Merhaba... Finali bugün eklemek gibi ve hatta yazmak gibi bir niyetim bile yoktu. Bugün liseden beri görüştüğüm,sevdiğim canım dediğim canımın telefonuyla ve anlattığıyla içimde konuşan Kadir'i susturamadım. Yaklaşık bir saatin sonunda bölümü yazar yazmaz ekliyorum yani canlar:)
Bu sadece finalin başlangıcı biliyorsunuz. Ben asla final veremiyorum bu adamlara. Tabii bundan Kadir de nasiplenecek. Ne zaman konuşsa içimde, ben açıp yazacağım bilgisayarıma ve ekleyeceğim buraya.
Medyaya eklediğim şarkıyla okumanızı tavsiye ediyor ve aradan çekiliyorum. Biliyorsunuz nasıl seviyorum sizi. Yorumlarınızı merakla bekliyor olacağım. Yüreğinizden öpüyorum hepinizin...Keyifli okumalar... :)
"Unutma ki her seven isimsiz bir kahramandır.
Unutma ki insan;
Sevebildiği kadar İNSANDIR."
Ümit Yaşar Oğuzcan
Varoluşun temeli,varlığın niceliği,niteliği ne kadar da yaza yaza bitmeyen bir meseleydi.Kenidmi bildim bileli de insan olmak adına milyonlarca satır,kelime ve binlerce kitap okumuştum. Okuyacaktım da...
Çok sorguladığım günlerim,gecelerim olmuştu kendimi,sevdiklerimi. Burada,bu anda olanları ve hatta yitip gidenleri. Doğuştan olan beni,yaşadıklarım,acılarım nihayetinde olan beni. Çok sordum,çok istedim bilmeyi Kadir'i.
Çünkü diyordu ki Küçük Prens;
İnsan önce kendini yargılamalı,ancak öyle olursun bilge.
Oysa insan ham olandı. İşlenmemiş olan. Yargılıyordu kendine,hayatına,kim olduğuna bakmadan. Hırpalayarak,kırarak ve hatta yağmalayarak. Ve aklıma hep aynı soru geliyordu nedendir bilinmez?
Neden kırıyorduk farklı olanı,bize,bana,sana benzemeyeni? Ne diyordu Yaşar Kemal;
Bir bahçede hep aynı renk çiçek olmamalı. Olmamalıydı zaten rengimiz aynı,bedenimiz aynı,gülüşümüzün rengi farklı olmalıydı mesela. Ağlarken kimimiz haykırarak ağlamalıydık,kimimiz sessizce.
Bizi güzel kılan farklılıklarımızdı. Ve o farklılıkları kabullenme şeklimiz. Yargılamadan,incitmeden sevebildiğimiz ölçüde insandık nihayetinde. Bizi aklı,iradesi olmayandan ayırandı bu.Yani yaradılışımız gereği farklılığımızdı. Oysa yaradılışımıza ters düşüyorduk.
Canımız yanıyorsa can yakıyorduk.
Ağlıyorsak ağlatıyorduk.
Hakkımız yendiyse yahut incitildiysek biz de incitiyorduk.
Bunu öyle acımasız öyle kan dondurucu yapıyorduk ki sonra da rahat rahat nefes alıp,yaşıyorduk. İçimde depremler oluyordu. Yakmak istiyordum,yıkmak önüme ne gelirse ve haykırmak sonsuz kere.
Neden?
Nasıl?
Unutma,ne olur yaratılışını unutma. Sen 'insan' olarak geldin bu hayata. İnsan demek;
Seven demek sogusuz sualsiz...
Merhamet demek,canlı cansız ne varsa her şeye.
Ve insan demek ar demek edep demek...
"Kadir..."
Dönüp henüz taşındığımız evin bahçesinde gördüğüm görebileceğim en güzele baktım. Onu güzel yapan gözümde,ne ince beli ne de kaşı gözüydü. O güzeldi çünkü insandı.O güzeldi çünkü bendi. Ben de o...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Poyrazoğlu - Kabadayı Serisi (3)
Romance"Mutluluğu sende bulan senindir, ötesi misafir..." "Yetime mi yetiyor lan gücünüz? Ben de Poyrazoğlu'ysam, ya ben kazıyacağım sizi bu dünyadan, ya da siz beni!" ****** "...