*Özel 3*

3.3K 203 82
                                    

Laciverti özledim.. Yapıştıralım bi özel bölüm. 

"Ceyla! Uyan artık sanki beni istemeye geliyorlar." Annemin heyecanı tüm evi bunalıma sokmuştu. Ben evlenmekten babam da beni vermekten vazgeçmek üzereydi. Gözümü kapatan saçlarımı geriye atıp konsolun üzerinde duran telefonumu aldım. 

Kızlardan 259 mesaj, Kerem'den 5 yeni mesaj var. Kerem'in mesajına girip ne yazdığına baktım.

Kerem: *fotoğraf*

Kerem: Nasıl olmuşum?

Kerem: Hala uyuyor musun sen

Kerem: Ben heyecandan uyuyamadım

Kerem: Bimden çikolata almaya gidiyorum

Ceyla: Günaydın.

Kerem: Zahmet oldu Ceyla sen uyu biz seni isteyip giderdik

Ceyla: Olur valla.

Kerem: Ne giyeceksin karar verdin mi? Aldığım elbise güzeldi

Ceyla: Mayo

Kerem: Ruhuna El Fatiha


Yemeğin Salçalısı Kadının Kalçalısı grubundan yeni mesaj.

Gülnaz: Ceyla biz kuaföre geldik neredesin kızım ya

Ada: Kesin uyuyor

Ceyla: Yok ya ne uyuması uyandım çoktan.

Gülnaz: Yeni kalktığına yemin ederim ama ispatlayamam

Elif: Aynen sjdlsajşdas

Ceyla: Geliyorum bir kahve içeyim.

Ada: Biz bundan daha heyecanlıyız 

Mesajlardan çıkıp telefonu yatağa bıraktım. "Ceyla!" annem elinde toz beziyle odama daldığında korkuyla yerimde sıçradım. "Uyanmışsın aferin çabuk ol hazırlan." "Anne üç gündür toz alıyorsun." "Ne yapayım siz gezdikçe toz oluyor etraf." Derin bir nefes alıp verdim. Banyoya gidip yüzüme soğuk su çarptım, iyi gelmişti. Bugünü atlatsak başka bir şey istemiyorum Allah'ım.

"Ceyla!" Kendimi yerlere atmamak için zor tutuyordum. "Geldim tamam!"

Hazırlanıp hızla dışarı çıktım. Annem kahvemi bile boğazıma dizmişti. Daha dört saat vardı gelmelerine. Bonkör babacığımın çağırdığı taksiye binip kuaföre doğru hareket etmeye başladık.

**

"Oo gelin hanım hoş geldiniz." Her zaman geldiğimiz kuafördü. Artık herkes bizi tanıyordu. "Hoş buldum." "Ceyla zorla evlendiriyorlarsa söyle güzelim." Semih abi yanıma gelirken gülümsedim.

"Nasılsın?"

"Heyecanlı." dediğimde herkes alayla bana baktı. "Ne var ben belli etmiyorum."

"Kıvırcık yapalım diyorum." "Bence boyat önce." "Azize babaanne yer Ceyla'yı sonra." "Düz daha iyi bence." 

"Abi sen hafif dalga yap yukarıdan önlere gelmesin diye toplayalım." dedim hepsinin fikrini bir kenara bırakarak. "Ne giyeceksin?" "Düz bir elbise aldım onu giyeceğim." "Kerem ne giymiş?" "Takım elbise almış o da." Sohbet sohbeti muhabbet muhabbeti açarken iki saatte işimizi bitirmiştik. 

Çok belli olmayan şeftali tonlarında bir makyaj yapıp kızların ısrarıyla sol gözümüzün yanına ufak kalpler çizdirmiştik. Kalplerin yanında erkek arkadaşlarımın isminin baş harfi yazıyordu. Evlensek ne olur hala ergeniz işte.

Eve doğru yola çıktık. Gülnaz yaptırdığı gelin görümcesi topuzu bozulmasın diye taksiciyle taksinin tavanı küçük diye kavga etmişti. Elif kedisinin de bu günü görmesini istediği için eve onu almaya gitmişti. Ada, İbo ile mesajlaşıyordu. Ben sadece etrafımda sanki haberim yokmuşçasına olanları izliyordum.

Heyecan desen var, bıkkınlık desen var, aşk desen zaten var.

Eve geldiğimizde kapının önü ana baba günü gibiydi. Anne evlenmiyorum ki sadece isteme olacak. Ada olayı anlamış gibi kolumu sıktı. "Sakin ol." Taksiden inip kapıya ilerledim. Kızlar arkadan beni takip ediyordu. "Ay Ceyla kızım büyüdün de evleniyor musun sen." "Aysel teyze ne iyi ettin de geldin." 

Aysel teyze dahil yirmi yedi el öpünce insanın bi beyni dönmüyor değil. Kızlar beni bu ortamdan kaçırıp odaya sürüklediğinde onlara dua etmeye başladım. "Nerde elbisen?" "Dolabın kapağına asmıştım." Gülnaz dolabı açınca ufak bir çığlık attı. "Yuh harika bir şey bu." hafif gülümsedim. "Kerem seçti." "Eniştem diye demiyorum çok zevkli adam." "Seçtiği kızdan belli değil mi zevkli olduğu." "Hadi dene." Elbiseyi alıp banyoya ilerledim.

Açık mavi üzerinde ufak pullar olan elbiseyi üzerime geçirdim. Arkası belime kadar yırtmaçlıydı. Önü normal açıklıktaydı. Boyu dizimin hafif altında bitiyordu. Vücudumu saran elbiseyi son kez kendimce düzeltip odaya geçtim. "Yaa Ceyla çok güzel olmuşsun." Elif heyecanla kediyi yatağa fırlatıp yanıma geldi. Ada ve Gülnaz da gelince sıkıca sarıldık. 

Dışarıdan korna sesleri gelmeye başladı. "Aha geldiler." İşte şimdi daha çok heyecanlanmıştım. "Hadi inelim." "Ceyla," annem odaya girince anlık bir durup beni süzdü. Gözleri dolmuştu. Yanına gidip sıkıca sarıldım. Kollarını bana sarınca ben de kısa süre duygulanmıştım ki annem popoma bir şaplak attı. "Hazırlanın geldiler." Gözlerimi devirip kısa topuklu ayakkabılarımı giydim. Kızlar önden ben arkadan iniyordum. Evin kalabalığı neredeyse bitmişti. Çocuklar tek renk akım elbiseleriyle yan yana dizilmiş futbol takımı gibi duruş sergilerken kızların da aynı renk elbise giydiğini yeni fark etmiştim. Kerem arkadan lacivert takım elbisesiyle elinde çiçekle içeriye girmişti. Merdivenleri inip elindeki çiçeği aldım. Babaannesi ve annesinin elini öpüp içeri buyur ettim.

"Harika görünüyorsun." "Sende çok yakışıklı olmuşsun." Kıvrık bir gülümseme attı. "E yani bu bildiğimiz bir şey." Gözlerimi devirip salona geçtim.

"Ceylacım kahveleri yap hadi kızım." "Nasıl içersiniz?"

"Herkese orta şekerli yap kızım" "Benimki sade olsun." On beş orta şekerli Azize babaanneninki sade. Kızlarla mutfağa geçtik.

On dakika sonra kahveler hazırdı. "Bu neden köpüklü olmadı ya?" "Tükürsek mi acaba?" Elif kenarda kalan köpükleri kaşıkla içeri doğru getirmeye çalışırken Gülnaz'dan gelen dahiyane fikre baktık. "Tamam tükürmeyelim."

"Kerem'inkine ne koyacaksın?"

"Ne koyacağım kahve işte yeter."

"Saçmalama tuzlu yapılır damat kahvesi."

"Neden?"

"Eğer hepsini bitirirse gelini çok sevdiğini gösterir derler."

"Biz neler yaşadık farkında mısınız? Beni daha ne kadar çok sevebilir ki?"

"Aşırı haklı."

"Ya olsun yine de at sen haydi." Elime tuzluğu alıp Kerem'in kahvesine boca ettim. Ben olsam asla içmezdim bu kahveyi. "Al götür Kerem'inkini en son götüreceksin." "Elif seni daha önce istediler de haberimiz mi yok? Bu ne profesyonellik?" "Kızım iki ablam evlendi daha ne olsun." Gülmeye başlayınca tepsiyi geri bıraktım. "Dökme!" Derin bir nefes alıp kahveleri içeri götürdüm.

"Ee oğlumuz ne iş yapıyor?"

"Okuyorum efendim." Hepimiz aynı anda Kerem'e baktık. "Ama iki seneye bitiyor yani." Ah Kerem ah.


#

LACİVERT 2 * textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin