*57*

4.5K 238 16
                                    

+90 534 123 ** **: Bu mesaj silindi. (03.56)

Ceyla: Ne yazmıştın?

+90 534 123 ** **: Hiçbir şey.

Ceyla: Pekala günaydın.

+90 534 123 ** **: Sana da.

Ceyla: Bir şey mi oldu?

+90 534 123 ** **: Çağrı neyin oluyor?

Ceyla: Dün tanıştık neden ki?

+90 534 123 ** **: Neden ortalıkta sevgilinmiş gibi dolanıyor?

Ceyla: Çağrı'ya sor?

+90 534 123 ** **: Çok mantıklı.

Ceyla: Bunu dememi mi bekliyordun?

Mesajım tek tikte kalınca telefonu cebime atıp sırt çantamı omzuma sabitledim. Okula gidiyordum. Dün yatmadan önce Roman hoca ile konuşmuştum. Yarın benimle konuşması gerektiğini söylemişti. Peşimi bırakmayacağa benziyordu. Ben kimdim de sürekli peşimden geliyordu anlaması zor. Benden daha yetenekli öğrenciler de vardı.

"Nasılsın?" Kaya kolunun arasına yerleştirdiği kitaplarla bana doğru yaklaştığında yüzünü inceledim. Uyanır uyanmaz buraya gelmiş olmalıydı. Gözleri şiş ve kıvırcık saçları alnına yapışmıştı. "İyiyim sen?" "İyi." Kısa ve net, sevdim. "Roman hocaya mı gidiyorsun?" "Ah evet benimle görüşmek istiyor." Gülümsediğinde ona baktım. "Geri dönmeni isteyecek." "Ve sen de kabul etmeyeceksin."

"Belki." Askıda kalan kelimenin ardından bana baktı. Şaşırdığı belli oluyordu. "Geri mi döneceksin?" "Bana da bir rol vardır herhalde diye düşündüm." "Olmaz mı ya? Çok güzel senaryolar geliyor. Eminim birisini beğenir ve başrolü olursun." 

"Kimsenin hayallerini ve yerini almak istemem. Benim senaryom hazır. Hoca kabul ederse onunla geri döneceğim."

"Öyle mi? Merak ettim şimdi." "Öyle." Kendimden emin adımlarla salona doğru ilerledim. Kaya'nın yanımdaki varlığı herkesin bize bakmasına sebep oluyordu ama önemli değildi. Sadece aklımdaki şeye odaklanmalıydım. 

"Hoş geldiniz çocuklar."

"Hoş bulduk hocam nasılsınız?" "Ceylacığım iyiyim sen nasılsın?" Yerinden kalkıp bize doğru geldi ve ortada buluştuk. "Ben de iyiyim." "Seni iyi gördüm ve buna sevindim, artık dönmeye hazır mısın?"

"Ceyla'nın bir senaryosu varmış hocam." Roman hoca kaşlarını kaldırıp Kaya'nın üzerindeki şaşkın bakışlarını bana çevirdiğinde başımı salladım. "Ben kendi oyunumda oynamak istiyorum." "Tabii, okuyalım." Biraz çekinerek bir adım geri gittim. "Bunu sadece siz okusanız daha iyi olur." Çantamı önüme doğru alıp içinden lacivert defterimi çıkardım. "Bu şeye benziyor." 

"Günlüğüm."

"İzin verirseniz günlüğümü senaryolaştırmak isterim." Gözlerindeki şaşkınlıktan kararını tam anlayamasam da bekledim. Beklemeye alışığım ne de olsa.




#

LACİVERT 2 * textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin