24- Kaçmak mı? Asla

4.3K 475 833
                                    

Dün gece biraz ders çalışarak aklımı dağıtmaya bile çalışmış fakat bunu asla başaramamıştım. Zaten bir süredir düzenim bozulmuştu ve öyle de gitmeye devam ediyordu. Ben buradan ayrılabilmek için derslerime çok önem verirken uzun bir süredir bu işi sahiden bayağı boşlamıştım ve bu her gece uykuya dalarken beni rahatsız ediyordu. Okulum bittikten sonra bir gün bile bu şehirde durmak istemeyen ben salaklık ederek dersleri boşluyordum.

Uzun bir süredir her neresi olursa olsun buradan gitme fikri aklımdaydı ve bunun için de güzel bir yeri kazanmam gerekiyordu. Ancak böylece tüm her şeyi geride bırakarak kimseyi tanımadığım bir yere gidebilir ve herkesten uzak bir yerde yaşayabilirdim.

İlk başta da söylediğim gibi ders çalışmak için masamın başına oturmuş ve test kitabını önüme çekmiştim fakat her şey o kadar zor gelmişti ki sanki hiçbir şeyi bilmiyormuş gibi hissetmeye başlamıştım.

Aklım ders harici her köşeye kaçıyordu.

Kendimi bir türlü soruya veremediğimden dolayı bir soru için belki de bir saatimi de harcamıştım fakat bir süre sonra da masanın başından kalkmak zorunda kalmıştım çünkü bu kadar dolu bir kafayla ders çalışmak imkansızın da ötesinde bir şeydi.

Yapamayacağımı anlayınca yatağıma geçmiştim fakat hemen uyuyabildiğimi de söyleyemezdin. Yorgundum, gözlerim acıyordu ama beynimde aynı anda o kadar çok düşünce geçiyordu ki bu benim uyumama dahi engel oluyordu.

Daha önce hiç her şeyin sonunu düşünürken koca bir boşluğa düşerek boğulacak gibi hissettiniz mi bilmiyorum fakat ben dün gece de şu anda da tam olarak öyle hissediyordum. Sadece birkaç dakikalık bir şey hayatımda öyle büyük bir etki yaratmıştı ki bu etkiyi şimdiden hissedebiliyordum ve açıkça konuşacak olursam bu his iğrençti. Midemin kasılmasına ve başımın dönmesine sebep olduğu için iğrençti işte.

Gece çok iyi zamanlar geçirmediğim her halimden belli olurken birde sabah asla uyanmayacağım kadar erken bir saatte içeriden gelen gürültüler yüzünden kızardığına emin olduğum gözler ile uyanmıştım ve bir süre boyunca tavanı izledikten sonra sert bir şekilde kapının kapanma sesini duyduğumda yatağımdan kalktığım gibi odamdan çıkarak annemin odasına girmiştim. Muhtemelen az önce hızla kapattığı kapı dolabının kapısıydı çünkü yatağının üzerinde duran valizini kapatmaya çalışıyordu şu anda. Tüm eşyaları o valize sığacak kadar az değildi bu yüzden her nereye gidiyorsa çok kalmayacak gibiydi.

"Nereye gidiyorsun?" Odasının tam girişinde duruyordum, normalde her zaman iki tane yastık olan yatakta artık sadece bir tane vardı ve o yastık da ortada duruyordu. Genelde babam evde olmasa dahi her zaman bir tanesini bıraktığı parfümü de artık yatağın yanındaki küçük masada durmuyordu ve ayrılmış olmaları bir süre sonra tekrar yüzüme tokat gibi çarpmıştı. Babam her ne kadar evde çok uzun bir süre durmasa da artık bir daha bu eve hiç gelmeyecek olması ne olursa olsun insanı çok üzüyordu.

"Bir süre kardeşime gidiyorum. Konuşarak oyalama beni otobüsü kaçıracağım zaten."

"Anne parayı nereden buldun?" Valizini yataktan indirerek tutma yerinden çekmeye başlayıp yanıma yaklaştığında geriye çekilerek odadan çıkabilmesi için ona yolu açtığımda yanımdan geçtikten sonra dış kapıya yaklaşırken peşinden giderek cevap vermesini bekliyordum çünkü annem çalışmıyordu ve hiçbir şekilde eline para geçmesi imkansızdı. Kardeşi göndermiş olsaydı bunu muhtemelen gözüme sokardı bu yüzden başka bir yerden para bulmuş olma ihtimali çok yüksekti.

Ayakkabılarını ayağına geçirirken "Odandan aldım" dediğinde yürümeyi durdurarak ayakkabılarını giyinmeye çalışan annemin sırtına doğru baktım. "Nereden aldın tam olarak?" Biriktirdiğim parayı bulmasını istemiyordum o parayı bulursa bu zamana kadar kurduğum tüm hayalleri en başından inşa etmeye başlamam gerekirdi çünkü. Eğer üniversiteye gitmek istiyorsam bir şekilde para biriktirmem ve annemin de onların yerini asla bilmemesi gerekiyordu.

TEACHER | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin