"Daha çok küçük olduğu için görmekte zorlanabilirsiniz ama dikkatli bakın." dedi doktor. Ardından devam etti. "Şu küçük nokta gibi olan şey sizin bebeğiniz."
Ulaş'ın gözünden mutluluğun tarifi olarak birkaç damla yaş aktı. İrem'in de gözleri dolmuştu.
"Kendinizi yormamaya özen gösterin, size hamilelik süresince yardımcı olacak bir program hazırlayacağım." dedikten sonra ultrasonu İrem'in karnından çekti. Peçeteyle karnını silip ayaklanan İrem'e Ulaş yardım etti.
Doktorun verdiği programı aldıktan sonra da hastaneden ayrıldılar. İkisi de sevinçten havalara uçacaktı sanki. Ailelerine bu müjdeli haberi verdiklerinde herkes çok mutlu olmuştu, magazinde de yavaş yavaş duyulmaya başlamıştı. Haberi görenlerin yorumları da sevgiyle dolup taşıyordu. Hayran kitlelerinde neredeyse sevgi seli yaşanmıştı.
Ama akıllardaki tek soru dizi devam ederken yaşanan bu hamileliğin sorun olup olmayacağıydı. Yapımcı ile görüşmeleri gerekiyordu öncelikle. Geçen sezon yaşanan tatsızlıkların bu sebepten bir kez daha yaşanması isteyecekleri en son şeydi.
Bunları bir kenara bırakmışlar, sadece anın tadını çıkarıyordu Ulaş ve İrem çifti.
Eve varınca İrem'e yemek hazırlamak için girişmişti Ulaş. İrem'in gerek yok demesine rağmen durmamış binbir çeşit yemek yapmıştı karısına. Can taşıyorsun diyerek yedirmeye çalışıyordu hepsini.
"Ya aşkım, 9 ay beni böyle beslersen ben 100 kilo olurum."
"Hayır canım, sadece 9 ay değil. Emzirirken de yemen gerekiyor, senden beslenecek bebeğimiz."
İrem, Ulaş'ın bu tatlı hallerine gülümsedi. "Seni çok seviyorum biliyorsun değil mi?"
"Ben de." diye yanıt verdi Ulaş. Ardından İrem'in karnına dokundu. "Ama en çok bu küçük bücürü."
"Ya, pabucum dama atıldı hemen ha?"
İrem'in yüzünü avuçları içine aldı Ulaş. "İkimizden bir parça olacak sevgilim, senden benden bir parça. Onu sevmeyeyim de kimi seveyim?"
İrem gülümseyerek kafa salladı ve Ulaş'ın omzuna başını yasladı. "Uyuyalım mı artık?"
"Uyuyalım, gel."
İrem, Ulaş'ın koluna girdiğinde odaya kadar yürüdüler. Üstlerini değiştikten sonra ise yatağa uzandılar.
Aklına gelen şey ile tebessüm etti İrem. "Hatırlıyor musun? Birlikte bir sahnemiz vardı, Nefes Tahir'in elini karnına koyuyordu."
"Hatırlıyorum tabi."
"İşte o zaman içimden demiştim ki, acaba bunu gerçekten de yaşayabilir miyiz? Ulaş İrem olarak yani."
Karşısındaki kadının masumluğuna içi giderken elini İrem'in karnına koydu.
"Bak, yaşıyoruz işte."
İrem de elini Ulaş'ın elinin üstüne koydu ve konuştu. "Yaşıyoruz."
İrem'in esnediğini gören Ulaş hemen kolunun altına alıp göğsüne yatırdı. Bebeklerinin hayalini kurarak geçirdikleri uyku bir nevi huzuru temsil ediyordu.
***
İrem Ulaş'ın elini tutmuş çekiştirirken genç adamın keyfi yerinde değildi.
"Ya Ulaş, gülümser misin? Surat asmak sana yakışmıyor."
"Ya ne yapayım sevgilim? Tutturdun Cunda'ya gelelim diye, bir şey olacak diye korkuyorum sana."
"Sevgilim.." diyerek Ulaş'a yaklaştı İrem. Gömleğinin yakasını tuttuktan sonra konuşmaya başladı. "Daha bebeğimiz 1 aylık bile olmadı. Şimdi eğlenmezsem karnım iyice büyüdüğünde hiç eğlenemem.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşlerde Sevdim Seni •tamamlandı•
FanficAramızda dağlar, yollar, yıllar var iken; beni sana sımsıkı sarılı görenler olmuş.. ~ulrem serisi #1 "Açıkçası ben aşkın bir tutku olduğunu düşüyorum, birini tanımadan da aşık olabilirsiniz; bazen sadece gözlerine bakmak, sesini işitmek bile aşık ol...