"Ceyla!"
"Ceyla!"Art arda gelen iki farklı ses adımı seslendiğinde önce hangisine bakacağımı bilemedim. Sol tarafa dönüp toplu halde elleri ceplerinde çatık kaşlarla bana doğru bakan gruba baktım. Ne bu mahalle abi tavırları?
"Konuşalım mı biraz?"
"Ceyla." Arkamı dönüp diğer sese baktım. Tanımadığım birinin bana adımla seslenmesi daha çok ilgimi çekmişti. "Kimsin?"
"Güzel başlangıç."
"Kimsin?"
"Kulüpten Roman hoca seni bekliyor."
"Artık kulübe üye değilim."
"Nasıl yani?" Ali'nin ne zaman yanıma geldiğini anlamamıştım. "Duyduğun gibi."
"Tiyatro senin hayatın nasıl bırakırsın."
"Hayatı olan her şeyi bırakmaya iyi alıştı. Neden şaşırdınız?" Arkamı dönüp Mert'e baktım. "Doğru söylüyor. Yalandan ibaret olan her şeyi hayatımdan çıkardığım için neden şaşırıyorsunuz?"
"Saçmalama amık kızın ne suçu var?"
"Bırakmadı mı oğlum Kerem'i?"
"Bu onları ilgilendirir bro bize ne onların aşk hayatından? Onların aşkı için mi onlarla arkadaş olduk?"
"Çok içten söyledin duygulandım."
"Konuşalım mı Ceyla? Artık zamanı geldi bence." Ne konuşacağız diyemedim. Canım yanmaya devam edecekti. "Olur konuşalım."
"Kafeye gi..."
"Ben oraya gitmem."
"Tamam nereye istersen oraya gidelim." Yanlarından geçip yalnız yürümeye başladım. Bu yolda gittiğim ilk yalnızlığım değildi. Arkamdan pıtır pıtır takip etmeye başladılar.
"Vay be iki senedir bu okuldayım burayı görmemiştim." Talha'ya şaşkınca baktım. "Seni hiç görmedim."
"Sen o sıra ölü gibi gezdiğin için görmemen normal."
"Mahvettiniz kendinizi." Nihat aralarında en nazik davranan üyeydi. Bunda Gülnaz'ın etkisi olabilir diye düşünmedim değil.
"Sağ taraf kırık oturmayın." Her zamanki yerime oturup bacaklarımı demirlerden sallandırdım. Kollarımı da koruyucu demirlere dayayıp manzaranın güzelliğinde kaybolmayı bekledim.
"Güzel manzara."
"Öyledir."
"Seni özledik." Yarısı soluma yarısı sağıma oturup ayaklarını demirlerden sallandırdılar. "Biliyor musun ben de beni özledim." Gözlerimin dolmasına engel olamadım. Kız olmanın en iyi yanı gözyaşlarınızı gizleyecek saçlarınızın olmasıydı.
"Yeni döndü, o da..."
"Duymak istemiyorum."
"Ceyla."
"Rahat bırakın kızı istemiyorum dedi." Gözyaşlarımı silip oturduğum yerde toparlandım.
"Dövme mi yaptırdın?" Talha saçlarımı kenara ayırıp dövmeme daha yakından bakarken yanıma düşen gölgeye baktım. Kafasındaki şapkasını indirince kısa saçları ortaya çıktı.
Saçlarımı Talha'dan kurtarıp çantamı omzuma astım. "Sonra görüşürüz." Arkama bakmadan sağ tarafa doğru yürüdüm.
#
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LACİVERT 2 * texting
HumorKerem: Sana bugün akrostiş şiir yazdım.. Cin gibidir o cin gibi Eşek gözlü sevgilim benim Yine mi saçlarını boyattın Lan bir gün tanıyamıcam seni Aşkım canım bitanem Kerem: Nasıl olmuş? (Mesaj gönderilemedi.) Kerem: Ceyla? (Mesaj gönderilemedi.) Ker...