleme baktı.

"Gerçi, ben onun gibi birini bulacağımı hiç sanmıyorum," mırıldandı.

"Herkesin kötü çocukların ateşli ve seksi olduğunu düşündüğü safhaları vardır, ama her zaman geçer işte. Bilim öyle diyor."

7.a Elektro Manyetizma

Kafasını masaya koyarak, Baekhyun yüzünü sakladı.

Sade sessizlikten saniyeler sonra, yüksek bir şekilde iç çekti.

"Bilimden nefret ederim."