*70*

4.6K 248 45
                                    

"Siz ayrılınca grup çöküyor kardeşim lütfen artık ayrılmayın." Mert üzerinden büyük bir yük kalkmış gibi rahat davranıyordu. "Harbiden olum ya dağıttınız grubu." Nihat Gülnaz'ı kolları arasına almış huzurlu gözüküyordu.

"Emre nerede?" "Elif'te yok." "Onlar da barışsın kurtulalım valla yeter bıktık ya."

Kerem kolunu omzumdan belime indirince ona baktım. Üç günde saçları uzamaya başlamıştı. Elimi saçına götürdüm. "Böyle çok," "Karizmatiğim değil mi?" Gülümsedim. "Ukala." Saçlarındaki elimi dudağına götürüp öptü.

"Sen yokken ağzımıza sıçıyordu." Masada duran kürdanı alıp Mert'e fırlattı. "Doğru diyor beni zorla tiyatroya soktu." "Lan piç kızlarla sevişirken dua ediyordun." "O konuda hakkını yiyemem kanka adamsın." Yan dönüp Kerem'e baktım. "Bakma öyle hayır işledim ben."

"İğrenç yaratıklar tiksiniyorum sizden." Nihat Gülnaz'a daha sıkı sarıldı.

"Biz niye hiç yalnız kalmıyoruz ya?" Kulağıma fısıldamıyor adeta üflüyordu. Elini saçlarımın altından enseme getirip yavaşça okşadı."

"Dövmeni öpmemek için kendimi zor tutuyorum." Başımı kaldırıp gözlerine baktım. "Öp o zaman." Kaşlarını kaldırdı. "Harbi mi?" Başımı sallayıp ona arkamı döndüm. Saçımı ellerimle tepeden toplayıp öpmesini bekliyordum ki boynumda hissettiğim metalle gözlerimi önümde sallanan kolyeye diktim. Kafede boynumdan koparıp yere attığım kolyeydi. Tek farkı kar tanesinin tepesine ufak sayılacak bir 'K' harfinin konmuş olmasıydı.

Kolyemi takıp o gün boynumun kanayan yerini öptü.

"Bu kolye boynundan tek bir şartla çıkabilir. O da bebeğimiz yaramazlık yaparken kopartırsa ancak öyle olabilir." Dönüp gözlerine baktım.

"Ben bebek istemiyorum kim bakacak ona?"

"Sen."

"Ben çalışmayacağım yani? Boşuna okuyorum ben yani? Evlen evinde otur bana yemek yap diyorsun yani. Tabi kadınlar yapar ev işlerini sadece. Kadın dediğin evinde oturur değil mi?"

"Hay Allah benim belamı versin."



#

LACİVERT 2 * textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin