15. Bölüm ''Anne Diye Bir Yaram Var...''

16.1K 1K 53
                                    

Merhabalar...

Yeni okumaya başlayanlara merhaba merhaba :) Eskiden okuyup da kütüphanesinde Poyrazoğlu olanlar bildirim geldiği için inşallah bana fazla kızmıyorsunuzdur... 

Düzenleme yapıyorum ama görüyorum ki Kadir'in pek de düzenleme gerektirecek yeri yok...eksiği yok hatta fazlası var Kadir'de...

Kadir has adam...

Kadir onu bırakan herkese ve her şeye rağmen hala adam gibi adam... 

Zaten mühim olan da bu sanırım yola çıktığınız insanlar sizi bıraksa da yolun sonunda yanınızda hala olanlar ve olmaya çabalayanlar...

İyi okumalar... sevdiceklerim,güzel ailem ve aileme yeni katılanlar...:)


15.Bölüm ''Anne Diye Bir Yaram Var...''


''Ben İnsanları Ne Kalple;Ne Akılla Severim...

Kalp Durur...Akıl Unutur...

Ben İnsanları Ruhumla Severim...

Çünkü Ruh Ne Durur Ne Unutur...''

Mevlana


Beden ne çekerse çeksin neden ruhun yükü ağır olunca acının şiddeti hep daha fazla çarpardı insana?

Çarpar...Çarpar ve seni öyle bir anda öyle bir yerinden acıtırdı ki kendi kanında boğulurdun.

Kendi canında...

Hatta yaşayamadığın ne varsa aklına gelirdi aklına, gelenler sadece yaşayamadıkların olmazdı...Yaşayabilecekken senden alınanlar olurdu.

Ben ne mi isterdim? Babamı isterdim mesela...

Hiç kokusunu bilmediğim annemi isterdim...nasıl sever bir anne oğlunu...nasıl okşar bakışlarıyla bilmek ama en çok hissetmek isterdim...

''Ne düşünüyorsun böyle?''

Başımı eğip göğsümde yatan serçemle göz göze geldim.

''Babamı...ama en çok annemi...Bir anne nasıl sever çocuğunu...nasıl okşar...en garibi de ne biliyor musun serçe?Ben annemi tanımadım...görmedim ama öyle bir yer var ki içimde bağır bağır...Her 'anne' dediğimde burnumun direği sızlıyor ama en çok da kalbim be serçe...oysa hiç tanımadığın birini böyle özlemek...ölürcesine...''

Elleri yüzümü bulup akan gözyaşlarımı sildi.O küçük parmak uçlarında öyle bir sihir vardı ki...anne gibiydi...sevda gibi...Her değdiği yeri iyileştiren dokunuşlardı.

Hani derlerdi ya bazı insanlar gelir ve size yabancıyken 'her şeyiniz' olurdu...

Hani bazı insanlar 'her şeyiniz' olmak için varlarmış gibi... Hiç olmayışınızın tek nedenleri olmak için gönderilmiş gibi...İşte Ezo da benim için 'o' insanlardandı...Tıpkı Derya'm ve Demir gibi...Hep varlarmış ve hiç yok olmayacaklarmış gibi...

''Kadir,ben olsam annen...okşasam saçlarını öpsem kirpiklerinden...kanayan her bir parçanı sevsem olmaz mı?''

Kollarından çekip sarıldım.Göğsümde küçücük kaldı bedeni ama bu kadın öyle büyüktü ki ruhuyla...onu kucaklayacak kadar büyük yüreği olmalıydı bir adamın.

Poyrazoğlu - Kabadayı Serisi (3)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin